Z Raporu 2024: Eda Solmaz
2008’den bu yana kültür sanat basının bir parçası olan Eda Solmaz, güncel müziğin nabzını tutmaya devam ediyor. Röportaj, dosya ve değerlendirme yazılarını Aposto aracılığıyla yayımlayan Eda, her yıl olduğu gibi 2024’te de Avrupa festivallerini dolaşıp favori gruplarının canlı performanslarını yakalamanın peşine düştü.
Eda Solmaz, 2024’ü kurcalayan anketimizi yanıtladı: Yeniden yaşamak isteyeceğin bir gün? Keşfettiğin harika gruplar? Bu yıl yaptığın en iyi yolculuk? Buyrunuz Eda Solmaz 2024 Z Raporu’na.
2024’ü üç kelimeyle özetle.
Endişe verici, kasvetli ve umutlu.
2024’ün sana öğrettiği çok önemli bir şey?
Karşındakilere ve olaylara empatiyle yaklaş, onları anlamaya çalış fakat her ne yaşanırsa yaşansın hep son açıklamayı kendine yap. Fakat bu öğretiyi de ne yazık ki pratiğe dökemedim.
2024’ten içinde kalan bir şey?
Gittiğim Rock en Seine festivalinde The Smile; Türkiye’de de Fontaines D.C. konserlerinin sanatçılar tarafından iptal edilmesi. Gelecek yıl Fontaines D.C. ile görüşeceğiz.
2024’ten yeniden yaşamak isteyeceğin bir gün/an?
Büyükada’daki Aya Yorgi Kilisesi’nin yanındaki restorana ulaşmak için uzun yıllar sonra oldukça dik yokuşu yürüyerek çıktığımız ve sonrasında kendimize ısmarladığımız bira. O yokuşu çıkmanın her aşaması çok komik ve tuhaf bir şekilde huzurluydu. Ödül gibi olan biranın tadı ise mükemmeldi.
2024’te en çok dinlediğin albümler?
Çok önceden yayımlanmış albümleri de yeniden dinlediğim bir yıldı.
Fontaines D.C. – Romance
IDLES – TANGK
Molly Nilsson – History
Sufjan Stevens – Carrie & Lowell
Blood Orange – Cupid Deluxe
Ex:Re – Ex:Re

2024’te en çok dinlediğin şarkılar?
Fontaines D.C. – In The Modern World
Billie Eilish – Chihiro
Royel Otis – Fried Rice
IDLES – Grace
Ilsey, Bon Iver – Heart of Gold
The Smile -Wall of Eyes
Sharon Van Etten – Afterlife (Bu şarkı senenin sonunda yayımlandı. Fakat tüm yıl listelerimde yer almış kadar çok dinledim.)
2024’te keşfettiğin harika grup/müzisyenler?
Royel Otis, The Last Dinner Party, Zaho de Sagazan, Big Special, NewDad, Lola Young.
2024 bir film olsaydı hangi film olurdu sence?
Kişisel bir yerden bakmak gerekirse Ewan McGregor ve Mélanie Laurent’in başrolündeki 2011 yapımı Beginners.
2024’te izlediğin filmlerden favorilerin?
Perfect Days, Challengers ve A Real Pain.

2024’te izlediğin dizilerden favorilerin?
Nobody Wants This ve The Penguin.
2024’te izlediğin çok iyi bir belgesel?
Will & Harper.
Bu yıl edindiğin bir mutfak alışkanlığı?
Sebzeleri çürütmeden tüketme alışkanlığını öğrendim. Ayrıca İstanbul’da istediğim tatta ve ücrette ramen bulamadığım için kendim yapmayı öğrendim.
Bu yıl öğrendiğin bir kelime?
Aslında bir kelime değil bir kalıp: “Very demure, very mindful”.
Bu yıl çektiklerin arasında en sevdiğin fotoğraf?
Oslo, 31 August filmindeki baş karakter Andres bir kafeye gider. Burada gelecek hayallerini sıralayan bir kızı dinlediği sahne vardır.
Bu yıl Oslo’ya gittiğimde o kafeye de uğradım. Benim için çok özel bir filmin en önemli sahnesine bu kez kendi kadrajımdan bakmak eşsizdi.

Bu yıl en çok vakit geçirdiğin kitap?
Ben aynı anda üç kitap birden okuyanlardanım. Ama Paul Auster’ın Baumgartner kitabını bir türlü bitiremedim. Onu okumaya başladığımdan beri birçok başka kitabı bitirdim. Baumgartner benimle birçok seyahate dâhil oldu, sayfaları da yıprandı ve neredeyse yıl bitiyor ama ben hâlâ kitabı bitirebilmiş değilim.
Bu yıl keşfettiğin bir podcast?
Lena Dunham’ın 2010’lardaki Girls dizisini yeniden izlemeye başladım. Bu sırada da diziyi şimdilerde keşfeden Z kuşağının bakış açısını yansıtan podcast Girls Rewatch Podcast’i dinledim. Jenerasyon olarak zamanı ve olayları algılayış biçimimizin farklılığı beni her seferinde şaşırtıyor.
Bu yıl yaptığın en iyi yolculuk?
Aslında iki yolculuk… Fotoğrafta da bahsettiğim Oslo seyahatim ve Hamburg. İkisi de yıllardır bir şekilde uğrayamadığım şehirlerdi. İkisinin de su ile bağı eşsiz. Oslo’da gece 12’de havanın kararıyormuş gibi yapması, Kuzey Denizi’ni izlemek ve en önemlisi Joachim Trier’in Oslo Üçlemesi’nin (Reprise, Oslo, 31 Aug. ve The Worst Person in the World) çekildiği mekânların içinde olmak fazlasıyla iyi hissetmemi sağladı.
Hamburg’un da liman şehri olmasının verdiği hareketliliği, sürprizli gece hayatı ve St Pauli’deki insanların arkadaş canlılığı karamsar olduğum bir dönemde beni yeniden ayağa kaldıran bir el oldu.
2025 seni neden heyecanlandırıyor?
Heyecanlandırmıyor. Önümüzdeki yılı beklememi sağlayan birkaç sıradan neden var sadece. Biri izlemek istediğim sanatçılar turnede ve onları yakalayacak olmak. Aynı zamanda da farklı ülkelere aldığım uçak biletlerimin varlığı!