Rotamız kuzey ışıkları, rehberlerimiz Aslı ve Can Hocaoğlu

Kurumsal işleriyle kamp maceraları arasında mekik dokuyan Aslı ve Can Hocaoğlu, dokuz yıldır düzenli olarak birlikte seyahat eden bir çift. Yolculuk deneyimlerini KampYapsak adlı sosyal medya kanallarından paylaşıyorlar. Kuzey ışıkları ve ren geyiklerine uzanan İsveç-Finlandiya Laponyası turu için söz Aslı ve Can’da.

Otobanların değil tali yollar ve kahverengi tabelaların peşinden

Yolculuğun heyecanı bizim için, bir yerden sonra tutkuya dönüştü. Varmayı değil yolda olmayı, otobanları değil tali yolları kullanmayı, gördüğümüz her kahverengi tabeladan içeri girmeyi seyahat mottomuz hâline getirdik. Yeri geldi sadece bir şelaleyi görmek için yolumuzu altı saat uzattık. İyi ki de yaptık!

Güzel tecrübeler ve anlatacak bolca hikâye biriktirdik ve buna devam ediyoruz. Yaşadıklarımızı kendimize saklamak bencilce geldi ve birkaç sene önce bunları sosyal medya hesaplarımızdan paylaşmaya başladık. Hedefimiz, verdiğimiz ilhamla her fırsatta doğaya koşan ve kamptan/keşif rotalarından mutlu dönen bir kitle yaratmak oldu. 

Tüm şartların uygun olduğu ânı kovalatan kuzey ışıkları

Ölmeden önce yapılması gerekenler listesi oluşturmaya başlasak diğer maddeleri biraz düşünmemiz gerekebilir ama ilk sırada ikimiz için de tartışmasız, kuzey ışıklarını görmek vardı. 

Bunun için çok iyi bir planlama ve bolca şans gerekiyor; kuzey ülkelerinde yaşayıp da bu canım doğa harikasını göremeyen insan sayısı da bir o kadar fazla çünkü. Tüm şartların uygun olması gerekli. 

Koşulları anlatmadan önce biraz bilim diyelim. Nedir bu kuzey ışıkları? Kuzey ve Güney Kutbu’nun manyetik birer alıcı ve verici oluşu sebebiyle, her zaman ışıma olmasa da bir manyetik akış sürekli mevcut. İşte buna bir de güneşten gelen yüklü parçacıklar dâhil olduğunda bahsettiğimiz rengârenk şölen ortaya çıkıyor. Bu jeomanyetik aktivitenin ölçü birimi ise “kp” olarak geçiyor ve anlık/günlük hava tahminleri gibi bunlar için de uygulamalar var. Bizi hiç yanıltmayan uygulama “My Aurora Forecast&Alerts” oldu. 

Kuzey ışıklarının oluşumu bu kadar net açıklanabilse de şansa da bolca ihtiyacınız var. Öncelikle havanın karanlık olması lazım; malum kutup bölgesindesiniz, orada güneşin hiç batmadığı günler var. Sonra, gökyüzünde bulut olmaması gerekiyor ki ışıkları görebilesiniz ama karanlığın uzun sürdüğü zamanlar kışa denk geldiği için kar fırtınalı, yani havanın kapalı olduğu günler sayıca çok. 

Hep daha kuzeye

Biz, kuzey ışıkları rotamızı planlarken şansımız bol olsun demekle yetinmeyip gideceğimiz mevsim ve bölgeyi tüm bunları hesaplayarak, bol bol araştırma yaparak ve Instagram’dan tanıştığımız lokaller ile yazışarak oluşturduk. Hedefimiz: İsveç-Finlandiya Laponyası. 

Laponya; Norveç, İsveç, Finlandiya ve Rusya’nın kutup bölgelerindeki topraklarının ortak adı. Laponya’nın yerlileri, buzul çağından beri burada olan Samiler (Laponlar).Farklı uçuş seçenekleriyle bölgeye ulaşabilirsiniz. Biz İstanbul’dan Stockholm’e, oradan da İsveç Laponyası’nın en güneyinde bulunan ve en büyük şehri olan Luleå’ya uçtuk. Bu seyahati gerçekleştirebilmek için otomobil olmazsa olmazlarınızdan biri, çünkü görmek isteyeceğiniz yerler birbirinden çok çok uzakta. Biz bu yüzden iner inmez, günümüzün en az üç beş saatini geçireceğimiz arabamızı aldık ve rota boyunca en çok kuracağımız cümle ile yola çıktık: Daha kuzeye!

