Büyülü bir kaos içinde // 13 Mart Babylon İstanbul // Of Montreal konseri

Geçtiğimiz ay  Garanti Caz Yeşili durağı olan Salon İksv’de izlediğimiz Jens Lekman, Guillaume Perret & Electric Epic ve Melt Yourself Down’dan sonra Mart ayı konuğu Of Montreal olurken bu sefer ki caz yeşili durağı ise Babylon oldu.

Georgia, Athens menşeili adını esas adamı Kevin Barnes’in bir zamanlar kalbini kırmış olan Montreal’li aşkından alan psychedelic pop,elektronik, funk, glam hatta afrobeat sesler duyabileceğiniz gökkuşağı renklerinde bir grup. 1996 yılında kurulan grubun ilk bağlı olduğu plak şirketi Elephant Six aynı yıllarda etkili olmuş The Apples in Stereo, Neutral Milk Hotel, Elf Power gibi pek çok grubunda şirketidir. 2004’ten beri Polyvinyl’la çalışan Of Montreal, on sekiz yıla on iki albüm sığdırdı.

Biraz büyü biraz kaos için yola çıkan grup Perşembe akşamı yerli/yabancı bir kitleyi Garanti Caz Yeşili konserleri kapsamında Babylon etrafında topladı. İlk olarak sevgili Kevin Barnes’ın mavi dekolteli gömleğiyle sahnede belirmesiyle son albüm Lousy with Sylvianbriar’ dan Triumph of  Disintegration’la konser başladı. Onu ise moda köleliğine atıfta bulunan sevgili şarkı  Suffer For Fashion  aldı ki Hissing  Fauna, Are you  the Destroyer?  Barnes’ın Norveç ve Georgia arasında mekik dokuduğu,  ayrılığın ağırlığını sırtına yüklendiği manik bir dünya yaratmış idi. Bu rengarenk kimyasal ve aynı zamanda grotesk olan kara bulutta kaybolmamak imkansız adeta imkansızdı. Albümden Faberge Falls For Shuggie, Gronlandic Edit, She’s A Rejecter gibi parçaları seçen grup elbette ağırlıklı olarak  Lousy with Sylvianbriar’dan şarkılar söylese de The Sunlandic Twins, Skeletal Lamping, False Priest gibi albümlerden Requiem for O.M.M.2, Coquet Coquette gibi şarkılarını söylediler. Elbette on iki albüm yapmış  böylesine eski ve köklü bir gruptan bahsediyorsanız ah bu şarkıyı da çalsalardı üzüntüsü yaşamamalısınız.

IMG-20140317-WA0001

Konserin ağırlık merkezi elbette son albümdü. Obsidian Currents, Colossus, Raindrop in My Skull grubun son birkaç albümdür ara bir süreci aşıp, eleştirilerden sıyrılıp hem geçmişlerine saygı duruşunda bulunduğu hem de pastoral folk tınılarını hala içerisine sığdırdığı, sözlere ağırlık verdiği bildiğimiz, tanıdığımız bir gruba güvenebileceğimizi gösteren bir albüm olmuştu. Neşeli tavrıyla konserin de hareket noktası olan albümden şarkılarla en son yine 2007’de Babylon’da seyrettiğimiz grup enerjisinden hiçbir şey kaybetmemiş olduğunu gördük. Seyirci de memnun kalmış olacak oldukça yüksek bir enerji ile bise çağırdığı Kevin Barnes’de son derece hoş ikinci dekolteli gömleği ile iki şarkı daha söyleyip geceyi güzel bir seyir ve dinleme keyfi ile sonlandırdı.