Goethe-Institut tarafından düzenlenen Kino 2024: Alman Filmleri Türkiye’de programının İstanbul gösterimleri Sinematek/Sinema Evi ortaklığıyla 2-5 Mayıs’ta gerçekleşecek. Son bir yılda festivallerde dikkat çeken Almanya yapımlarından oluşan programda yedi film izleyiciyle buluşuyor.

Bu yılki yolculuğuna 43. İstanbul Film Festivali çerçevesinde gösterilen Alman yapımlarıyla başlayan Kino 2024’ün Sinematek/Sinema Evi’ndeki programı, Timm Kröger’in yönettiği Die Theorie von Allem / Her Şeyin Teorisi ile açılacak. Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan ödülü için yarışan film, 3 Mayıs’ta sahiplerini bulacak Alman Film Ödülleri’ne de En İyi Film ve En İyi Yönetmen dâhil tam altı dalda aday gösterildi. Ayrıca filmin başrol oyuncusu Jan Bülow, Kino 2024’ün konuğu olarak İstanbul’a gelecek ve gösterime katılacak.

Berlin Film Festivali’nden ödülle dönen filmler de Kino 2024 seçkisinde yer alıyor. En İyi Belgesel dalında Teddy Ödülü kazanan Teaches of Peaches bunlardan biri. Philipp Fussenegger ve Judy Landkammer’in birlikte yönettikleri film, electroclash akımının öncü isimlerinden Peaches’ın ilk albümüyle aynı adı taşıyor. Müziği kadar sahne şovlarıyla da son 20 yıl içerisinde kuir feminist bir ikona dönüşen Peaches’ın yeni turnesinden konser anları ve arşiv görüntüleriyle zenginleşen eğlenceli bir belgesel.

Berlinale’nin Forum bölümünün büyük ödülü Caligari-Preis’i kazanan Shahid de Kino 2024 programında. Narges Kalhor’un yönettiği film, kurmaca ve belgeselin iç içe geçtiği özgün bir anlatıma sahip. 2009’da Almanya’ya iltica başvurusu yapan İranlı muhalif sinemacı Kalhor, 15 yıldır başka bir ülkede üretiyor. Yeni filmi de hem geride bıraktığı ve kurtulmaya çalıştığı köklerinin hem de yeni vatanında sürekli karşı karşıya kaldığı katı bürokrasinin yaratma sürecini nasıl etkilediği üzerine bir taşlama. Gösterimin ardından Nergis Kalhor ile çevrimiçi bir söyleşi yapılacak.

Thomas Arslan’ın yeni filmi Verbrannte Erde’nin Türkiye’deki ilk gösterimi de Kino 2024 kapsamında gerçekleşecek. Her türlü süsten uzak, polisiye türünün en temel unsurlarına odaklanan bu minimal film, olayların beklendiği gibi gitmediği bir soygunu konu alıyor. Yönetmenin 2010 yapımı filmi Gölgede’nin (Im Schatten) devamı diyebileceğimiz Verbrannte Erde, sadece biçimsel anlamda bir sürekliliğe işaret etmiyor. Her iki filmin de başrolündeki Mišel Matičević, bir kez daha Trojan karakterini canlandırıyor. 

80’li yıllar boyunca Batı Berlin’in yeraltı kültürünü yakından takip etmiş ve çektiği fotoğraflarla belgelemiş sanatçı Jürgen Baldiga’nın hayatını konu alan, Markus Stein imzalı belgesel film Baldiga: Entsichertes Herz / Baldiga: Özgür Kalp, Kino 2024’e Berlinale seçkisinden gelen yeni yapımlardan. Programdaki bir diğer belgesel olan, Dane Komljen’in Berlin’in doğusundaki kuir feminist bir komünün gündelik hayatını filme aldığı The Garden Cadences / Bahçe Kadanslarıs’nın ilk gösterimi ise mart ayında Cinéma du réel festivalinde gerçekleşti.

Tarabya Kültür Akademisi konuk sanatçı programının bursiyerlerinden Aslı Özarslan’ın yönettiği Dirsek / Ellbogen de yine bu yıl Berlin Film Festivali’nde Generation bölümünde prömiyer yaptı. Fatma Aydemir’in aynı adlı ödüllü ilk romanından sinemaya uyarlanan film, 18. yaş gününü kutlarken beklenmedik şekilde ölümcül bir kazaya bulaşan Hazal’ın Almanya’dan Türkiye’ye kaçmasını konu alıyor. Programın kapanış filmi Dirsek’in gösterimi film ekibinin katılımıyla gerçekleşecek. 

Sinematek/Sinema Evi’nde gerçekleece Kino 2024 gösterimlerine Mobilet üzerinden bilet alabilirsiniz.