Haftanın soundtrack raporu; Colin Stetson, Animal Collective, Trent Reznor ve Atticus Ross gibi dopdolu bir kadroyu önümüze seriyor. Bu senenin hakkında konuşturan filmleri The Menu, Bones and All ve The Inspection’ın müzikal evrenlerini, hikâyeleriyle birlikte tanıyalım.

Colin Stetson – The Menu

Başrollerini, performanslarını izlemeye doyamadığımız Ralph Fiennes ve Anya Taylor-Joy’un paylaştığı The Menu, kara komedi baharatlı bir korku filmi. Açgözlü elitistleri eleştiri odağına alan filmin yönetmen koltuğunda, Succession ve Shameless dizileri ile adını duyuran Mark Mylod’u görmekteyiz. Kimi çevrelerce yalnız bu yılların değil, televizyon tarihinin en başarılı işlerinden biri olarak anılan Succession’ın kadrosundan bir diğer isim, Will Tracy de yapımın senaristliğini Seth Reiss ile birlikte üstleniyor. Bu sene Toronto Film Festivali’nde prömiyer yapan The Menu, Filmekimi programında da yer almıştı.

Colin Stetson, filmin müzik koleksiyonunda duyguların tonunu, çarpıştırdığı elektronik ve klasik tınılarla yönetiyor. Besteciliğinin yanı sıra tabii ki nefesli enstrümanlarda da hünerlerini konuşturan müzisyen, daha önce Bon Iver ve Arcade Fire ile birlikte çalışmış; Ari Aster’in 2018 çıkışlı modern korku harikası Hereditary için de bestecilik yapmıştı. The Menu için tasarladığı ses evrenini ise şu sözlerle anlatıyor: “Film müziği besteciliğinde her zaman alan açmaya çalıştığım şeyler, saksafon ve Tibet çanakları. Bu soundtrack de neredeyse tamamen bu iki enstrüman üzerine kurulu. Ek olarak az biraz ASMR piyano var; her şey tuhaflaşmadan önceki samimi bir reverans ve merak için.”

Trent Reznor & Atticus Ross – Bones and All

Venedik Film Festivali’nde gösterildiği günden beri hakkında konuşturan yeni Luca Guadagnino filmi Bones and All, yamyamlık dürtüleri nedeniyle toplum sınırları içinde nasıl hayatta kalacağını öğrenmeye çalışan genç bir kadın olan Maren ile serseri Lee arasındaki ilk aşkın hikâyesi. Senaryoyu, yönetmen Luca Guadagnino’nun daha önce de A Bigger Splash ve Suspiria filmlerinde ortaklık yaptığı David Kajganich, başrolleri ise Waves filmi ile hatırlayabileceğimiz Taylor Russell ve Timothée Chalamet üstleniyor.

Film müziği besteciliğinde akla ilk gelen ikililerden olan ve en son, Pixar animasyonu Soul ile Oscar’ı kucaklayan Trent Reznor ve Atticus Ross;. The Girl with the Dragon Tattoo,The Social Network ve Waves gibi ortaklıklarının ardından bu kez Bones and All soundtrack’i için yeniden bir arada. Geçmişlerinde yakaladıkları klasik synth dokusuna,

George Doering’in klasik gitarını işleyen ekipten Trent Reznor, “(You Make Me Feel Like) Home” parçasını da seslendirmekte. Film müziklerinin de başlı başına bir karakter gibi hissettirmesi gerektiğini düşünen Guadagnino, müzikte istediği baskın duygu olarak yalnızlığı tanımlamış. Yönetmenin ilk kez birlikte çalıştığı ikiliyle sıradaki projesi Challengers için de el sıkıştığını eklemeli.

Animal Collective – The Inspection

Time Skiffs albümü, grup üyesi Panda Bear’in solo kaydı Reset derken, The Inspection soundtrack’iyle bu sene de kendine özgü oyuncaklı ses evrenini nefes almaksızın genişletmeye devam ediyor Animal Collective. Filmin yönetmeni Elegance Bratton’ın kendi hayatından ilham alan yapım, annesinden kabul görmek için Deniz Kuvvetleri’ne katılan Siyah bir gayin hikâyesini konu alıyor. 

Indigo de Souza’nın katkılarını da bulunduran soundtrack için Animal Collective’in ortaya koyduğu işi, yönetmen şu sözlerle açıklıyor: “(Baş karakter) Ellis French’in kendi düşünceleriyle gerçekten yaşanan arasındaki bulanık çizgiyi resmedecek doğru ritimler yaratmak istedik. Böylece hayalî kesitler French’in iç yaşamının evrimini sunabilecekti. Özünde, acemi kampının monotonluğunu, Ellis French’in yaşadığı devasa değişimle ilerleyen bir çılgınlıkta karıştıracak bir his yaratmaktı istediğimiz. Animal Collective; bu hissi sindirmek için mükemmel bir zemin hazırlıyor ve zamanı, duygulara göre genişletiyor.”