İskoçya Parlamentosu’ndan 300 yıllık cadı avı özrü
Avrupa’da 1450’den başlayarak birkaç yüzyıl boyunca, çoğunluğu kadın olan binlerce insan cadı oldukları iddiasıyla idam edildi. İskoçya Parlamentosu önümüzdeki sene 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde cadı avı için özür dileyecek.
Kral IV. James’in yönetiminde uygulanan Cadılık Yasası’yla, 16. yüzyılın sonlarında “Büyük İskoç Cadı Avı” başladı. Bu gruba yönelik korku ve nefret dinle pekiştirilirdi; İskoçya’da ülke çapında toplam beş cadı avı gerçekleştirildi. “Cadı” olarak gösterilen kişilerin suçları arasında baykuşa dönüşmek, içki mahmurluğuna neden olmak, şeytanla buluşmak ve Kral VI. James’in gemilerini batırmak için fırtınalar başlatmak var.
Cadı avı kurbanlarına bu 300 yıl gecikmeli gelen özrün arkasında, “İskoçya’nın Cadıları” grubunun başkanı Claire Mitchell’ın başlattığı imza kampanyası var. Zaten bu grubun başlıca amacı da kurbanların onurlandırılması, devletin özür dilemesi ve onlar için bir anıt inşa edilmesi. İki senenin sonunda kampanya Parlamento’da değerlendirildi ve devletin desteğini aldı. Kampanya başarılı olursa, Cadılık Yasası’nın suçlu ilan ettiği herkesin adı temize çıkarılacak.

Bu imza kampanyasının yasal boyutlarının dışında toplumsal anlamı da büyük tabii ki. Genelde “yalnız, çocuk sahibi olmayan, sinirli ve inatçı” diye yaftalanan bu büyücü grup, büyük kısmını kadınların oluşturduğu neredeyse 4 bin kişilik bir kalabalık. “Cadı avı” adı altında gerçekleşen sistematik idamlar, toplumsal cinsiyet algısı için fazlasıyla problematik. Ataerkil düzenin belirlediği kodların dışında kalan bu kadınlardan dilenecek resmî bir özür, bu algının yıkılmasında ve klişelerin dışına çıkmakta elbet etkili olacaktır.
İskoç Cadılık Yasası
Popüler kültürde uzun şapkaları, kırışmış suratları ve karıştırdıkları kazanlarıyla beraber görmeye alıştığımız, siyahlar içindeki bu kadınların tarihte yasalarla ötekileştirildiği biliniyor. Öyle ki 16. yüzyılın ortasından itibaren Birleşik Krallık’ın farklı yerlerinde sayısız cadılık yasası yayımlanmış. Hatta İskoçya Kralı VI. James bu konuya merak salıp büyücülük ve kehanet yöntemlerinden felsefik düzlemde bahsettiği ve cadı avını savunduğu Daemonologie kitabını kaleme almış. Bu kitabın Shakespeare’e Macbeth’i yazması için gerekli bilgiler barındıran bir kaynak olduğu da biliniyor.
1563’teki İskoç Cadılık Yasası’nda büyücülük ve batıl inançla ilgisi olan herkesin yakalanması ve idam edilmesi öngörülüyor. İskoçya’da bu suçtan yargılanan 4 bin kişinin yarısından fazlası boğulmuş ve sonrasında yakılarak öldürülmüş. Bu yaptırımların zayıflaması, neredeyse 200 yıl sonra gelen yeni bir yasayla olmuş ve “cadılar” artık idam yerine bir yıl hapis cezasına tabi tutulmaya başlanmış.
Yazı: Elif Öz