3 Soruda: "Tepede Bir Ev" - Gökhan Gökseven
Gökhan Gökseven’in Türkiye’deki ilk kişisel sergisi Tepede Bir Ev , 22 Aralık’ta PİLOT Galeri’de açıldı. Odağına pek çoğumuzun farklı şekillerde ilişkilendiği, ancak hepimizin yakından tanıdığı “yalnızlık” kavramını koyan sergi yalnızlıktaki potansiyel güzelliğin peşine düşen işlerden oluşuyor.
Aynı zamanda Gökseven’in sanatsal dönüşümüne de kapsamlı bir bakış sunan sergide Gökseven’in kopma anları, terk edişler, kırılma noktaları gibi tetiklerden hareketle çalıştığı tuvaller izleyici şiirsel bir ritimle taşıyarak kendi yalnızlığına dair yolculuğa çıkmasını amaçlıyor. 26 Ocak’a kadar açık kalacak sergi öncesinde Gökseven’den Tepede Bir Ev’e dair üç cevap aldık.
Bu sergiden önce bilmediğin bir bilgi?
Bilmediğim bir bilgi değil ama değerini yeniden hatırladığım birşey: Büyük fırçaların ve eski fırçaların önemi. Yaratım sürecinin bir kısmında çok küçük fırçalar kullandığımı fark edip, geçmişte daha resimsel ve serbest bir etkiyi elde edebilmek için büyük fırçalarla daha ‘gestural’ ve ekonomik vuruşlar yaptığımı hatırladım. Bu beni resim yaparken tekrar ferahlatan bir tecrübe oldu.
Benzer şekilde, pek iyi bakamadığım, biraz bozulmuş, formlarını kaybetmiş fırçalarımla taklit edilemez, kendine has vuruşlar yapabileceğimi hatırladım. Bir resim fırçası deforme olmaya başladığında, sadece onu kullananın kullanma şekline göre deforme olduğundan, farkına varıldığında oldukça kıymetli bir enstrümana dönüşebiliyor, her ne kadar eski özelliklerini yitirse de…
Bu sergiye hazırlanırken aklında dolaşan bir düşünce?
Sergiye hazırlanırken “kurmakta olduğum düzenlerin ne zaman evrimleşeceği” zaman zaman kafama girip çıkan bir düşünceydi.. Aile düzeni, çalışma düzeni, uyku düzeni, ekonomik düzen, iş üretimi düzeni… Sonu kesin bir yere bağlanmasa da bu düşüncenin gidip geldigi anlar oldukça mevcuttu. Yaşadığımız belirsiz zamanların ben de böyle bir yansıması olmuş olmalı.
Bu sergiden sonra yapmak istediğin ilk şey?
Öncelikle Berlin’e gitmek, orada biraz müze gezmek, iyi bir döner yemek, plak bakmak, biraz kafa boşaltmak istiyorum. Sonrasında ise planladığım yeni seriye başlamak istiyorum.