Ne dinlesek: Marissa Nadler, Backxwash, Mick Jenkins ve dahası

Tazecik albüm ve teklilerden hazırladığımız güncellenen Spotify listemiz sizi bekliyor! Öne çıkan kayıtlar ise hemen aşağıda.

ALBÜM: Marissa Nadler – The Path of The Clouds
(Bella Union)

Çocukluğundan itibaren çözülmemiş gizemlere karşı takıntı geliştiren müzisyenin, tuhaf kaybolma vakalarının incelendiği belgesel serisi Unsolved Mysteries’den ilhamla yazdığı müzikleri buluşturan bu albümde, pandemi esnasında sıkıştığı evinden uzaklaşmak için kimi hayaletlerin ardına takılmak gibi bir yol bulan Marissa’nın müzikal evriminin bir sonraki adımına tanıklık ediyoruz. Üzerine yarım kalmış hayatların hüznü sinen, melankolik ruhlara gıda takviyesi olabilecek koleksiyonda arp sanatçısı Mary Lattimore, Mercury Rev’den Jesse Chandler ve multi-enstrümantalist Milky Burgess gibileriyle iş birlikleri de var.

TEKLİ: Alicia Keys – Best Of Me
(RCA Records)

Geçen sene paylaştığı ALICIA’dan sonra bu kez de Keys isimli bir albüm hazırlığında olan müzisyen, koleksiyonun ilk fragmanıyla huzurlarınızda. Tüm parçaların, klasik Alicia soundundaki Originals ve daha deneysel tınlayan Unlocked şeklinde iki versiyonunun yayımlanacağı kaydın ilk teklisi; romantik sözler, minimal piyano akorlarını takip eden davullar, groove dolu baslar ve kafa sesine gidip gelen sakin vokallerin kas gevşetici bileşiminden oluşuyor. Keys’in gerçek hayattaki partneriyle olan mutluluğunu kutladığı video için ise buraya.

ALBÜM: Nightmares on Wax – Shout Out! To Freedom
(Warp)

Yeni Nightmares on Wax albümü, isminden de anlaşılacağı üzere özgürlük fikrini mesele ediniyor. DJ ve prodüktör George Evelyn, iş birlikçileri Beautiful People, Shabaka Hutchings, Haile Supreme, Wolfgang Haffner, Greentea Peng, OSHUN, Pip Millett, Sabrina Mahfouz ve Mara TK’den kendileri için özgürlüğün ne anlama geldiğinden ilham alan müzikler üretmelerini istemiş ve ardından bu albüm ortaya çıkmış.

ALBÜM: Olta – 9 Rota 
(Olta Dayanışma)

Olta Dayanışma, yayımladığı 9. albümle yine gelirini, küresel salgının en çok yalnızlaştırdığı gruplardan biri olan ihtiyaç sahibi müzisyenlere aktarıyor. Koleksiyonda, ilk kez duyacağınız bağımsız müzisyenlerin yanı sıra tanıdığınız isimlerle de karşılaşacaksınız. Kaydın dikkat çekici parçalarından ve orijinali Peyk’e ait olan “Denizdeyim”in nefis sözlerini bir de Kalben ve Umut Çetin yorumuyla dinleyerek siz de dayanışmaya destek olabilirsiniz.

TEKLİ: Backxwash – Rosemary’s Revenge
(Ugly Hag Records)

SESİ KÖKLEYİN! Zambiya doğumlu Montreal’de yerleşik müzisyen Backxwash, boğaz yırtarak eşlik etmek istediğimiz isyanına ses vermeye devam ediyor. Yeni teklisi, Zambiya’nın geleneksel hikâyelerinden birinde geçen Rosemary karakteri için yazılmış bir hayalî soundtrack. “Şimdiye dek yaptığım en nu metal soundlu şarkı” diyor, hiç de haksız değil. 

EP: Squid – Remixes
(Warp)

Yılın en iyi işlerinden biri olan Bright Green Field’la kariyerine yüksek oktanlı bir start veren İngiliz grup Squid, albümden iki şarkıyı elektronik müziğin dünü ve bugününe iz bırakmış iki kadına emanet etmiş: Cosey Fanni Tutti ve Loraine James. “Global Groove”, Tutti’nin ellerinde iyice tekinsiz ve karanlık sulara bandırılırken; Loraine James “Narrator” ile âdeta köşe kapmaca oynamış.

ALBÜM: The War On Drugs – I Don’t Live Here Anymore
(Atlantic Recording Corporation)

The War On Drugs’dan 3 yılda, 7 farklı stüdyoda kaydedilmiş, soft rock ve synth pop etkilerini harmanlayan, sıcacık bir albüm. Otobanları deldiğiniz, tarlaları süpürüp geçtiğiniz, güneşin hareketini takip ettiğiniz uzun yolculuklarda akıp gidecek müzikler arıyorsanız doğru yerdesiniz.

TEKLİ: Kelly Lee Owens – Unity
(Universal Music)

“Unity”, Avustralya ve Yeni Zelanda ev sahipliğiyle düzenlenecek 2023 FIFA Kadınlar Dünya Kupası’nın da resmî tema şarkısı. Hareketlendiren ritmik düzenlemesi, iki dakikadan kısa süresinde yavaş yavaş genişleyen prodüksiyon anlayışı ve Owens’ın ipeksi vokal katmanlarıyla, canlandıran bir etkisi var. Büyük spor organizasyonlarını düşününce kulaklara çalınan tema şarkılarındaki fikirleri alıp kendi filtresinden ustalıkla geçirdiğini söyleyebiliriz.

