“Hayalperestler kabilesine” sunduğu son teklisi “Bulut”u temmuzun son günlerinde yayımladı Volkan Önol. Akustik düzenlemesi ve sözleriyle yaza ait düşsel bir folk parçası. Canlı gerçekleşen kayıtlarında Efe Demiral’ın da Önol’a eşlik ettiği şarkının, ikilinin canlı performansını belgeleyen bir video klibi de var. Buradan izlenebilir. 

Volkan Önol yanıtlıyor: Son zamanlarda en çok dinlediğin müzikler? Ekranda görmeye bayıldığın biri? En son okuduğun kitap? Buyrunuz Volkan Önol Z Raporu’na.

En son izlediğin belgesel?

Anthony Bourdain’in Roadrunner belgeseli. İlk çıktığı zamanlarda da izlemiştim ama son dönemde karşıma tekrar çıkıverdi. Ne güzeldir ki hayat, aynı şey size hayatınızın farklı zamanlarında bambaşka şeyler sunuyor. Cidden akışta kalmış onu görebiliyorum. Hem çok ilham verdi hem de çok duygusallaştırdı. Stoacılık da var işin içinde, bu da bana çok yakın geliyor. Reisi de seviyoruz gönülden. Nurlar içinde yatsın.

Son zamanlarda en çok dinlediğin müzikler?

Bu aralar Queens of the Stone Age’in eski albümlerine fena düştüm. Özellikle son dönemde alev gibi konserler veriyorlar. Son albüme çok bakamadım ama eskiler can. Bir de IDLES, Fontaines D.C, Blur, Foals, Gorillaz bu aralar genelde dinlediklerim.

Bu aralar sana en iyi gelen şey ne?

Kendime değer vermek. Çok klişe gelen bir laftı bana ama gerçekten son dönemde değerini çok anladığım bir şeye dönüştü benim için bir ihtiyaç meselesiymiş gerçekten. Kendime değer vermeye başladım ve o da ödülüyle geri gelmeye başladı gibi hissediyorum. İnsanın gerçekten kendisine yapabileceği en güzel şey kendisine değer vermesi ve olanı olduğu gibi kabul etmesi. Başkalarına göre kendini değiştirme çabasının kendime yapabileceğim en büyük kötülük olduğunu gördüm. Yapmayın öyle şeyler!

Ekranda görmeye bayıldığın biri?

Birçok kişi var. Florence Pugh muhteşem bir aktris. Pedro Pascal son dönemde muhteşem döktürüyor, Mandalorian abimiz. Ve tabii ki Cate Blanchett ve Daniel Day Lewis. En yüksek seviye onlar bence.

Senin hakkında muhtemelen bilmediğimiz bir şey?

İlkokuldan beri okulun bando takımında trompet ve davul çaldım. Muhteşem insanlarla tanıştım. Okula sempatimin artmasını ve okulu tamamlamamı sağladı. Bir de Ankara’da Umumi adında bir bar açmıştım.

En son yaptığın yolculuk nereyeydi? Bir kaç cümle ile anlatabilir misin?

Tam şu anda size Datça’dan bildiriyorum. Emecikli gibi oldum zaten, kendimi bildim bileli Datça’dayım yazları. Ve sene içerisinde de sık sık geliyorum. Ana vatanım burası. Çok anlatabileceğim bir durum değil ama şöyle özetleyebiliriz: Kendine mesafenin en aza indiği yer, arabanın ya da okulunun ne olduğunun pek bir önemi yok burada, neysen osun.

En son okuduğun kitap?

Stefano D’anna, Tanrılar Okulu. Hâlâ okumaktayım gerçi bitmedi. Arada bir yenisini alıp okuduğum kitaptır kendisi. Her seferinde başka yerlere takılıp notlar alıp altını çizdiğim yerleri karşılaştırıyorum diğer kitaplarla, faydalı oluyor. Pek kitap gibi değil okul gibi de bakılabilir.

Son zamanlarda seni en çok etkileyen oyunculuk performansı?

Son zamanlarda pek filim ya da dizi izleme fırsatım olmadığı için oyunculuk performansına dair tam bir şey söyleyemiyorum. Fakat İKSV’nin yaptığı Gezgin Salon Festivali’nde L’Impératrice sahneye çıktı. Uzun zamandır bu kadar yetenekli müzisyeni bir arada görmüyordum. Mükemmel bir müzik deneyimiydi. Özellikle basçıları David Gaugue olacak iş değil. Böyle bas çalınmaz gerçekten, ellerinden öpülür.