Can Koç ve yeni teklisinin ardındakiler
Röportaj: Güven Yalın
Söz – müziği kendisine, prodüksiyonu ise Safa Hendem’e ait teklisi “Küsmem Ben Sana”yı, Warner Music Turkey etiketiyle yayımladı Can Koç. Bugüne dek paylaştığı parçalarla hem liste başarıları yakalayan hem de çeşitli popüler dizilerin sahnelerine eşlik eden müzisyen, alternatif rock tınılarının ön plana çıktığı yeni teklisinde yine açık sözlü ve derdini sakınmayan üslubuyla geçmiş mikrofon başına.
Hem şarkının nasıl ortaya çıktığını hem de yakın geleceğe dair planlarını merak edip Can Koç’un kapısını çaldık.
Müziğinin yanaştığı / kurcaladığı duygular neler sence?
Müziğin kurcalamadığı bir duygu yoktur sanırım. Müzik siz onu nereye yanaştırırsanız oraya gelir ve kurcalar.
Yaptığın ilk besteyi hatırlıyor musun? Müziğe dair ilk hatıraların ne kadar geriye uzanıyor?
Epey eskiye uzanıyor, ilkokul çağlarıma. Çocukluk kopyalama ya da taklit üzerine kurulu olduğundan ilk şarkılarımı yazmam da bu şekilde başladı. Farkındalık arttıkça kendi yolumu çizmeye başladım. İlk bestelerimin bazılarının ses kayıtları var, tatlı olaylar.
Nasıl bir çalışma ortamın var? Kendini verimli çalışabilir kılmak için takip ettiğin rutinlerin, sırların var mı?
Genel olarak rutinleri olan biri değilim; anlık hareket ederim. Bazen tüm gün çalışmaya gömülürüm, bazen günlerce uğramam. Düzen seviyorum yalnız. Çalışma alanım dağınık olunca zihnimdeki dağınıklıkla çarpışıyor. Tek rutinim düzen diyebilirim bu sebeple.
“Küsmem Ben Sana” şarkısı ne kadardır seninle? Nasıl bir zamanda ortaya çıkmıştı? Bugüne kadar nasıl dönüşümler geçirdi?
Ben genelde şarkılarımı birkaç kelimenin ya da hoşuma giden cümlenin peşinden giderek yazıyorum. “Küsmem ben sana” gibi basit ama içten lafları günlük hayatımızda bile o kadar az kullanıyoruz gibi geliyor ki; bu şarkı “küsmem ben sana” kelimeleri ağzımdan çıktığı ilk andan beri benimle o yüzden. Bu cümlenin arkasından zaten tüm şarkı sıraya geçmiş bekliyorcasına geliverdi. İki demo süreci yaşadı nihayetinde son hâlini buldu. Ben genel olarak da şarkılarımı oluşma sürecinden sonra çok değiştiren biri değilim.
Şarkılarının yaşadığın yerden yansımalar barındırdığını düşünüyor musun? Ya da bu üzerine düşündüğün bir konu mu?
Şarkıların benim hayata baktığım yerden hayata baktığını düşünüyorum. Yazarken de dinlerken de. Bu yüzden dinleyicilerin de böyle hissettiğini varsayıyorum. Her şarkı bu yüzden bence sanatçının penceresinden izler taşıyor.
İlk kez dinleyecek biri, “Küsmem Ben Sana”yı günün hangi saati, nasıl bir ruh hâliyle dinlesin istersin?
Açıkcası tarih ya da an vermek istemem. Umarım “Küsmem Ben Sana”yla gerçekten onlara iyi gelecek, ihtiyaçları olduğu anda karşılaşırlar.
“Küsmem Bana Sana” bu yıl paylaştığın ikinci tekli. Bu parçalar bir albüme evrilecek mi? Genel olarak albüm kavramıyla ilgili nasıl hissiyatlar içindesin?
Maalesef bu tekliler bir albüme uzanmıyor. Albüm benim için başından sonuna bir sound çerçevesinde hareket etmeli ve yine başından sonuna bir hikâye yolculuğu içermeli. Bu yüzden o dünyayı kurmak gerektiğine inanıyorum albüm için.
Bu tekliler uzanmıyor ama önümüzde kendi çerçevesini kurduğumuz, bir mini albüm hazırlığı bulunuyor.
Hit şarkın “Gökyüzünü Tutamam”, pek çok dizide de kullanıldı. Yeni teklinin hangi filmde ya da dizide çalmasını hayal ederdin?
Esasen çok dizi takip eden biri değilim. Ancak dizilerin kitleler tarafından sıkı takip edildiğini biliyorum. Uygun olduğu bir dizide, uygun olduğu bir sahnenin, sözleri ve anlatışı bakımından, etkisini katlayacağına inandığım bir şarkı “Küsmem Ben Sana”.