“Çift Sayfa” sergisi çizerleri birbirlerine sordu

13 Nisan itibariyle Bant Mag. Havuz’un duvarlarına yayılacak yeni sergi “Çift Sayfa”da yer alan çizerler, birbirlerine hayaller ve yaklaşımlar ekseninde sorular yöneltti. Soruları onlar birbirine sorunca ortaya sıkı yanıtlar çıktı.  

“Çift Sayfa” sergisi  iPad Pro ile çalışan 10 çizeri Bant Mag. Havuz’da bir araya getiriyor: Kaan Bağcı, Ethem Onur Bilgiç, Furkan Nuka Birgün, Yıldıray Çınar, Selçuk Erdem, Sedat Girgin, Sadi Güran, Gökçe İrten, Eda Noyan ve Burak Şentürk. Sergide, çizerlerin birbiriyle konuşan ya da birbirini tamamlayan ikişer işini göreceğiz. Açılış 13 Nisan Cumartesi saat 19:00’da.

Sadi Güran, Gökçe İrten’e soruyor:

Şimdiye kadarki en gurur duyduğun çizimin ve sebebi nedir? (Teknik, içerik herhangi bir sebeple olabilir.)

Gökçe İrten: En gurur duyduğum bu yıl Contemporary’deki işlerim! Çünkü hem seramik hem kolaj kullanıp kendi okuduğum disiplinleri birleştirerek yeni bir şey denedim.

Gökçe İrten, Furkan Nuka Birgün’e soruyor:

Dünyadaki herhangi bir tarihi yapının duvarını boyayacak olsan hangi binayı seçerdin?

Furkan Nuka Birgün: Sokak sanatı ve graffitinin içinde illegal hareketlerin olduğu aşikâr. Bunun ölçülü olması taraftarıyım. Elimden geldiğince şahsi mülkler ve tarihi değer içeren yapılara uygulama yapmak yerine metruk alanlara çalışma yapmayı tercih ettim bu zamana kadar.

Ama bir gün devasa bir gökdelen boyamak çok isterim!

Furkan Nuka Birgün, Kaan Bağcı’ya soruyor:

Hikâyelerini ve düşüncelerini anlatırken illüstrasyon yapmayı tercih ediyorsun. Yine çizim yapmanın da içinde bulunduğu farklı mecralarda hikâye anlatmak istesen bu nasıl olurdu ve animasyon, kitap, vs. gibi yeni projeler var mı?

Kaan Bağcı: Eskiden müzikle ilgileniyordum ve böyle bir şansım ve zamanım olsa anlatmak istediğim hikâyeyi hem müzikal hem de görsel anlamda yorumlamayı çok isterdim. Uzun zamandır aklımda gerçekleştirmek istediğim bir projem var, dinlemeyi sevdiğim şarkılar için illüstrasyonlar yapıp, hem şarkının dinlenip hem de çalışmanın yapım videosunun izlenebileceği bir video / Youtube kanalı açmak.

Kaan Bağcı, Ethem Onur Bilgiç’e soruyor:

Şu anki bilinen klasik eserlerden seçtiğin bir tanesinin sahibi (yani o eseri yaratan insan) sen olsaydın bu hangi eser olurdu?

Ethem Onur Bilgiç: Alan Moore hayranlığımdan dolayı Watchmen’i yazıp sonrasında Moore gibi kara büyüye başlamak isterdim.

Ethem Onur Bilgiç, Yıldıray Çınar’a soruyor:

Şu an bilinen formundan tamamen bağımsız olacak olsa, hangi çizgi roman karakterini ilk sen tasarlamak isterdin? Senin tasarımında ne gibi farklar olurdu?

Yıldıray Çınar: Aklıma ilk gelen Flash oldu. Muhtemelen formunu sık sık kaybeden bir hale bürünürdü. Bir kostümü olacaksa da çok nadir gösterirdim.

Yıldıray Çınar, Sedat Girgin’e soruyor:

Hiper reel ilüstrasyonlar hakkında ne düşünüyorsun? O işlerden tüketicinin bu kadar etkilenme sebebi sence nedir?

Sedat Girgin: Bence hiper reel çizimlerin etkisinin sebebi, izleyici açısından çok daha rahat algılanır ve yorumlanır olması. Var olanı olduğu gibi, gerçekçi yansıtılmış işler benim çok fazla ilgimi çekmiyor. Ben tüketenin de yaratanın da iş üstünde yorumunu veya karakterini yansıtmasını daha ilgiyle izliyorum.

Sedat Girgin, Nazlı Eda Noyan’a soruyor:

Klasik çocuk kitaplarından hangisini resimlemek isterdin?

Nazlı Eda Noyan: Ben kendi yazdıklarımı resimlemek isterim. Ancak illa seçeceksem bir klasik değil ama “Çocuk Hakları Bildirgesi”.

Nazlı Eda Noyan, Burak Şentürk’e soruyor:

“Bu ben olmalıyım” dediğin kahraman kim?

Burak Şentürk: Açıkcası bu ben olmalıyım dediğim bir kahramanım olmadı hiç. Bu konuda eksiğim! Çok eskiye gidersem eğer Spider Man ve Conan idi kahramanlarım. İkisi de defosu olan halktan çocuklar diye sevmiştim.

Burak Şentürk, Selçuk Erdem’e soruyor:

Karikatür kariyerindeki dönüm noktası ya da hayatının akışını değiştiren olay/kişi kimdir nedir?

Selçuk Erdem: Çizer değil ama Goscinny çok önemli benim için. Asteriks’in, Red Kit’in ve Pıtırcık’ın yazarı. Benim çocukluğumda hazine değerindeydiler.

Selçuk Erdem, Sadi Güran’a soruyor:

Hangi grubun hangi albümünün kapağını çizmek isterdin?

Sadi Güran: Cocteau Twins – Four Calender Cafe.

(Açılış görseli: Selçuk Erdem)