Filme doyamayanlara, C'mon C'mon senaryosu erişime açıldı

A24’un şiirsel siyah-beyaz draması C’mon C’monda birbirleriyle anlaşmayı ve birbirlerini sevmeyi öğrenen bir yetişkin-çocuk ilişkisine tanıklık ediyoruz. Başroller 11 yaşındaki Woody Norman ve kariyerini hem ana akım hem bağımsız sinemadan işlerle dolduran Joaquin Phoenix’in. Yönetmen ve senaristi ise Thumbsucker (2005), Beginners (2010) ve 20th Century Women‘ın (2016) ile Blonde Redhead, The National ve Pulp gibi grupların çeşitli kliplerine imza atmış Mike Mills

Mills, filmin senaryosunu yazarken kendi babalık deneyiminden ve çocuğuyla ilişkisinden yola çıkmış. Kendi oğluyla ilişkisinde, beraber geçirdikleri vakit çok mahrem olsa da hayattaki bütün büyük endişelerin yine yanıbaşlarında olduğunu fark etmiş. Yaşadıklarının ölçüsündeki bu tezatı C’mon C’mon’a katmak istediğini anlatıyor Deadline’a verdiği röportajda. 

C’mon C’mon, Bağımsız Ruh ve Gotham Ödülleri dâhil birçok otorite tarafından En İyi Özgün Senaryo dalında aday gösterildi. Filmin, 8 Şubat’ta açıklanacak Oscar adaylıkları arasında da iddialı senaryosuyla yer alacağı düşünülüyor. Meraklıları için bahsi geçen senaryo, yönetmenle yapılmış bir sohbetle beraber Deadline’da yayımlandı. Böyle ses getirmiş filmlerin senaryolarının erişime açılması, ödül sezonlarında aşina olduğumuz bir strateji.

Filmde bir çocuğa banyo yaptırmak, onunla uykudan önce sohbet etmek gibi kimi kişisel anlara temas edilirken; bir yandan da büyük şehirlere seyahat ediliyor, genç insanların gelecekle ilgili sesli düşüncelerine tanıklık ediliyor. Mike Mills, kişisel yaşamında gözlemlediği, özel ve aslında küçük bir hikâyeyi daha büyük bir bağlamda sunmak istemiş bu işinde. 

C'mon C'mon

Ülkeyi dolaşıp çocuklarla röportajlar yapan gazeteci Johnny’nin (Joaquin Phoenix), yeğeni Jesse’ye (Woody Norman) göz kulak olması gerekmesiyle başlıyor bütün hikâye. Kendini bir anda bir ebeveyn pozisyonunda bulan Johnny’nin hızlıca her şeyi öğrenmesi gerekiyor. Kız kardeşinin işi uzayınca yeğenini yanına alıyor ve beraber New York’a dönüyorlar. Biraz vakit alsa da Johnny, bir çocuğa nasıl şefkat göstereceğini; onun da bir yetişkin kadar çok ihtiyacı, isteği, endişeleri ve korkuları olduğunu öğreniyor. Karakterin köklerinde, Mike Mills’in oğlu doğunca deneyimlediği acemilik hisleri ve sürekli değişen şartlara ayak uydurmanın yarattığı kafa karışıklığı varmış. Kendi çocuğuyla ilişkisinin bir yansıması olarak başlayan film, bir yandan da Phoenix ve Norman arasındaki bağın çekimler boyunca nasıl ilerlediğini ve derinleştiğini belgeleyen bir projeye evrilmiş.

Filmin müziklerinin arkasında ise yine The National’ın Dessner kardeşleri var. Aralık’taki Zorlu PSM konseri öncesinde Bryce Dessner’la yaptığımız röportajda da Mike Mills’le ortaklıkları üzerine konuşmuştuk.

Yazı: Elif Öz