“İlk adımımız alan yaratmak”: Ampirik Records

2016’da kurulan bağımsız plak şirketi Ampirik Records, bildiğimiz kalıplardan sıyrılıp üretenler için yeni bir platform oluşturmayı kendine amaç edinmiş bir etiket. Şimdiye dek yaptığı yayınlarla ve ELZ & The Cult’tan Aytun & Can Menek’e genişleyen ses skalasıyla dikkatimizi çeken Ampirik Records’ı kurucularından Aytun’la konuştuk.

Ampirik Records, epey taze bir oluşum. Bir plak şirketini hayata geçirmek için ana motivasyonunuz neydi? Ampirik Records’ın temelleri nasıl atıldı?

2016 yılında, benim ne söylemek istediğime karar verme sürecim sona erdiğinde tamamen bir ihtiyaçtan doğdu Ampirik Records. Bir sanatçı olarak ne söylemek istediğime karar vermiştim ama söylemek istediklerimi hayal ettiğim gibi sunabileceğim alan arayışına girdiğimde kendimi epey yalnız hissetmiştim.

Plak şirketlerinin markalarını koruma ve sürdürebilme içgüdülerini anlasam da sanatçıyı hiçe sayan sözleşmeleri bir sanatçı olarak kabul etmiyorum. Plak şirketlerinin bu koruma ve sürdürebilme içgüdülerini ön planda tutarken bir yönüyle o plak şirketinin var olmasına katkı sağlayan sanatçılara daha yapıcı yaklaşabilmesi gerektiğine inanıyorum.

Sonuç olarak, kendime bir alan yaratırken benim gibi içgüdülere sahip sanatçılar için de özgür bir alan yaratmak istedim. “Bir olabilme” ruhunu seviyorum, bu yüzden adı Ampirik Records olarak belirledik.

Etiketinizi, “Ruhun pencerelerini açan müzik” cümlesiyle tanımlıyorsunuz. Ampirik Records’tan yayınlanan ve yayınlanacak müziklerin ortak paydasını nasıl tanımlarsınız?

Ampirik Records yaşamaya başladığından beri kendi ‘neden’ine sahip. Bu da içgüdüsel olarak bizi ‘nasıl’ olacağı noktasına taşıyor. İşlerin henüz romantik ilerleyebildiği noktalardayız.  Her ne kadar müziğin akılcılığa dayanan bir yolda matematik ile sonuç bulduğunu kabul etsem de müziğin özünü oluşturanın akılcılıktan ziyade deneycilik olduğuna inanıyorum. Bu sebeple kendi ‘neden’ini bulmuş, deneyen ve üreten her sanatçıyla ortak bir paydada buluşabilmeyi hedefliyoruz. Niyetimiz dünyaya bizimle ilgili bilgi vermek ve yolun kendinde asıl niyetimiz kendimiz hakkında bilgi sahibi olmak.

Biraz da Ampirik Records ailesinin fertlerinden bahsedelim. Ekip ve sanatçı kadrosu kimlerden oluşuyor?

Tüm sorular arasında bizim açımızdan en çok değişkeni barındıran cevap bu aslında. Yol ben ve Zeliha ile başladı, yakın dostların bize katılmasıyla da çeşitlendi ve renk aldı. Plak şirketinin ana motivasyonu belliydi, bu motivasyon da bizi bizimle aynı motivasyona sahip kişilerle bir araya getirdi. Bu yol aracılığıyla hem çok kişiyle tanışıp birlikte yürüdük hem de birçok farklı kişiyi bir araya getirdik. Dışardan bakıldığında ana akışta minik bir ekip görünüyor olsa da işleyişte büyük işler başarabilecek ve sorumluluk alabilecek takım arkadaşlarıyla beraberiz.

Güncel sanatçı kadrosu web sitemizden takip edilebilir bunun daha sağlıklı olacağını düşünüyorum ancak burada minik bir detay vermek istiyorum: Bizim sanatçı kadromuzda yer alabilmek için belirli bir seviye ve anlaşma yok, ilk adımımız alan yaratmak olduğu için kesinlikle bunu unutmadan yola devam ediyoruz. Bağlayıcı bir sözleşmemiz yok, bizimle yola başlayıp iyi teklifler alan sanatçılarımız adına çok seviniyor ve gelişmelerle nasıl ilerlemek isteyeceği kararını sanatçıya bırakıyoruz.

Bildiğimiz bir nokta var; arayışı tamamlamak, fikri bulmak ve üretmek fazlasıyla emek istiyor, tüm bunları tamamlayıp sonuçlandırmak da bir hayli enerji istiyor, bunun üzerine aktarmak ve yayınlamak noktasındaki yükü hafifletmek istiyoruz.  Bugüne kadar, daha önce çalışmalar yayınlayan sanatçılarla çalıştığımız gibi yeni sanatçılarla da çalıştık. Bizi en iyi hissettiren nokta, gözlerin büyümesi, yüreklerin genişlemesi noktası diyebiliriz.

Son olarak Aytun ve Can Menek’in “Pist” isimli teklisini yayınladınız. Yakın gelecekteki planlarınız neler? Albüm ve tekli yayınlarından başka, farklı platformlarda da faaliyetleriniz olacak mı?

“Pist”ten önce yıl içerisinde dinlemeye sunduğumuz teklilerimiz bir albüme işaret ediyordu. Aytun ve Can Menek olarak müzikal tanışmamız dinle albümü ile kendini tamamladı. Birlikte ne söylemek istediğimizi ve bunu nasıl yapacağımızı belirledik ve yola “March Live” olarak ilerlemeye karar verdik. İki farklı müzik insanının aynı dışavurumu seçtiği bu proje elektronik tınıların önderliğinde ilerliyor. Yolumuz, yeni albüm ve canlı performanslara işaret ediyor.