Son yılların kuir ikonlarından Billy Porter, David Leeming‘in 1994 tarihli biyografisinden ilhamla çekilecek filmde, yazar ve sivil haklar aktivisti James Baldwin’i canlandıracak.

Filmin senaryo ekibinde ise kitabı kaleme alan Leeming’e, Billy Porter ve ilk defa uzun metraj bir filmin yazar ekibinde olan Dan McCabe eşlik edecek. Leeming’in; 25 yıllık arkadaşı ve asistanı olması sebebiyle Baldwin’in dünyasına olan hâkimiyeti film hakkındaki beklentileri bir hayli yukarıya taşıyor elbette.

Billy Porter, bu rolü üstleneceğinin duyulmasını takiben yaptığı ilk açıklamada Baldwin’in kendisi için önemini ve projeye duyduğu heyecanını şu sözlerle ifade ediyor: “Bu gezegende göreceli bilince sahip bir Siyah kuir erkek olarak, James Baldwin’in de dediği gibi kendimi her zaman öfke içinde buluyorum. Ben James öyle olduğu için böyleyim. James Baldwin’in omuzlarında duruyorum ve onun mirasını gelecek nesiller için genişletmeyi düşünüyorum.” 

Pose’daki Pray Tell performansı ile Emmy kazanan ve bu ödülü kazanan ilk açık eşcinsel Siyah erkek olan Porter’ın Baldwin’e duyduğu hayranlığı ilk dile getirdiği yer filme dair yaptığı açıklama değil. Nitekim Porter, 71. Emmy Ödülleri sırasındaki konuşmasında James Baldwin’den bir alıntıya yer vermiş ve sonrasında yaşadıklarının bireysel olmadığını farkındalığıyla “Benim hakkım var, sizin hakkınız var, hepimizin hakkı var” diyerek Baldwin’in bıraktığı mirasa sahip çıktığının altını çizmişti.

Filmin ismi, yönetmeni, beklenen vizyon tarihi ve diğer oyuncu kadrosu henüz belli olmasa da Billy Porter’in dâhiliyeti, takip listelerine girmesi için fazlasıyla yeterli bir sebep. James Baldwin hakkında daha fazla fikir sahibi olmak için Barry Jenkins’in sinemaya uyarladığı ve Regina King’e en iyi yardımcı kadın oyuncu Oscar’ını kazandıran If Beale Street Could Talk filmine ve Baldwin’in yazılarına dayanan I Am Not Your Negro belgeseline göz atabilirsiniz.

Billy Porter, Broadway’de köklü bir kariyer inşa etmesinin ardından Kinky Boots müzikaliyle Tony ve Grammy ödüllerine uzandı. Ballroom kültürüne derinlemesine dalan Pose’daki performansıyla ünü geniş kitlelere yayıldı. Evlerinden ayrılıp New York’taki Onur Yürüyüşü’ne katılmak için can atan üç kuir lise son sınıf öğrencisini konu eden ilk yönetmenlik denemesi Anything’s Possible da geçen sene Prime Video kataloğunda yerini almıştı