Bir adım daha yakından: Bell Witch

Yazı: Güven Yalın

Günümüzün en özel funeral doom metal gruplarından Bell Witch, Rebecca Vernon’un doom folk projesi The Keening ve post ile sludge metal öğelerini deneysel bir yaklaşımla birleştiren Helak; 7 Mayıs akşamı Mevzu Records’ın konuğu olarak Babylon’da; biletler burada.

Konser öncesi Bell Witch’in serüvenine bir adım daha yakından bakıyoruz.


*Dylan Desmond ve Adrian Guerra tarafından 2010 yılında Seattle’da kurulan Bell Witch, günümüz doom metal sahnesinin en üretken ve heyecan uyandırıcı gruplarından biri. Bas gitar – davul ikilisi, dört şarkılık bir demo kayıtla dikkatleri üzerine çektikten sonra ilk albümünü 2012’de, Profound Lore etiketiyle yayımladı. 

*Grubun bugüne dek tüm albümlerini yayımladığı plak şirketi, Kanada merkezli Profound Lore. Chris Bruni’nin kurucusu olduğu bağımsız etiket, ekstrem metal ve gürültülü deneysel müziklerin evi olarak biliniyor. Bu ay kuruluşunun 20. yılını kutlayan Profound Lore kataloğunda Bell Witch dışında Yob, Alcest, Agalloch, Dälek, Lingua Ignota ve Nadja gibi isimler yer almakta.

*Umutsuzluk, yalnızlık ve keder gibi temaları filtrelemeden bir kazana atıp kaynattıkları ilk albüm Longing ile drone sesler ve ritüelistik kompozisyonlarla yarattıkları atmosferik evrenin kapılarını ardına kadar açtı Bell Witch. Bir parçada Aerial Ruin projesiyle tanınan Erik Moggridge’in de eşlik ettiği koleksiyon, grubun imzası gelecek uzun mu uzun, ağır çekim saç döktüren old school doom metal estetiğinin en yalın örneklerinden biri.

*Yıkıcı duyguları işitsel bütünlere dönüştürerek tesirli bir deneyim yaşatan ikinci albüm Four Phantoms ise 2015’e tarihleniyor. Albümün sonik içeriğine yaraşır kapak görseli ise, kıyamet tasvirleriyle tanınan ve metal müzik koleksiyonerleri için bir yaşayan efsane olarak tanımlanabilecek İtalyan ressam Paolo Girardi’nin ellerinden çıkma. Four Phantoms, Bell Witch usulü dokusal bestecilikle hayat bulmuş dört parçadan oluşuyor. İlk dinlemede bu dünyaya dalmak pek kolay olmayabilir fakat bir kez o karanlık tada vardıktan sonra tekrar tekrar içine dalma isteği uyandırdığına şüphe yok.

*Grubun kurucularından Adrian Guerra, Four Phantoms albümünün ardından sağlık sorunları sebebiyle Bell Witch’le yollarını ayırmış; yerini Dylan Desmond’ın ev arkadaşı Jesse Shreibman’a devretmişti. Önceleri Sod Hauler ve Lethe gibi gruplarda da çalan Guerra, 2016 sonbaharında 36 yaşında hayatını kaybetti. Bu sarsıcı kayıp, sıradaki Bell Witch albümünün rotasını şekillendirdi.

*Yeni kurulumla kaydedilen ilk albüm olan Mirror Reaper, baştan sona tek bir şarkı gibi kurgulanan bir kayıt. Grubun sonraki yıllarda da başvuracağı bu yöntem, kurdukları tematik çatıyı derinlemesine işlemek için de cezbedici bir metot oldu. Ölüm ve yaşam arasındaki gri alanlarda gezinen Mirror Reaper, Adrian Guerra’nın önceki albüm kayıtlarından kalan kimi vokal kayıtlarını da kullanarak saygı duruşunda bulunuyor. Metal Hammer’dan Loudwire’a dünyanın dört bir yanından müzik yayınlarının yılın en iyileri listelerinde üst sıralara adını yazdırdı bu albümle Bell Witch.

*2020 çıkışlı Stygian Bough Volume 1 ise Bell Witch’in o zamana dek her albümüne bir şekilde katkı vermiş Erik Moggridge ile ortaklaşa kaydettikleri bir albüm. İlk etapta Aerial Ruin ve Bell Witch diskografilerinden seçili şarkıları kendi stillerinde coverladıkları bir split albüm yapmaya niyetlenmişler fakat birlikte beste yapmanın büyüsüne kapılıp yeni patikalara atılmışlar. Ortaya çıkan iş de iki ayrı müzikal projenin birliğinden ziyade yeni bir trioyu dinleme etkisi yaratıyor. 

*Bell Witch kataloğunun şu âna kadarki son yayını olan Future’s Shadow Part 1: The Clandestine Gate ise adından da anlaşılacağı gibi uzun soluklu olacak bir anlatının ilk kısmı. Bir üçlemeye dönüşecek Future’s Shadow serisinin ilk albümü, tıpkı Mirror Reaper’da olduğu gibi 83 dakikalık tek bir şarkıdan oluşuyor. Albümü çıkışından günler önce duyuran ikili, yayın günü gediklisi olduğu Roadburn Festival’da baştan sona “The Clandestine Gate”i çalarak ses getirmişti. İlhamını Andrei Tarkovsky sinemasından alan albüm, ölümün yaşam döngüsünün sonu olmadığı fikrinden yola çıkarak yazılmış. Albümün kayıt sürecine dair Bobby Cochran tarafından çekilen kısa film de buradan izlenebilir.