Maya Hawke, Samet Çiçek ve bu hafta başka ne dinlesek?

Maya Hawke, şekerli şeyler yemenin dişlere pek de yararlı olmadığını hatırlatıyor. Samet Çiçek’in kalp çarpıntılarından bahseden yeni teklisi yüzünüze kocaman bir gülümseme yerleştirecek. Panda Bear ve Sonic Boom’un rüyalara daldıran ortak albümü de artık aramızda.

Taze yayımlanmış albüm ve teklilerden hazırladığımız güncellenen çalma listemiz sizi bekliyor! Öne çıkan kayıtlar ise hemen aşağıda.

TEKLİ: Maya Hawke – Sweet Tooth
(Mom+Pop)

Stranger Things yıldızı, Ethan Hawke ve Uma Thurman’ın kızı Maya Hawke, ikinci stüdyo albümü MOSS için geri sayımda. Haziranda yayımlanan ilk tekli “Thérèse”nin ardından, şekerli şeyler yemenin dişlere pek de yararlı olmadığını hatırlatan bir indie pop güzelliği daha yayında. Gitar arpejleri ve tuşluların dingin akışıyla Maya Hawke’un günlüğünden bir sayfayı okuyoruz sanki. Celine Sutter yönetmenliğinde çekilen eğlenceli klip burada, Albümün tamamıyla buluşmak için 23 Eylül’ü bekleyeceğiz. 

TEKLİ: berkcavdar – Kusursuz Fırtına
(BBI Music Co.)

Bir yandan farklı türlerde üreten çeşitli müzisyenlere hem sahne hem kayıtlarda eşlik eden, 2021’den bu yana solo kayıtlarını da paylaşan Berk Çavdar beşinci teklisinde soul, R&B, jazz ve funk sularının kesiştiği bir havuza dalıyor. Müzisyen, kişisel deneyimlerimizin ve toplumun önümüze çıkardığı engellere rağmen konfor alanlarını terk etmenin gerekliliğinden dem vuruyor “Kusursuz Fırına”da. Hayata dair bildiklerini kulağımıza fısıldıyormuş hissi veren parçanın son düzlüğünde Çavdar’ın şiir okurcasına cümleler sarf ediyor; gitar ve davulların yoğunluğu gittikçe katlanıyor. 

ALBÜM: Danny Elfman – Bigger. Messier
(ANTI- / Epitaph Records)

2021 çıkışlı Danny Elfman albümü Big Mess’ten parçalar, farklı dokunuşlarla farklı sonik dehlizlere taşındı. 23 şarkılık remiks albümü, Squarepusher’ın “We Belong” remiksiyle açılıyor ve bir yıldızlar geçidine dönüşüyor: HEALTH, Trent Reznor, Zach Hill, Xiu Xiu, Iggy Pop, Kaitlyn Aurelia Smith, Boy Harsher, Blixa Bargeld….

TEKLİ: Samet Çiçek – Şeftali
(Uzay Helvası Records)

Onu ne kadar düşündüğünüzü düşünmekten başka hiçbir şey düşünemiyor musunuz? En sevdiği yemeği, yalan söyleme şeklini, gelmişini geçmişini bilmek mi istiyorsunuz? Yalnız değilsiniz! Çizerlik ve gastronominin yanı sıra bağımsız müzik sahnesinde de uzun yıllardır üretimlerini sürdüren Samet Çiçek, bir şeker kutusuna, bir neşe bulutuna düşmüş gibi hissettiren yeni şarkısında, “Güzel çillerinden öpesim var / Seni halıya sarıp götüresim var” sözleriyle birinin yörüngesine girme sürecinden bahsediyor. Bozuk bir gitarla çalınan telefon kaydını bugün dinlediğimiz hâle getiren ise Second’ın yarısı Kerem Brumend olmuş. Çiçek’e, hayatta ne olursa olsun oyun zamanının “şimdi” olduğunu hatırlatan köpek dostu Paspas’ın eşlik ettiği kapak görseli de gözlerden kalpler fışkırtıyor. 

