87. Oscar Ödül Töreni'nin ardından
22 Şubat Pazar gecesi gerçekleşen 87. Oscar Ödül Töreni, beklenenden durgun geçti. Geçen seneye göre ratinglerinde ciddi bir düşüş görülen törenin en heyecanlı anları, ödül kazananların konuşmalarıydı. Sürprizleri, sunucusu ve ödülleriyle geceyi inceledik.
Daha önce 6 kez Tony Ödülleri’ni, 2 kez de Emmy Ödülleri’ni sunup müthiş performanslar göstermiş Neil Patrick Harris’in performansı, maalesef bu sefer beklentilerimizin altında kaldı. Harris’in, Frozen’ın şarkı yazarları tarafından bestelenen, Jack Black ve Anna Kendrick’le seslendirdiği açılış şarkısı ”Moving Pictures’’, görsel açıdan ilginç olsa da vasattı. Her espirisi sırasında çekingen ve özür diler bir havada olan Harris’in uzatıp durduğu kutu hikayesi, yer dolduran insanlarla ilgili şakaları saat farkıyla da birleşince uykumuzu getirmekten başka bir işe yaramadı.
Gecenin yıldızı 4 büyük ödülle Birdman oldu. Emmanuel Lubezki’nin görüntü yönetmenliği ödülüne kesin gözüyle bakılsa da en iyi film ve en iyi yönetmen ödüllerinde Boyhood’un da şansı yüksek görülüyordu. Boyhood, Akademi’ye fazla sade gelmiş olacak ki, daha görkemli bir filmi ödüllendirmeyi seçtiler. Gönlümüz Boyhood’dan yana olsa da, Sean Penn’in ödülü takdim ederkenki yersiz espirisi dışında Inarritu’nun ödülleri toplamasını izlemek de keyifliydi.
Geceden 4 ödülle ayrılan bir diğer film de The Grand Budapest Hotel oldu. En iyi kostüm tasarımı, en iyi yapım tasarımı, en iyi makyaj ve saç ve en iyi film müziği ödüllerini alan filmin tüm kategorileri sonuna kadar hakettiğini söylemek abartı olmayacaktır. Yeşil gömleğiyle, sürekli gülümseyen Wes Anderson da törene renk kattı.
Senenin en iyi filmlerinden Whiplash de Oscar’larda az rastlanan bir şekilde hak ettiği tüm ödülleri topladı. Müthiş kurgusu ve ses miksajının yanı sıra en iyi yardımcı erkek oyuncu rolüyle J.K. Simmons da ödüllendirildi. Ekibe kısaca teşekkür edip herkese anne ve babalarını aramalarını söyleyen Simmons, gecenin en orijinal konuşmalarından birini yaptı.
Boyhood’un tek ödülü de en iyi yardımcı kadın oyuncu dalında Patricia Arquette’in oldu. Şu ana kadarki her ödül konuşması birbirinden etkileyici olan Arquette, bu kez kadınlar için maaş eşitliğine dikkat çekti ve salondan büyük destek aldı. Bu sırada Boyhood’un başrolündeki Ellar Coltrane de bir kez bile gülümsemeden ödül sezonunu kapatmış oldu.
Julianne Moore, Still Alice’le yıllardır beklediği en iyi kadın oyuncu ödülünü, Eddie Redmayne de Stephen Hawking portresiyle en iyi erkek oyuncu ödülünü aldı. The Imitation Game’le en iyi uyarlama senaryo ödülünü alan Graham Moore’un garip ve farklı kalmamızı öğütlediği konuşması da ilham vericiydi.
En iyi animasyon dalında aday gösterilmemesine anlam veremediğimiz The Lego Movie, yıllardır kırmızı halıyı eğlenceli kılan Joan Rivers’ın anılmaması, Julianne Moore’un gece boyunca ağlaması ve bağımsız filmlerin öne çıkmasıyla ilginç bir Oscar törenini daha geride bırakmış olduk.
Yazı: Zeynep Naz İnansal
