Çeviride yapay zekâ: Eren Cendey ne düşünüyor?

Hazırlayan: İlayda Güler

Günbegün gelişen yapay zekâ uygulamaları, pek çok meslek grubu için yeni tartışmalar açıyor. Peki çevirmenler dünyasında neler oluyor?

İyi çevirinin mutlaka taşıması gereken özellikler neler? Makine çevirileri bugün ne kadar işlevsel, geleceğe dair neler vadediyor? Yayınevlerinin bu konudaki tutumu nasıl olmalı? Çevirmenlik mesleği ne tür bir dönüşümden geçiyor?

Sandro Veronesi’den Sinekkuşu, Umberto Eco’dan Sıfır Sayı, Elena Ferrante’den Napoli Romanları, Italo Calvino’dan Bir Kış Gecesi Eğer Bir Yolcu ve dahasını Türkçeye kazandıran Eren Cendey, sorularımızı yanıtladı.

Çeviri yaparken yapay zekâdan destek alıyor musunuz? Öyleyse hangi araçları ne ölçüde kullanıyorsunuz?

Yapay zekâyla tanışmam çok yeni, hakkında çok fazla bilgim yok. Deneme amaçlı çeviri istediğim iki cümle gerçekten yapay ve anlaşılmaz olduğundan bir daha ilgilenmedim.

Bir çevirmen olarak yapay zekânın kendi alanınızdaki kullanımının geleceğine dair öngörülerinizi öğrenebilir miyiz? Hem bireysel hem de sektörel olarak nasıl bir evrimden geçmenin sağlıklı olacağını düşünüyorsunuz?

Şaryolu hantal daktilolardan ve saman kâğıtlardan, elimin kâğıda değmediği çevirilere uzanan yolumu düşününce değişimin kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Yine de edebiyatın akıl kadar gönül işi olduğuna, yazarın ve okurun duygusal bağlamdaki bir ortak noktada buluştuğuna inanıyorum. Bilginin yenilenmesinin hızına yetişmek mümkün olmadığından evrimsel yenilenme sürecini hayal bile edemiyorum.

Mevcut tabloda çevirmenlerin konumuna dair sizi en çok endişelendiren, rahatsız eden şeyler neler? Yayıncılık sektöründeki ekonomik kriz, çeşitli vazgeçişleri de beraberinde getiriyor; çevirmenlik de bundan nasibini fazlasıyla alan bir meslek grubu. Bununla ilgili nasıl hissediyorsunuz, tanık olduğunuz önlemler var mı? Koşulları iyileştirmek için sizce neler yapılmalı?

Ülkemizde eğitime ayrılan bütçenin diyanete akıtılan bütçe karşısındaki yetersizliği söz konusuyken kültürel anlamda yozlaşma ne yazık ki kaçınılmaz olacaktır. Bu nedenle koşulların iyileştirilmesi anlamında fazla ümitvar olamıyorum.