Teftiş: Beş Konser Tek Akşam, 30 Nisan 2014
Uluslararası Caz Günü ilk defa Kasım 2011’de UNESCO Genel Konferansı’nda 30 Nisan olarak duyuruldu. Geçen seneden beri Türkiye’de de kutladığımız Uluslararası Caz Günü için bu sene de Garanti Caz Yeşili sponsorluğunda doyasıya caz dinlediğimiz bir gece düzenlendi. 30 Nisan akşamında beş güzel mekanda 5 konseri teftiş ettik, keyiflendik. İşte Beş Konser Tek Akşam etkinliğinden izlenimlerimiz.
Caz Ağacı: Chet Baker @Salon İKSV
Salon İKSV, Garanti Caz Yeşili’nin katkılarıyla, cazın ölmeyen isimlerini ‘rasyonel ruh çağırma seansları’yla anmaya 2011 yılında Billie Holiday, Ella Fitzgerald ve Nina Simone üçlüsü ile başlamıştı. Hem unutulmaz şarkıları yeniden yorumlayan müzisyenler hem de dinleyicinin katıldığı ruh çağırma seanslarına diğer yıllarda da devam edildi. Bu sene de Uluslararası Caz Günü’nün ruh kapısını açmakta kolaylık sağlayacağını düşünerek Salon’da hepberaber Chet Baker’ı çağırdık. Seans için önce beyaz Miles Davis diye anılan Chet Baker’ın fotoğrafı yansıtıldı sahneye. Ve sonra seyirciyi yavaştan ısıtarak seansa hazırlama evresine geçildi: Trompette İmer Demirer bu gece Baker’ın ruhunu çağırmakta başarılı olacağını anında hissettirdi. Ona piyanoda Kent Mete, kontrbasra Baran Say ve davulda Olgun Açar eşlik etti. Caza yakışan birbirinden güzel vokalleriyle Ayşe Gencer, Ülkü Aybala Sunat ve Evrim Özşüca’ın sahnedekilere sırayla katılımıyla seansın tamamlanması dinleyiciler arasındaki enerjiyi ve ilgiyi arttırdı. Chet Baker’ın şarkıları ile yumuşayıp yoğurulma kıvamına gelmişken Vedat Özdemiroğlu ve Ferhan Müjgan Şensoy’un eğlenceli sunumuyla şarkı aralarında Chet Baker’ın hayatını dinledik.
Cazın usta trompetçilerinden biri olan Chet Baker, 1952 yılında katıldığı Gerry Mulligan Quartet’in “My Funny Valentine” yorumundaki trompet solosu şarkıyı dinleyen milyonların aklına kazınmıştı. Caz tarihçisi David Gelly tarafından “James Dean, Sinatra ve Bix”in karışımı olarak tanımlanan Baker 1988’de 58 yaşındayken Amsterdam’daki otel odasının penceresinden düşerek hayatını yitirdi. Anma gecemiz -Baker’ın ruhunu rahatsız ettik mi bilemeyiz ama- bizce tam tadında geçti. Garanti Caz Yeşili’nin konserde İnstagram’a fotoğrafını koyan dinleyicilere fotoğrafların baskılarını vermesi ise Caz Ağacı: Chet Baker konserini tekrar anmamız için tatlı birer hediye oldu. (A.T.)
Nostalgia 77 @ Babylon
Alıştığımız Babylon kitlesinin yanısıra Uluslararası Caz Günü’nü böylesine harika bir konserle kutlamak isteyen caz severlere de rastladığımız Babylon’da İngiliz müzisyen Ben Lamdin’in çeşitli müzisyenlerle bir araya gelerek oluşturduğu projesi Nostalgia 77’yi izleme fırsatı yakaladık.
Trompet ve saksafon gibi üflemeli çalgıların yer aldığı kompozisyonda bas gitarın ve davulun harika uyumu göze çarpıyordu. David Brubek esintilerini yakalayabildiğimiz klasik caz konseptlerini ve öz yapısını koruyup modern müzikle harmanlamayı başaran bir proje Nostalgia 77. Piyano başında izlediğimiz Lamdin’in kalıpları kırdığı doğaçlama sololarını Josa Peit’in narin vokalleriyle deseklediği performans, gecenin en iyilerinden biriydi. (A.A.)