ALBÜM: Kasabian – The Alchemist’s Euphoria
(Sony Music)

Leicester çıkışlı rock grubunun eski solisti Tom Meighan’ın 2020’de aile içi şiddetten hüküm giyip ekiple yollarının ayrılmasının ardından Kasabian üyeleri çok geçmeden, müzik yapmadan hayata devam edemeyeceklerini; zira her şarkılarının ruhlarına ve kalplerine kazılı olduğunu fark etmiş. Yeni dönemde gitarist ve şarkı yazarlarından Serge Pizzorno solist rolü için kolları sıvamış ve ortaya The Alchemist’s Euphoria çıkmış. Kadrodaki değişiklikler müziğe de fazlasıyla yansımış hâliyle: Kasabian’dan duymaya alışık olduğumuz gitar ağırlıklı rock’tan ziyade endüstriyel ya da rave-rock türlerinde parçalar dinliyoruz. Meighan’ın ayrılığı, pandemi kısıtlamaları gibi konularla ilgili oldukça kişisel sözler içeren albüm, grubun diskografisinin en ayrıksı işi şüphesiz.

TEKLİ: Mykki Blanco & Saul Williams & MNEK – Steps
(Transgressive Records)

14 Ekim’e randevu verdiği yeni albümünün ANOHNI, Kelsey Lu, Devendra Banhart gibilerine yer verdiği konuk listesiyle iştahımızı açan Mykki Blanco bu kez yanına, Nijerya asıllı Britanyalı prodüktör MNEK ve slam efsanesi Saul Williamsı almış. Bir pop şarkısından ziyade bir şiir hatta dua gibi tınlayan “Steps”in prodüksiyonunda kullanılan synthler, çanlar, elektronik arp benzeri sesler, Blanco’nun hep orkestral bulduğu Spike Lee filmlerinden bir sahnenin içindeymiş gibi hissettiriyor.

ALBÜM: Panda Bear & Sonic Boom – Reset
(Domino Recording Co)

Animal Collective’in Panda Bear’i ve Spacemen3’nin Sonic Boom’u, düşsel ses öbeklerinin eşlik ettiği pürüzsüz vokal melodileriyle; çevrenizden soyutlanmanızı mümkün kılan bir albüme imza atmış. 50’ler ve 60’lardan pop şarkılarından sample’ların kulaklara çaındığı yaklaşık 40 dakikalık Reset; bazen hayal kurmaya, bazen geçmiş rüyaları anımsamaya alan açıyor. Panda Bear’i şarkı söylerken sabaha kadar dinleyebiliriz, hiç sorun yok!

TEKLİ: Indigo Sparke – Blue
(Sacred Bones Records)

İkinci albümü Hysteria’yı sonbaharda yayımlamaya hazırlanan Avustralyalı müzisyen ve besteci Indigo Sparke’tan bir iştah açıcı daha. Kara bulutların etrafınızı sardığını hissedeceğiniz bir parça “Blue”. Şarkının, pandeminin ilk döneminde New York’tan ülkesine döndüğü sırada kendiliğinden su gibi akarak çıktığını söylüyor Indigo Sparke ve ekliyor: “Bugüne dek yazdığım şarkılar arasında kalbime en yakın yerde duranlardan biri.” Albümün prodüktör koltuğunda The National’dan Aaron Dessner var. 