EP: Ductape – Araf
(Swiss Dark Nights)

İlk albümünü bu yılın başlarında yayımlayan İstanbllu darkwave ikilisi Ductape, 2021’in son düzlüğüne girmişken bir EP’yle çıkageldi. Geçtiğimiz haftalarda yayımlanan “Sevmiyor” teklisine “Fire” isimli bir yeni şarkının eşlik ettiği EP’de N.L.P., Delphine Coma ve Hamax tarafından yapılmış remiksler de mevcut. 

ALBÜM: Bertie Marshall – Exhibit
(Upset The Rhythm)

Erken dönem İngiltere punk hareketine karakterini veren oluşumlardan Bromley Contingent’ın temellerini atan isimlerden biri olan yazar, müzisyen ve performans sanatçısı Bertie Marshall’ın arşivinden yeni bir koleksiyon. 80’ler ve 90’larda ürettiği spoken word işleri ve şarkıları derleyen Exhibit, isminden de anlaşılacağı gibi Marshall’ın biriktirdiklerini bir sergi gibi deneyimlemenizi sağlıyor. 

TEKLİ: Ibibio Sound Machine – Electricity
(Merge Records)

Kaynağını Afrika’dan alan kimi ses dalgalarını elektronik katmanlarla zenginleştiren grubun Hot Chip prodüksiyonuyla kaydedilen yeni teklisi. Analog synthler, çılgın ritimler, minimal üflemeli dokunuşları, iki telli Gana gitarı korego solosuna bağlanıyor. Londra doğumlu Nijeryalı müzisyen Eno Williams, “Aşk yoksa elektrik de yok.” diyor.

TEKLİ: Yard Act – Land Of The Blind
(Universal Music)

İngiltere post-punk sahnesinin beklenen ilk albümlerinden biri önümüzdeki ocakta Yard Act’ten gelecek. Yayımladığı ikinci tadımlıkta grup, dinleyeni derhâl yakalayan açılış melodisi, yaratıcı düzenlemesi ve özgün vokalleriyle peşinden sürüklemeye devam ediyor. Parçanın, güven duygusunu kazıyan sözlerinin eşlikçisi, bir sihirbazın toplu hipnoz seansına davet eden, sürpriz sonlu, enteresan klibi için bir tık yeter.

ALBÜM: Mick Jenkins – Elephant In The Room
(Free Nation / Cinematic Music Group)

Chicago hip hop sahnesinin özgün hikâye anlatımıyla dikkat çeken karakterlerinden Mick Jenkins, geçtiğimiz sene gelen The Circus EP’sinin ardından bir de uzunçalarla karşımıza çıktı. Müzisyenin caz ve soul etkileşimli beatler üzerine kurguladığı melodik rap’inden, mesafeli bir baba-oğul ilişkisi, artık eskisi gibi hissettirmeyen arkadaşlıklar ve yardıma ihtiyaç duyulduğunda uzatılan elleri tutabilmek gibi kişisel deneyimleri dinliyoruz.

TEKLİ: Spoon – The Hardest Cut
(Matador) 

Spoon’dan 11 Şubat’ta serbest bırakacağı 10. albüm Lucifer on the Sofa öncesi ilk tadımlık. Britt Daniel’ın son yıllarda sıkça dinlediği ZZ Top etkisiyle şekillenmiş, blues esintili, bangır bangır bir rock parçası. Trans hâlinde dans eden bir kalabalığın alt kattan gelen şiddetli bir misafirle karşılaştığı videosu da burada.

EP: Waldo’s Gift – Normflex
(Black Acre)

Bristol çıkışlı triodan, geçen yıl fırlattıkları The Hut EP’sini takip eden 15 dakikalık kulak şenliği. Grup kısaçaları, geçen yıl yaşanan tüm belirsizlik, nostalji, öfke ve kederin sonik birleşimi olarak tanımlıyor. Karmaşık ritim kompozisyonları, doyurucu bas cümleleri ve daha nice yaratıcı fikirle dolu, oyunbaz bir kayıt.

ALBÜM: Mary Lattimore – Collected Pieces: 2015-2020
(Ghostly International)

Amerikalı arpistin, 2017’de yayımladığı Collected Pieces’ın ardından ikinci defa, arşivindeki gizli kalmış materyalleri ve yalnızca Bandcamp üzerinden paylaştığı kimi parçalarını derlediği taze koleksiyonu. Kompozisyon becerisi ve incelikli çalımıyla sihir etkisinde, tüy gibi hafif hissettiren, meditatif bir albüm. 

TEKLİ: Radiohead – Follow Me Around
(XL Recordings)

Şu ana kadar sadece OK Computer turneleri esnasında gerçekleşmiş soundchecklerde, grup hakkında yapılmış 1998 tarihli Meeting People Is Easy belgeselinde ve daha sonra solist Thom Yorke’un Toronto’daki bir konserde çaldığı akustik versiyonuyla dinlenebilmiş bir şarkıydı “Follow Me Around”. Yaklaşan reissue derlemesi Kid A Mnesia sayesinde ilk kez yayında.

ALBÜM: Dinosaur Jr. – Emptiness at Sinclair
(Jagjaguwar)

J Mascis, Lou Barlow ve Murph üçlüsü; Boston’da daha önce geniş kalabalıklara çaldığı konser salonu Sinclair’de kaydedilen karantina performansını albümleştirdi. Emptiness at Sinclair kaydında hem son albümden parçalar hem de “Just Like Heaven”, “Forget The Swan” gibi 30-35 yıllık şarkılar çalmışlar. Kirli mi kirli gitar tonları ve canlı titreşimlerini bir an önce bünyede hissetme arzusu yaratan bir boşluğa karşı konser deneyimi.

Yazı: İlayda Güler, Cem Kayıran