“Bandcamp’e âşığım, kasete ölüyorum”: Domuz Records

Yerli sahnenin en üretken müzisyenlerinden biri olan Taner Yücel, çeşitli gruplar, ev kayıtları, reklam ve film müzikleri derken, bu senenin başlarında heyecan verici yeni bir oluşumun temellerini attı. Domuz Records adını taşıyan yeni plak şirketi, kendisinin müziğe olan yaklaşımını da doğrudan yansıtan herhangi bir janra sadık kalmama düsturuyla yayınlayacağı albümler dijital ve kaset formatlarında yayınlıyor. İlk olarak Özgün Semerci’nin Bulandı Sularım albümünü yayınlayan Domuz Records, sonrasında da Taner Yücel’in Peygamber Vitesi’nden tanıdığımız Kutay Soyocak’la güçbirliği olan Jakuzi’nin ilk albümü Fantezi Müziki servis etti. Yücel’le Domuz Records’ın çıkış noktasını ve geleceğe dair planlarını konuştuk.

Röp – Foto: Cem Kayıran

Bugüne kadar, daha çok müzisyen olarak yer aldığın projelerle karşımıza çıktın. Seni bir plak şirketi kurmak konusunda tetikleyen şey ne oldu?

Açıkçası bütün plak şirketlerinin tek bir tarzı olması beni biraz darlıyordu. Yaptığım şeyleri ben de yayınlamak istiyordum. Evde birikmiş klasörlerin içinde milyarlarca farklı tarzda birikmiş malzeme vardı. Bir anlamda kendime de önayak olsun diye Domuz Records’ı kurmaya karar verdim. Bu kayıtları başka isimlerle anonim olarak yayınlarım diye düşünüyordum. Daha sonra çok benmerkezci olacağı için vazgeçtim o durumdan. Bir yandan reklam ve sinema filmleri için de çalışırken deneyimlediğim yasal süreçler çok can sıkıcıydı. Ruhumu tatmin etmek için tamamen bu süreçten uzak, illegal bir şey olsun istedim.

Domuz Records’ın Bandcamp sayfasında da “Belli bir türümüz yok. Sadece insanlar ve sesler var…” yazıyor. Senin yaptığın müziklerle de fazlasıyla örtüşen bir ifade bu bence.

Farklı farklı şeyleri seviyorum, hepsinden başka şeyler kazanıyorum. Domuz Records’ın da öyle bir kimliği olsun istiyorum. Türkiye’de de çok sevdiğim plak şirketleri de var tabii ki ama genellikle tek bir alana yoğunlaşıyorlar. Tek bir yerde farklı bir katalog olması güzel olur diye düşündüm.

Bir ekip var mı yoksa tek başına mı her şeyle ilgileniyorsun?

Aslında çalıştığım tüm sanatçılar karar mekanizmasına katılıyorlar. Jakuzi için Kutay’la öyle çalıştık, Özgün’ün albümünde de öyle oldu. Bir yandan Gevende’den Ahmet yasal işlerle ilgili çok bilgi sahibi ve bana fikirler veriyor. İllegal boyutta nasıl legalize çalışılabilir gibi. Yani özünde ne kadar çok grup ve sanatçının albümünü yayınlarsam Domuz Records o kadar genişliyor. Bu bir oluşum ve burada bir hareket olmasını çok isterim. Bir şey mimarlığı gibi bir iddiası da yok, ne kadar kalabalık olursak o kadar güzel olacak diye geliyor. Bir plak şirketinden başka bir şey olsun istiyorum özünde.

Jakuzi Kapak
Ozgun Semerci kapak

Domuz Records kataloğunda yer alacak her albüm kaset formatında da yayınlanacak. Bu formatı senin için çekici kılan nedir?

Ben kaset hâlâ alıyorum. Hiç durdurmadım hayatımda kaset almayı. Bu da biraz benmerkezci bir durum aslında ama. Benim gibi evinde kendi başına bir şeyler yapan ve yayınlayamayan bir sürü kişi var. Evde kayıt yapıyor, konser vermek zorunda da değil. Sadece bir paylaşım olacak. Ayrıca yaptığın şeyin fiziksel bir baskısının olmasını isteme durumu da var; CD olur, plak olur, kaset olur…

Dijital mecrada Bandcamp dışında bir alanda ulaşılabilir olacak mı Domuz Records albümleri?

Sanatçılar istiyorsa. Ben şahsen Spotify’ı hiç sevmiyorum, iTunes’dan nefret ediyorum, Bandcamp’e âşığım, kasete de ölüyorum! Spotify gibi platformlarda içerikte bilgi sıkıntısı var. Onu kendi aramızda da sürekli konuşuyoruz. Albüm ismi var, kapağı var, yılı var. Mikrofonu tutan kim onu bile merak ediyorum ben. Bandcamp’te onu bile yazıyorum. Bu tür bilgiler önemli bence. İstediğin bir bedeli verebilmek de çekici geliyor bana. İlla belli bir fiyat sınırı koymaya gerek yok.

Röportajın tamamını okumak için buraya tıklayarak Bant Mag. No:49’a ulaşabilirsiniz.