Bağımsız konser salonlarının salgın süreciyle zorlu imtihanı sürüyor

Son birkaç ayda tüm gezegeni etkisi alan COVID-19 salgını, müzik endüstrisini etkilemeye devam ediyor. National Independent Venue Association (Ulusal Bağımsız Konser Salonları Derneği) tarafından yayımlanan yeni bir araştırma, ABD’deki bağımsız konser salonlarının yüzde 90’ının, acil durum fonlarıyla desteklenmemesi hâlinde kalıcı kapanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ortaya çıkardı.

Pandemi döneminde örgütlenmek amacıyla yola çıkan, yaklaşık 2.000 mekânın işletmecileri tarafından kurulan dernek; salgının ekonomik etkisinden kurtulmak için kongreden acil durum fonu talep ettiğini bildirdi. Pollstar’da yayımlanan bir diğer araştırmada da konser işletmelerinin sene sonuna kadar kapalı kalması durumunda, ABD canlı müzik endüstrisindeki kaybın 9 milyar dolara varabileceği tahmin ediliyor.

Dünyanın diğer bölgelerinde de durum çok farklı değil… Canadian Independent Venue Coalition (Kanada Bağımsız Konser Salonları Koalisyonu), hükümet yardımı almak amacıyla geçtiğimiz haftalarda kuruldu. Koalisyon, change.org kampanyaları ile halkın desteğini almayı ve yetkililerin dikkatini çekmeyi planlıyor. Birleşik Krallık’taki Musicians’ Union (Müzisyenler Birliği) ise ülke çapındaki konser işletmelerinin yarısının salgın sürecinin bitimine kadar kapanabileceğini açıkladı. Birlik sekreteri Horace Trubridge, bu mekânların çoğunun şehir merkezlerindeki birinci sınıf gayrimenkuller olduğunu ve üyelerinin kira ödemekte güçlük yaşayacaklarını belirtti.

İşletmecilerin çözüm arayışları ise oldukça yaratıcı. Berlin merkezli oluşum United We Stream; dünya çapındaki 66 şehirde yer alan, ekonomik açıdan tehlike altındaki çeşitli eğlence mekânlarından canlı yayınlar yapıyor. Canlı performans ve DJ setler başta olmak üzere birçok etkinliğin yer aldığı bu yayınlarda, izleyiciler dilerse alışveriş yaparak veya sanal bir içecek ısmarlayarak favori mekânlarına destek olabiliyorlar.

“DJ’ler, promoter’lar, destekçiler, mekânlar, kültür işçileri olarak, hepimiz aynı gemideyiz” düsturuyla faaliyetlerine başlayan Life From İstanbul da salgın süresince DJ setler, konuşmalar ve tartışmalarla İstanbul müzik hayatının tüm bileşenleri için bir destek platformu oluşturdu. Yayınları takip etmek için buradan YouTube sayfasına ulaşabilirsiniz. 

LGBTİ+’lar da müzik ve gece hayatı dinamiklerinin sekteye uğramasından en çok etkilenenler arasında yer alıyor. İstanbul’daki LGBTİ+’lara destek sağlamak için hayata geçirilen Queerwaves kampanyasına buradan, Cengaver Dayanışma Fonu’na buradan ve Club Coweed’e de buradan ulaşabilirsiniz.

Yazı: Merdan Çaba Geçer