Akhisar Sinema Derneği film seçimlerinde çeşitliliği gözetiyor

Türkiye’nin dört bir yanındaki şehirlerde filizlenen sinema toplulukları; olanaksızlıklara inat ellerini taşın altına koyup gösterim ve tartışma ortamları yaratıyor, seyirciyi sinema profesyonelleriyle bir araya getiriyor, kültür-sanat üretimlerinin daha erişilebilir kılınmasına vesile oluyorlar. 

Kapısını çaldığımız sinema kolektiflerinden Akhisar Sinema Derneği’ne (SİNEHİSAR) bir topluluk kurma sürecinin nasıl geliştiği, katılımcılarla iletişimi canlı tutmak ve kolektif bir bilinçle hareket edebilmek adına ne gibi çalışmalar yürüttükleri, gösterimlerdeki filmleri hangi kriterler üzerinden seçtikleri, şehirdeki sinema üreticileri için bir çalışma yürütüp yürütmedikleri, yerel yönetimden herhangi bir destek görüp görmedikleri, aralarında hangi sinema profesyonellerini ağırladıkları gibi soruları yöneltirken; filmlerin dağıtım sorunu yaşadığı, sinema salonlarındaki tekelleşmenin zirve yaptığı güncel tablo üzerine görüşleri ve çözüm önerilerine de kulak verdik.

“Temel motivasyonumuz; sinemayı seyirciye daha ulaşılır kılmak ve İstanbul, Ankara ve İzmir gibi şehirlerin dışına festivalleri taşıyarak, büyük şehirlerin kültür-sanat alanındaki dominasyonunu kırmak.”
Akhisar Sinema Derneği (SİNEHİSAR) anlatıyor:

SİNEHİSAR / Akhisar Sinema Derneği, daha önce başka festivallerde birlikte çalışmış, gönüllülük yapmış sinema menşeli aktivistler tarafından oluşturulmuş bir sinema topluluğudur. Temel motivasyonumuz; sinemayı seyirciye daha ulaşılır kılmak ve İstanbul, Ankara ve İzmir gibi şehirlerin dışına festivalleri taşıyarak, büyük şehirlerin kültür-sanat alanındaki dominasyonunu kırmak. Bu amaçla, ekibimizden bir arkadaşımızın doğup büyüdüğü ve dinamiklerini iyi bildiği Manisa’da bir sinema topluluğu kurarak film gösterimleri yapma kararı aldık ve her şey bu şekilde başlamış oldu.

Topluluk olarak ilk faaliyetimiz, geçtiğimiz mart ayında, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında gerçekleştirdiğimiz Akhisar Kadın Filmleri Günleri oldu. Bu etkinlik kapsamında üç gün boyunca film gösterimleri ve akabinde filmlerin yönetmen, yapımcı ve oyuncuları ile soru-cevap etkinliği yaparak seyirciyi daha katılımcı kılmaya gayret gösterdik. Buna ek olarak, seyirciyle; filmlere ve film günlerine dair görüşlerini alabildiğimiz, beklentilerini sorabildiğimiz video-söyleşiler yaptık.

Akhisar Kadın Filmleri Günleri kapsamında, Pelin Esmer’in Kraliçe Lear filmini gösterdik, kendisini ve filmin yapımcısı Dilde Mahalli’yi etkinlikler kapsamında ağırladık, seyirci ile soru-cevap etkinliklerine de katılım sağladılar. Aynı şekilde, Ayça Damgacı ve Tümay Göktepe’nin filmleri Patrida’yı gösterdik ve iki yönetmeni de bu kapsamda ağırladık. “Mahallemizin Kadınları Sinema Yapıyor” projesinin kurucusu Kibar Dağlayan’ın İçimdeki Yolculuk filmini gösterdik ve film akabindeki sohbette, yönetmeni hem projesini hem de filmini anlatmak üzere seyirci ile buluşturduk. Bunlara ek olarak, ilk filmini yapan yereldeki kadın yönetmenlere alan açmak ve onları da desteklemek amacıyla, ilk filmi Bir Kayboluş Hikâyesi ile, aynı zamanda “Mahallemizin Kadınları Sinema Yapıyor” projesinin koordinatörü olan Nejla Deveci konuklarımız arasında yer aldı.

Akhisar Kadın Filmleri Günleri kapsamında, öncelikle şehrin dışından, deneyimli ve yeni başlamış yönetmenlere alan açarak yola çıktık. Etkinlikler kapsamında aldığımız geri dönüşleri değerlendirerek, gelecekteki etkinliklerimizde, sadece şehirdeki yönetmenler değil, sanatçıları da bir araya getireceğimiz ve üretimlerini görünür kılabileceğimiz alanlar açmak amacındayız. 

Manisa’daki yerel kadın örgütleri, yerel belediye, medya sponsoru olarak Altyazı Dergisi ve Vikimedia Türkiye iş birlikçilerimizdir.

Akhisar Belediyesi, mekân sağlama ve lojistik bakımından, etkinliklere desteklerini sunmuştur ve belediye başkanı gösterimlere katılmıştır. 

Şehrimizde bir AVM sinema salonu, bir de belediyenin kendisine ait sinema salonu yer almakta, ancak belediyenin sinema salonu aktif olarak kullanılmamakta. Gelecek gösterimler için belediyenin sinema salonunu talep etmek planlarımız arasındadır. 

Manisa’da bir sinema topluluğu oluşturarak gösterimler yapmak fikri, sinema sektöründeki dağıtım sorununa karşı doğmuştur. Yukarıda bahsettiğim gibi, daha çok şehre festival ve film götürmek buna dair çözüm önerilerinden sadece bir tanesi. Gösterimleri, seyirci için daha ulaşılabilir, ücretsiz olarak ve alternatif mekânlarda yapma kararıyla yola çıktık, bu nedenle de AVM sinemalarında gösterim gerçekleştirmiyoruz. Bu karar da bahsi geçen soruna karşı, alternatifler üreterek tepkimizi göstermemiz anlamına geliyor. 

Film seçimlerimizde, hem konu olarak hem de filmlerin yönetmenleri olarak, kadın ve kuir hikâyesi ve kimliklere öncelik verdiğimizi söyleyebilirim. Buna ek olarak, form olarak da (belgesel, kurmaca vb.) mümkün olduğunca çeşitliliğe dikkat ediyoruz. Film gösterimlerimiz arttıkça, kriterlerimiz daha da genişleyecektir; coğrafi dağılım vb. gibi…

Etkinliklerimize, beklediğimizden daha çok katılım ve olumlu geri dönüş aldık diyebiliriz. Şehirde kabul göreceğimizi tahmin ediyorduk ancak bu kadar beğenileceğini ve rağbet göreceğini beklemiyorduk. Bu deneyimden sonra gösterim günlerini, araya çok fazla vakit koymayan bir festivale dönüştürme kararı aldık. 

İlk hedefimiz, en yakın zamanda Manisa’da bir film festivali başlatmak. İkinci hedefimiz ise festivali başka şehirlere de taşıyarak, filmleri daha fazla seyirciyle buluşturmak.

“Kolektivizme inanın: Kulağımız sinema topluluklarında” dosyasının tamamını okumak için Bant Mag. No:78i ziyaret etmek yeterli.