TEKLİ: Yeah Yeah Yeahs – Burning
(Secretly Canadian)

Neredeyse 10 senelik bir molanın ardından eylül sonu bir uzunçalarla geri dönmeye hazırlanan New York çıkışlı indie rock topluluğu, senenin ikinci teklisini de yayımladı. Grubun alışılmış ses dünyası ve Karen O’nun dinamik vokallerine duyduğunuz özlemi giderebileceğiniz parça, “Oooh lay your red hand on me” dizesi ve vokal melodisiyle Franki Valli and the Four Seasons’ın “Beginning”ine şapka çıkarıyor. Karen O’nun 19 yaşındayken evinde çıkan bir yangından çizim defterleri, en sevdiği kazağı, ailesinin fotoğrafları gibi en şahsi eşyalarının mucizevi bir şekilde kurtulmasından esinle yazdığı şarkının prodiksyon aşamasında, müzisyenin kulağında çoğunlukla 60’lar tınıları dönmüş. Şarkının West Side Story ilhamlı bir videosu da var.

ALBÜM: Osees – A Foul Form
(Castle Face) 

John Dwyer ve ekibi sık sık isim değiştirmekle kalmayıp krautrock, free jazz gibi sınırları bulanık sularda yüzerek müzikal yaklaşımını da devamlı çeşitlendirdi, tazeledi. 80’lerin hardcore tınılarına bir saygı duruşu olan yeni albüm tadımlıklarından bireysel yabancılaşmaya odaklanan “Funeral Solution” ve güç zehirlenmesinin en somut temsillerinden biri olan polis şiddetini konu alan “Perm Act” merakları kabartmak için gayet yeterliydi. Artık tamamını dinleyebildiğimiz A Foul Form öfkesiyle yakan,alaycılığıyla rahatlatan, gürültüsüyle canlandıran 22 dakikalık bir sinir boşalması âdeta.

TEKLİ: M.I.A – Popular
(Island Records)

Sri Lanka asıllı İngiliz müzisyen Maya Arulpragasam namıdiğer M.I.A., 2016’da yayımladığı AIM’i takip edecek MATA isimli bir albüm yayımlamaya hazırlanmakta. “Biri” olma dürtüsünü kurcalayan “The One”ın ardından bu kez de kendini sevme temasına tutunuyor müzisyen. Reggeaton etkileşimli bir beat ve M.I.A usulü flowlar ile dansa kalkıyoruz.

TEKLİ: Jake La Botz – Let It Fall
(Hair On Fire Records)

Chicago çıkışlı blues müzisyeni ve meditasyon eğitmeni Jake La Botz’un 9 Eylül’ü işaretlediği yeni uzunçaları Hair On Fire’ın ikinci teklisinin arkasında, herkesin ister istemez kendini dünyaya performatif bir şekilde sunması fikri yatıyor. Nakaratlarda tekrarladığı “Will you let it fall?” (Düşmesine izin verecek misin?) dizesinde ise taktığımız maskeleri, koruma katmanlarını çıkardığımızda karşımızda ne göreceğimizi sorguluyor aslında. Folk ve country tınılarının modern bir yorumlaması tadındaki şarkı, arkasına saklandığımız her şeyi bir kenara bırakıp dünyaya ve birbirimize yeniden bakmaya çağırıyor.

ALBÜM: Sylvan Esso – No Rules Sandy
(Loma Vista Recordings)

Vokalist Amelia Meath ve prodüktör Nick Sanborn ortaklığından doğan electro-pop projesi Sylvian Esso’nun yeni albümü. Kesik beatler, sesler ve hecelerden oluşan elektronik numaralar -öyle ki “Look at Me”de bir saatin tik tak edişini bile dinliyoruz-, house formüllerinden yararlansa da konvansiyonel olmayan “Echo Party” ve finalde beklenmedik bir gitar baladı olarak karşımıza çıkan “Coming Back To You” gibi parçalarla duonun özeninden bir an bile ödün vermediğini sezdiren, dinleme zevki yüksek bir iş çıkmış ortaya.