Dokuz gün boyunca, aşağıda paylaşacağımız haritada görebileceğiniz koca çemberi çizdik ve her gece farklı bir yerde kaldık. Bu kadar çok yol yapmak bizi ödülsüz bırakmayacaktı tabii ki. Donmuş göller ve nehirler, kilolarca kar taşıyan ağaçlar ve onlarca yaban ren geyiği gördüğümüz bembeyaz yollarla bu sayede tanıştık.

Masallardan fırlamış gibi bir yer

Yaban ren geyikleri, bu rotanın kuzey ışıklarından sonraki en büyüleyici detayıydı diyebiliriz. Bir rivayete göre, bu bölgede ren geyiği sayısı insanlardan daha fazlaymış. Hâl böyle olunca, her yerde karşılaşabiliyorsunuz. Evlerin bahçeleri, sokaklar, caddeler, orman içi… Onlara yaklaşabilmek için çeşitli taktikler geliştirip günler sonra Inari’den Nellim’e giderken arkadaş olabildik. Yukarıdaki  fotoğrafı yerel arkadaşlarımıza gösterdiğimizde Can’ın adı artık “deer whisperer” olmuştu!

Ren geyikleri, küçük kırmızı evler, gündüz havadaki su buharının donmasıyla uçuşan kristaller -biz buna peri tozu adını taktık- ve aniden beliriveren mini gökkuşaklarıyla; gece ise kuzey ışıkları ile çevrelendiğiniz bir yere “masallardan fırlamış gibi” demek abartı olmayacaktır. 

İlk beş gün, kuzey ışıklarının görülme ihtimali en yüksek yerlerde olsak da kar fırtınası sebebiyle hiçbir şey göremedik. Olur da kaçırırsak diye sırayla, geceleri saat başı nöbete bile uyandık. Bölgedeki konaklama opsiyonları da kuzey ışıklarını rahatça görebilmek için tasarlanmış, çoğunlukla cam tavanlı kabinlerden oluşuyor. 

Fiyatlar ise çok değişken ama uygun opsiyonlar sayıca az. Biz maliyeti düşürmek için bir gece hostelde, bir gece kabinde konaklama gibi bir düzenleme yaptık. Tabii aynı ekonomik çözümü gün içerisindeki öğünlerimizde de uyguladık. Üç öğünümüzün en az ikisini -bazen tamamını- marketten aldığımız ürünlerle sandviç yaparak geçirdik.

Altıncı günün sabahında ise Inari’den o akşam konaklayacağımız küçük bir altın madeni kasabası olan Tankavaara’ya doğru yol alırken beklenen oldu ve bulutlar dağılmaya, gökyüzü kendini göstermeye başladı. Uzun bir bekleyiş ve ona eşlik eden birçok keşif ve deneyimden sonra, o an işte bu andı. Çocukluğumuzdan beri ikimizin de hayali olan kuzey ışıkları rotamızın ödülünü almaya gelmişti sıra; -25 derecede heyecandan üşümeyi bile unutmuştuk. Anılar hafızalarda zamanla yıpranıyor olsa da fotoğraflar onları tazelememize yardımcı olacak. 

Rotamızın duraklarını aşağıda yazılı olarak bulabilir ya da seyahatamizi gün gün işaretlediğimiz haritaya göz atabilirsiniz.

1.Gün – Luleå: Husky çiftliği ağaç çadırı

2.Gün – Jokkmokk: Jokkmokk Hostel

3.Gün – Kiruna: Skyark adı verilen, kar motoruyla çekilen cam tavanlı bir karavanda konakladık. Doğanın ortasında donmuş bir gölü tepeden gören müthiş manzarasıyla eşsiz bir deneyimdi. 

4.Gün – Äkäslompolo: 7 Fells Hostel

5.Gün – Inari: Wilderness Hotel

6. Gün – Tankavaara: Gold Village

7. Gün – Rovaniemi: Arctic Circle Wilderness Lodge

8. Gün – Ranua: Aurora Hut bizim gördüğümüz en iyi tasarımlardan biri. Hem yüzüyor hem de komple camdan oluşuyor. Gölün ortasında kuzey ışıklarını izlemek müthiş bir deneyim!