Back to Bop Feat. Noa Lur @Nardis Jazz Club
Garanti Caz Yeşili sponsorluğunda Uluslararası Caz Günü’nü kutladığımız Beş Konser Tek Akşam gecesinin diğer bir ayağı ise Galata Kulesi’nin yakınındaki caz dinlemek için yaratılmış küçük ve sakin mekan Nardis Jazz Club’tı. Kimi dinleyici masasına kurulmuş viskisini, şarabını yudumlarken kimi de duvar kenarına dizilmiş konserin başlamasını bekliyordu. 2002’de Nardis Jazz Club’ı kuran Önder Focan Abimiz gitarıyla sahnede her zamanki köşesine kuruldu. Önder Focan’ın projesi olan Back to Bop’ta yer alan Bulut Gülen, Kürşat Deniz, Volkan Topakoğlu ve Cengiz Baysal sahnede gördüğümüz diğer isimlerdi. Back to Bop İspanyol vokal Noa Lur aralarına katılmadan önce yaklaşık yarım saat seyirciyi hazır hale getirdi. Grubun sunduğu lezzetli aperatiften sonra ana yemeğe başlamak için seyircide dışarıya belli etmemeye çalışan bir heyecan vardı. Noa Lur’un sesini ve müziğini daha önce dinlemediğimden beklentilerimi çok yüksek tutmamıştım ancak Lur ilk şarkıdan sonra kafaları kendine çevirtti ve caz söylemek için yaratılmış olduğu hissini uyandırdı. Caz standartları çalan grup ayrıca Lur’un kendi İspanyolca şarkılarını da seslendirdi. Konser sonunda hem ustaların ellerinden canlı caz müzik dinlemenin hem de yeni bir sanatçı keşfetmenin keyfiyle Nardis’ten ayrıldık ve geceye Nublu’da devam etmek için Karaköy’ün yolunu tuttuk. (A.T.)
Evgeny Grinko @ Garajİstanbul
Babylon’daki Nostalgia 77 performansını yarıda bırakıp başlangıcına yetiştiğimiz Evgeny Grinko konserine büyük ilgi vardı. İlk defa gittiğimiz Garajİstanbul’u bu kadar kalabalık görmeyi beklemiyorduk. Fakat belli ki Grinko’nun epey Türk hayranı varmış!
İlk olarak akordeon ve yaylı çalgılar kompozisyonuyla başlayan performans, Grinko’nun piyano başına oturmasıyla ruhsal ve minimal bir yolculuğa dönüştü. Diğer performanslarla karşılaştırdığımızda “caz” etkisini hissedememiş olsak da, Garajİstanbul’un hoş atmosferinde güzel dakikalar yaşadık. (A.A.)
Micatone @ Nublu
Garajİstanbul’daki sakin müziğin ardından rotamızı Karaköy’ün gözde caz mekanı Nublu’ya çevirdik. İlk seti 23.30’da başlayacak konser öncesi dinlediğimiz DJ Set bu gece için biraz ağır olsa da biraz dışarda biraz içerde bekleyerek geçirdiğimiz vakit sonrası Alman nu-jazz grubu Micatone sahnedeki yerini aldı.
Air ve Tindersticks gibi grupların yakından takip ettiği Micatone, son albümü Wish I Was Here‘ı 2012 yılında yayınlamıştı. Tam bir caz vokali olan Lisa Bassenge ve daha önce Daft Punk’a canlı performanslarda eşlik etmiş bir müzisyen olan klavyeci Sebastian Demmin, grubun en çok ilgi çeken iki elemanıydı. Oldukça hareketli geçen performansa caz, blues ve reggae gibi çok çeşitli türlerin etkisini hissettiğimiz parçalar çalan grup, izleyenlerin doya doya dans ettiği ilk setini 00.30 civarında tamamlamıştı. 01.00’da başlayacak ikinci seti bekleyemeden, gecenin yorgunluğu üzerimize çökmüş bir vaziyette mekandan ayrılıp bu seneki Uluslararası Caz Günü’nü noktaladık. (A.A.)
Garanti Caz Yeşili kapsamında gerçekleşecek konserler Mayıs ayında da devam edecek. Bu ay boyunca Nardis Jazz Club’ın ev sahipliği yapacağı konserlerin tarihleri şöyle:
8-9 Mayıs Ron Carter Golden Stricker Trio
22-23 Mayıs Marian Petrescu Trio
27-28 Mayıs Ulf Wakenius Quartet
Yazı ve fotoğraflar: Aycan Taşyürek