TEKLİ: Russian Circles – Gnosis
(Sargent House)

Chicago çıkışlı post metal grubu 19 Ağustos’ta yayımlayacağı yeni albümün üçüncü tadımlığını, külliyatının ilk resmî klibiyle taçlandırdı. 8 dakikayı aşan destansı parçaya, sayısız kaynaktan alınmış görüntüler içeren bir kolaj video hazırlanmış. Evrenin oluşumundan doğaya, canlılara, insana, makinelere, teknolojiye, tahribata ve karanlık bir sona uzanan bir zaman çizelgesine tanık oluyoruz. “Gnosis”in keskin dönemeçleriyle çağları aşıp geçerken, yok oluşu hızlandıranın insan olduğu gerçeğinin ağırlığı bir kez daha enseden sarıveriyor izleyiciyi.

TEKLİ: Barış Demirel – GÖNÜL YOLDAŞINI BULUR
(Universal Music Türkiye)

Bi’ Aralar İyiydim adını taşıyan yeni Barış Demirel albümünün çıkış teklisi. Parçanın pordüktörlüğünü, uzun yıllardır birlikte sayısız projede güçlerini birleştirdiği Da Poet’le paylaşmış Barış Demirel. Akılda kalıcı bir trompet melodisinin üstüne, sözlerini tane tane söylüyor. Umut dolu bir yerden “Bu telaş bir gün durur, gönül yoldaşını bulur” diyor nakaratında. Kayıtlarda da Da Poet’in yanı sıra Orçun Saraçoğlu da davulları çalmış. Klipte ise Demirel’i yer yer insanın içini açan manzaraların ve renkli zeminlerin önünde, yer yer bir kayıkta şarkısını çalıp söylerken izliyoruz. 

ALBÜM: Japan Is Loud
(Adult Swim)

Adult Swim’in müzik açılımları heyecan vermeye devam ediyor. Alışılmışın dışında festival deneyimlerinin yanı sıra toplama albümler için kürasyon da yapan ekip, çeşitli janrlardaki derlemelerin ardından bu kez Japonya’nın gürültülü rock sahnesine odaklanmış. Toonami’den Jonny Rej’in yaptığı seçkide Melt-Banana, Otoboke Beaver, Boris, Looprider gibi gruplardan kayıtlar yer almakta. Albüm sadece YouTube’da ve ücretsiz olarak yayında.

TEKLİ: Blondie – Mr. Sightseer
(Capitol Records)

70’ler New York’unda new wave rüzgârı estiren gruplardan Blondie 26 Ağustos’ta, kariyerinin ilk dönemini belgeleyen, kapsamlı bir box set yayımlayacak. Blondie: Against The Odds 1974-1982 adlı derlemede yer alacak “Mr. Sightseer”i solist Debbie Harry şöyle anlatıyor: “Sözler hiç iyi olmasa da şarkı o kadar da kötü değil. Sadece biraz fazla basitleştirilmiş. Asla geliştirilmedi ya da bitirilmedi.” Akılda kalıcı melodilerle örülmüş kaydın ilginç yanı, efsanevi grubun şarkılarının nasıl süreçlerden geçtiğine dair fikir veriyor olması.

TEKLİ: Varhız – Stil Arabam
(SAVANA / Warner Music Turkey)

İzmirli reggaeton müzisyeni Varhız’ın iki yılın ardından yayımladığı ilk tekli. Sözlerini Varhız’ın yazdığı parçanın prodüksiyonu, Dolapdere Big Gang’in perküsyoncusu Memduh Akatay üstlenmiş. Aksak ritim üzerine İzmir’de yaşama dair referanslar serpiştiren “Stil Arabam”ın Ulaş Koyuncu imzalı klibi de burada. 

EP: Moreish Idols – Float
(Speedy Wunderground)

Fontaines D.C., Squid, Warmduscher, Goat Girl gibi grupların prodüktörü Dan Carey’nin yürütücülüğünü üstlendiği Speedy Wunderground etiketinin taze keşiflerinden biri, bir Cornish kasabasından Londra’ya transfer olan beş parçalı Moreish Idols kolektifi. Gruptan Jude Lilley şunları söylüyor: “Float bizce bir kolaj ve grubun her şeyi bir miksere koyup (şarkı sözleri dâhil) ne çıktığına baktığının bir ispatı.” Hakikaten de öyle; dört şarkıda caz, funk, krautrock, dub ve punk tınılarını bir araya getiren lezzetli bir çorba yudumlayacaksınız.

