Arkadaşlığı onurlandırmak: Famous Class ve LAMC

Brooklyn merkezli bağımsız plak şirketi Famous Class, birlikte üretmenin vermiş olduğu heyecan ve dürtüler sonucunda ortaya çıkmış bir oluşum. Özellikle yedi inçlik yayınlarının A yüzünde kendi seçtikleri bir grubun gizli bir kayıtlarına, B yüzünde de söz konusu grubun seçtiği genç bir grubun parçasına yer verilen LAMC isimli serileriyle radarımıza giren Famous Class’ın kataloğunda Deerhoof’tan Ty Segall’a, Mikal Cronin’den La Luz’a birçok etkileyici isim bulunuyor. Ekipten Cyrus Lubin’le hem Famous Class’ın yolculuğunun nasıl başladığını hem de LAMC serisinin detaylarını konuştuk.

Röp: Cem Kayıran

Famous Class’ı hiç duymamış birine plak şirketinin müzikal yaklaşımını nasıl tanımlarsın?

Fazlasıyla plağa odaklanmış durumdayız ve çok fazla özel yayınlar ve birkaç seri yapıyoruz. LAMC, yedi inçlik split kayıtlar yayınladığımız ve birkaç yıldır devam eden bir seri. Müzikal yaklaşımımız her şeyi kapsıyor ama bizi ufak bir oluşumuz ve yayınladığımız her şeyi tam anlamıyla çok seviyoruz.

Bir dinleyici olarak yaptığı iş hakkında belirgin bir anlayışı olan etiketlerin yayınlarını dinlemek hep keyif veriyor. Famous Class da böyle tanımlayabileceğim heyecan verici bir bağımsız plak şirketi. Sizin için bu etiketi oluştururken en büyük motivasyon neydi?

Famous Class 2003 yılında başladığı zaman yalnızca arkadaşlarımızın gruplarını yayınlıyorduk, tüm serigrafi baskıları kendimiz yapıyorduk ve bu yolla fanzin, CD, tişört ve posterler hazırlıyorduk. Garip projelerimizi yapabildiğimiz bir yerdi ve satabileceğimiz şeyler yapmaktansa eğlenebileceğimiz şeyler yapıyorduk. Famous Class o dönemlerden itibaren birkaç kez öldü ve dirildi ama bu zamana kadar ruhunu koruyarak geldi. Brian Chippendale ve Greg Saunier’in çift davullu albümü, Ty Segall’ın Mr. Face EP’si tamamen eğlenceli fikirleri fiziksel olarak da görmek istememiz sonucunda ortaya çıktı.

lamc_deerhoof

LAMC No. 4: Deerhoof / Half Waif

lamc_parquetcourts

LAMC No. 13: Parquet Courts / Future Punx

Harika LAMC serisinde şimdiye dek Deerhoof, Parquet Courts, Thee Oh Sees ve A Place To Burry Strangers gibi grupların yayınlanmamış parçalarına yer verdiniz. Senin için bu serinin en şaşırtıcısı hangisiydi?

Hepsi? LAMC serisi üzerinde çalışmak için harika bir proje olmaya devam ediyor. En sevdiğim gruplarla çalışabiliyorum ve hepsi de vurucu şarkılarla bu seriye dahil oluyor. Deerhoof benim hayatımı değiştiren bir gruptu mesela. Reveille albümü yayınlandığında benim için tamamen yeni bir müzik dünyasının kapıları aralanmıştı ve dürüstçe söyleyebilirim ki onlar olmasaydı Famous Class da olmazdı. LAMC serisinde yayınladıkları şarkı, onların da ilk kez dışardan bir prodüktörle çalıştıkları şarkı ve harika bir pop şarkısı. Sanırım “şaşırtıcı şarkılar” genellikle B yüzündeki grupların şarkıları oluyor. Wand ve Meatbodies gibi şimdi favorilerim olan birçok grubun ilk plak yayınları LAMC ile oldu. İkisi de parçalarını verdikleri zaman, iki grup hakkında da hiçbir şey duymamıştım ve tamamen büyülenmiştim.

Web sitenizde Ariel Panero’nun Less Artists More Condos konser serisinin, LAMC serisinin çıkmasındaki gerçek ilham kaynağı olduğuna değinmişsiniz. Panero ve yaptıklarının Famous Class ve müzik sahnesi üzerine ne gibi bir etkisini görüyorsun?

Benim için LAMC serisi, çok sevdiğim ve çok özlediğim bir arkadaşım için saygımı göstermek ve onunla bağlı kalmak için spesifik bir yol. Umuyorum ki bu seri herkes için arkadaşlığı onurlandırmak için bir yol oluyordur; A yüzündeki gruplar, B yüzündeki gruplar için kefil oluyor. Sanırım bu yüzden bu seri böyle güzel ilerliyor. Şimdiye kadar tüm gruplar harika şarkılarla katıldı ve belki bunun sebebi de arkadaşlarını desteklerken yaptıklarının en iyisini ortaya sunmak istemelerinden kaynaklanıyordur.

LAMC serisi gibi çekici bir fikirle beraber kapak tasarımlarıyla da harika bir görsel estetik oluşturdunuz. İşin görsel boyutuyla ilgilenirken nelerin üstünde duruyorsunuz?

LAMC serisinin görsel kimliği, daha gruplarla konuşmaya başlamadan önce, üzerine uzun zaman harcadığımız bir konuydu. Erkek kardeşim, ben ve arkadaşlarımız Dave Singley ve Brendan Nakahara, bu serinin ömrü boyunca devam edebilecek bir görünüş bulmak için fazlasıyla çabaladık. Her kapakta Dave ya da Brendan, elmasın dışındaki dokuyu yaratıyor. Elmasın içindeki alanın tasarımını da gruptan istiyoruz. Bu serinin iş birliğini desteklemesinin farklı bir yolu aslında.

Röportajın tamamını okumak için buraya tıklayarak Bant Mag. No:53’e ulaşabilirsiniz.