Fantazmagorya kapılarını yarın açıyor!

Yarın (9 Ocak) Milk Gallery’de başlayacak olan Mertcan Mertbilek, Mark Hale ve Tarık Töre Elgay’ın birlikte hazırladığı grup sergisi Fantazmagorya‘yı Bant Mag. No:26’ı da bize yaratıcıları anlattı!

Biz de beylik sorularımızla sanatçıların canını sıkmak yerine kendi kendileriyle röportaj yapmalarını istedik ve Fantazmagorya içeriği, sebebi, işlevi ve kendilerine dair diğer konulara doğru yola koyulduk. Başlıklar ve cevaplar kendilerinden…

FANTAZMAGORYA 
Mertcan: Fantazmagorya resimlerin hissettirdiği gerçekdışı duygularla eşleşen bir anahtar kelime. Tarz ve teknik secimi olarak farklı davransak da, bu isim bize bir yerlerde buluşma olanağı sağlıyor.

Mark: Serginin bir bütün hâlinde (olması) durması için bir temaya ihtiyacımız vardı. Sınırlayıcı bir konu yerineFantazmagorya’nın bizde yarattığı hissi tema olarak seçtik.

Tarık: Korku ve gizem birçok kapıyı açıyor.

Mark: Birde bu isimde 90’larda yapılmış bir bilgisayar oyunu vardı, sen oynamıştın değil mi?

Mertcan: Evet gizli gizli oynuyorduk, geceleri de altıma işiyordum.

GRUP SERGİ FİKRİ…
Tarık: Birbirimizi üniversite yıllarından tanıyoruz, sanat eğitimi alırken de birlikte çok vakit geçirdik ve resimlerimiz de doğal olarak birbiriyle etkileşim içerisinde gelişti. Resimlerimiz de bir araya geldiğinde de bir bütünlük oluşturdu Bu da bir grup sergisi açma fikrinin doğmasına sebep oldu ayrıca arkadaş olmamız işimizi kolaylaştırdı… Biz de bu fikri galeriye ulaştırdık ve keyifli bir surecin sonunda Fantazmagorya ortaya çıktı.

Mark: Hazırlık aşamasının başından beri fikirlerimizi sürekli paylaştık. Bu süre içinde birbirimizin çalışmalarını da gördük bunun da serginin bütünlüğüne bir katkısı oldu.

HAZIRLIK SÜRECİ…
Mertcan: Nisan ayından beri çalışıyoruz, tabiî çalışma temposu hep değişiyor. Mesela sergi tarihini aldık, yazın İstanbul’da kalıp çalışalım dedik tak direniş patladı. Sonra yaz biterken yapamadığımız tatiller için denize güneşe koştuk, sonra birden sonbahar ve sergi zamanı. Bazı haftalar çok iyi motive oldum, bazen başka işleri yetiştirmekle meşgul oldum ama ne yapacağımı başından beri biliyordum.

Tarık: Benim şanslı olduğum konu da tüm bunların dışında tam zamanlı resim yapabiliyor olmam. Akademi’de resim bölümünde yüksek lisans yapıyorum, Türkiye de ve yurtdışında farklı karma sergilere katılıyorum. Tabiî Fantazmagorya ilk ciddî grup sergimiz diyebiliriz. O yüzden benim için önemi başka. Sonra başka uğraşlarımız da var. Bir taraftan Mertcan’la birlikte Kilink konserleri veriyoruz diğer taraftan yeni grup Palmiyeler’in kayıtlarındayız.

Mark: Palmiyeler’i ne zaman dinleyebileceğiz?

Mertcan: Sanıyorum mart gibi Palmiyeler’i yayınlarız. Öncesinde de olabilir, tarihten çok emin değilim.

Mark: Tarık, akademiden olmak senin işine yaradı mı?

Tarık: Güzel bir yer, okulda yağlı boyaya başladım ve yağlıboyayı çok sevdim İmkânları çok fazla o yüzden kendime en yakın hissettiğim malzeme hâline geldi

Akademide okumanın birçok katkısı var. Birçok ressam inceliyorsun bir süre sonra hepsini çok sevmeye başlıyorsun. Yapıtları ilham kaynağın oluyor fakat bu zor bir şey hâline dönüşmeye başlayınca “Lanet olsun!!! Ben kafama göre takılacağım” da diyebilirsin. Tabiî o ressamları her zaman çok seviyorsun bu hiç değişmiyor.

Yazının tamamını buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.