ALBÜM: Hudson Mohawke – Cry Sugar
(Warp Records)

Glasgowlu prodüktör Ross Matthew Birchard, sahne adıyla Hudson Mohawk, yedi yılın ardından distopik trash pop tınılarını biriktirdiği bir uzunçalarla döndü. Amerikan çöküşü ve geç kapitalizmin arka planından ilham alan Cry Sugar, bu konuların temas ettiği gösteriş merakı, büyük olma hevesi gibi dürtüleri türlü elektronik numaralara başvurarak anlatıyor. Zaman zaman bilinçli olarak rahatsız etse de karmaşasının içinde kendine has bir düzen barındıran, mizahtan da bolca beslenen bir koleksiyon.

TEKLİ: Deniz Cuylan – Hidden Language Of Four
(Hush Hush Records)

Portecho, Manner, Great Republic of South, Sundowner, Bright & Guilty gibi projeleriyle farklı müzikal alanları keşfe çıkan; bir yandan film ve dizi müzikleriyle de meşgul olan Deniz Cuylan 14 Ekim’de dinlemeye açılacak sekiz şarkılık yeni albümünü “Akdeniz minimalizmi” şeklinde tanımlıyor. “Hidden Language of Four”da akustik numaralar ve sarmal ses bütünleriyle inşa edilen, âdeta nefes alıp veren bir organizmayı andıran enstrümantal bir kompozisyon dinliyoruz. Sakinleştirici bir etki yayıyor bünyeye. Deniz Cuylan, gitarın yanı sıra klarnet de çalmış. Yaylılar ise Greg Chudzik’ten.

TEKLİ: serpentwithfeet – I’m Pressed
(Secretly Canadian)

Geçtiğimiz yıl yayımladığı Deacon albümünün ardından 2022’de çeşitli düetlerle karşımıza çıkan Baltimore doğumlu barok pop / R&B müzisyeni serpentwithfeet’ten bu yılın ilk solo teklisi. Prodüktörlüğünü de kendisinin üstlendiği “I’m Pressed”, bir anlamda Baltimore kulüp sahnesine bir saygı duruşu. Sürükleyici bir house beat’ini merkezine alıp kırılgan vokallerini usulca üflüyor serpentwithfeet.

TEKLİ: Little Dragon – Frisco
(Ninja Tune)

Yoldaki EP ​​Opening The Door’dan fırlatılan ilk tekli olan “Frisco”, tek başına sonsuza kadar partileyecekmiş gibi hissettiren bir elektro-kaçış. Caz ve funk ritimleriyle beslenen vokal, sürekliliğiyle şarkıyı tamamlayan elektronik bir altyapıyla buluşuyor. Akış âniden değişiyor; beklenmedik kırılmalar yaşanıyor. Yükselen gerginlik, hayatın kaotik anlarında verilen anlaşılmaz tepkileri çağrıştırmakta.

TEKLİ: The Streets – Brexit at Tiffany’s
(Island Records)

2020 çıkışlı None Of Us Are Getting Out Of This Life Alive albümünün ardından Greentea Peng, Master Peace, Chris Lorenzo gibileriyle ortaklıklara imza atan The Streets, yeni teklisinde Jazz Morley’nin duygusal vokal armonileri eşliğinde, biten bir ilişkinin ardından içini döküyor. Uyuşmazlıklarını Brexit’e benzeterek… Skinner’ı Londra’nın farklı noktalarında turkuaz rengin peşinden giderken takip ettiğimiz bir klip de var.

Yazı: Cem Kayıran, Elif Öz, İlayda Güler