Bant Mag. sordu, Everything Everything cevapladı
13-14 Haziran tarihlerinde gerçekleşecek One Love Festival’ın konuklarından biri, enerjik şarkıları ve sahne performanslarıyla tanınan Everything Everything. Manchester’lı grubun ikinci İstanbul ziyareti ve önümüzdeki ay yayınlanacak yeni albümü öncesinde, basçı Jeremy Pritchard sorularımızı yanıtladı!
İstanbul’da daha önce Rock’n Coke festivalinde sahne almıştınız. Önceki ziyaretinizden aklında neler kaldı?
Üzücü bir şekilde şehrin çok ufak bir kısmını görebildik. Gece çok geç bir saatte otele vardık ve akşamı Editors ile birlikte içerek geçirdik. Harika bir grup olan Arctic Monkeys’in de olduğu bir festivalde çaldığımızı hatırlıyorum.
Üçüncü Everything Everything albümü önümüzdeki ay yayınlanacak. Önceki albümlerinize kıyasla yeni albümde en önemli farklılık nedir sence?
Bu bizim en huysuz, kendinden emin ve kendisiyle yüzleşebilen albümümüz. Arc‘ın belki de pasif kaldığı alanlarda aktif olan bir kayıt. Man Alive‘ın kalıp kırıcılığını ve Arc‘ın şarkı yazım kalitesinden belli nüansları en başarılı şekilde bu albüme taşıyabildik.
Bildiğim kadarıyla yeni albümünüz Get To Heaven‘da prodüktör olarak Stuart Price’la çalıştınız. Onunla albüm için mesai harcamak nasıldı?
Harika! Bir meydan okuma gibiydi ve bizim için en kolay seçenek değildi. Ama birbirimize tutunduğumuz için mutluyum. Muazzam bir enerjiye, sınırsız fikirlere ve hep yeni olan fikirlere sahip. Pop ağırlıklı kökenine rağmen çok farklı müzik türlerinden deneyimlere sahip. Bizi şarkılar için yeniden heyecanlı hale getirdi, ki bu da onunla çalışmamızın en önemli sebeplerinden biriydi.
Manchester sahnesi her zaman çeşitli akımlardan özel gruplara evsahipliği yapmıştır. Buradan çıkan gruplardan biri olarak, bize söz konusu sahneden favorilerinizi söyler misin?
Çok fazla var. Jon büyük bir 10CC hayranı. Hepimiz Joy Division, The Smiths, Doves ve Elbow seviyoruz. Dutch Uncles hem iyi arkadaşlarımız hem de Manchester’dan bugüne kadar çıkmış en iyi gruplardan biri. Benim adıma Manchester sahnesinin en önemli özelliği, tek bir tını üzerine yoğunlaşmaması. Bunun yerine bir anlamda öncülük etme alışkanlığı var. Böyle bir neslin bir parçası olarak görülmek bizim için hem onur hem de büyük bir keyif.
