Yaşa Takılanlar: Jamiroquai – The Return of the Space Cowboy  

Yazı: Busen Dostgül

Enerjisinden mi yoksa yarattığı şahsına münhasır dünyadan mı bilinmez, sizce de sanki Jay Kay hep genç kalacak biri, değil mi? Gelin görün ki ikinci Jamiroquai albümü The Return of the Space Cowboy, geçtiğimiz günlerde tam 30 yaşına bastı. 

“Just Another Story”nin synth vızıltıları yavaş yavaş yükselirken; zamanının ve sonrasının dans müziklerine çokça iz bırakan bu albüme, yani 90’ların ilk yarısına doğru seferimiz başlıyor.


*Albümün yazıldığı ve kaydedildiği dönem uyuşturucu kullanımı konusunda kontrolü kaybetmiş olan Jay Kay, zihinsel olarak pek de net zamanlar geçirmiyordu. Hâliyle üretim sürecine, grup içi dinamiklere ve şekillenmekte olan kariyerine yansıyan bir sürü olumsuzluk da beraberinde geliyordu. Bu zorlukların başında ise yaratıcı tıkanıklık vardı. Jay Kay, şarkı sözlerini yazarken zorlandığını söylemişti. 

*Stabil bir ruh hâline sahip olamayan Jay Kay, bugüne dek sayısız müzisyenin de başına gelen ikinci albüm sendromundan nasibini almıştı. İngiltere’de 300 bin kopya satan ilk albümü Emergency on Planet Earth’ün ardından ikinci albüme odaklanmak Jay Kay için pek de kolay olmadı.  

*Bu arada grubun kurucu ekibinde yer alan davulcu Nick Van Gelder, tatil için gittiği yerden dönmeme kararı alınca, ikinci albüm The Return of the Space Cowboy’da ekibe Derrick McKenzie katılmıştı. Günümüzde de bu kadrodan geriye kalan tek üye olan McKenzie ile albümün açılış parçası “Just Another Story” için Londra’daki Townhouse stüdyolarında girdikleri kayıtta kimyaları öyle uyuşmuştu ki şarkıyı tek seferde kaydetmişlerdi. 

*Albüme adını da veren “Space Cowboy” şarkısı, koleksiyonun en gözde parçası olmuştu. Jamiroquai’ın ikonik maskotu Buffalo Man’in sigara kâğıdı şeklinde kesilmiş ve içine tütün koyulmuş bir görseliyle paylaşılan tekli, şarkının uyuşturucuyla ilgili olduğu tahminlerini daha da güçlendirse de Jay Kay parçayla ilgili şunları söylemişti: “Bu parça kaybolmuş birinin, bir kara deliğe sürüklenmeden önce tutunmaya ve geri dönmeye çalışmasıyla ilgili.” Bu arada, kara delik metaforunun albümdeki bazı diğer şarkılarda yer aldığı da konuşulanlar arasındaydı. 

*The Return of the Space Cowboy, İngiltere müzik listelerinde ikinci sıraya kadar yükselirken Jay Kay de bir yandan popüler kültür ve magazin dünyasında dikkat çekmeye başlamıştı. Sahnede giydiği kostümler, hızlı yaşam tarzı, Ferrari koleksiyonu gibi detaylar İngiliz müzisyen hakkında sürekli haberler yapılmasına ve gündemde kalmasına sebep oldu. 

*Jay Kay’in lüks yaşam tarzı zaman zaman başına bela da oldu. Her ne kadar kişisel hayatından ilham alsa da albümde yer alan çeşitli şarkılarda toplumsal adalet, çevre sorunları gibi konulara da değinmişti. O dönem yağmur ormanlarının korunması için çeşitli kampanyalara destek vermiş olan Jay Kay’in lüks yaşam imajı, bu sosyal ve çevreci kimliğiyle çelişir bir manzara sergilemişti.   

*Farklı kültürlere olan ilgi ve hayranlığını gizlemeyen Jay Kay, ilk albümden bu yana parçalarında kullandığı didgeridoo ile Avustralya Aborjinlerini selamlıyordu. Wallis Buchanan’ın performansıyla kaydedilen parçalar, bu enstrüman sayesinde benzer türlerde üretim yapan müzisyenlerden bu şekilde ayrışmış ve kompleks ama özgür bir hâl almıştı. Küçük bir not: Buchanan, “Stillness in Time” klibinde Aborjin bayrağı olan bir tişört giymişti. 

*Jay Kay, “Manifest Destiny” parçasında ABD’nin sömürgecilik tarihine atıfta bulunmuş; kölelik ve birbirlerine üstünlük kuran kavramları eleştirmiş ve yerli halkların zorla yerlerinden edilmesine de göndermeler yapmıştı.

*Jay Kay’in en büyük kahramanlarından biri olduğu bilinen Stevie Wonder’ın etkisi albümde yadsınamayacak kadar büyüktü. Hatta albüm eleştirilerinde müzisyenin sıkça karşılaşıldığı bir isme dönüşmüştü Wonder. Örneğin The Guardian’dan Neil Spencer’ın The Return of the Space Cowboy hakkındaki yorumu şu şekildeydi: “İkinci albümün büyük kısmı vintage Stevie Wonder ve Johnny ‘Guitar’ Watson’a benzer tınlıyor ama Kay’in vokalleri, dışa dönük kişiliği kadar canlı ve ilgi çekici.”

1994, Levi’s reklamı