Greentea Peng, Kayra ve bu hafta başka ne dinlesek?

Greentea Peng, groove dolu bir neo soul güzelliği ile karşımızda. Kayra’nın geçmişten kalma eskizlerini hayata döndüren yeni albümü yayında. Irreversible Entanglements’tan, köklerini uzayda arayan iki taze şarkı da aşağıda.

Taze yayımlanmış albüm ve teklilerden hazırladığımız güncellenen çalma listemiz sizi bekliyor! Öne çıkan kayıtlar ise hemen aşağıda.

TEKLİ: Greentea Peng – Stuck In The Middle
(Universal Music)

Geçtiğimiz yıl MAN MADE albümüyle aklımızı alan Londralı R&B müzisyeni Greentea Peng, uzun soluklu Avrupa turnesi için yollara düşmeden önce groove dolu bir tekli fırlattı. “Stuck In The Middle”, rahatlatıcı etkiye sahip bir neo-soul güzelliği. Prodüksiyonunda MJ Cole ve Greentea Peng’in kadim dostu Swindle’ın parmağı var. Klibi de nefis, hemen burada.

ALBÜM: André Bratten – Picture Music
(Smalltown Supersound)

Synth müziğine meraklı kulaklar hemen buraya! Norveçli müzisyen ve synth sihirbazı André Bratten, 2021’in en özel işlerinden biri olan Bendik Giske’nin Cracks albümünün prodüktörlüğünü üstlendikten sonra yeni besteleriyle geri döndü. Picture Music’in işitsel dünyası, ilhamını kosmische müzik geleneğinin kalesi Sky Records kataloğundan alıyor. İsmiyle de o dönem yayımlanan ambient kraut bestelerden oluşan derleme serisine bir selam çakıyor. 

selût
TEKLİ: Selût – Ben, Keyfim ve Kahyası
(Tarla Records)

Görsel – işitsel sanatçı Selût’ün dominant vokaller ve dalgalı trompet partisyonlarının atışmasına sahne olan yeni teklisi “Ben, Keyfim ve Kahyası”, nezaketsiz, inceliksiz bir dünyada hırpalanmaktan yorulmuş, kırılgan bir ruhun serzenişlerini kulaklara getiriyor. Umursamamak, ağlamamak, unutmak gibi çözümler geliştirse de şikayet ettiği şeye dönüşmek istemediğini biliyor aslında bu kişi. Çekildiği kabuğunun içinden isyan ediyor, kendi olabilme arzusunu mübalağa ederek anlatıyor sadece. Aynı yaklaşımı görsele de taşıyan, eğlenceli bir klibi de var parçanın; prodüktör koltuğunda ise Güneş Kardeş oturuyor. Selût, Bant Mag. Havuz / Bina’da 17 Haziran’da açılacak Kayıp Zamandan Bağımsız Müzikler sergisinin açılışnda bir konser verecek.

TEKLİ: The Beths – Silence Is Golden
(Carpark Records)

Yeni Zelandalı dörtlü ve harika vokal armonileri geri döndü! Distortion’a boğulmuş gitarlar ve kirli bas tonlarıyla pop-punk sularında seyreden “Silence Is Golden”, grubun “otobiyografik şarkıları” ve “karakter eskizlerini” buluşturan yeni albümü Expert In A Dying Field’dan paylaşılan ikinci iştah açıcı. Gitar sololarıyla aramız pek iyi değil ama Jonathan Pearce’ın ikinci dakika civarında başlayan solosunu dönüp dönüp dinliyoruz.

TEKLİ: Tamino – Fascination
(Communion Music)

Mısırlı müzisyen Tamino, sonbahara randevu verdiği yeni albümü Sahar’ı Antwerp’teki evinde kaydetmiş. Bu albümde de müzisyenin eşlikçileri, Radiohead basçısı Colin Greenwood, multi enstrümentalist ve prodüktör Pieterjan Maertens ile davulcu Ruben Vanhoutte. Yeni albümünü müjdeleyen ikinci tekli, melankolik bir aşk şarkısı. Dahası, 26 Haziran’da Gezgin Salon Festivali kapsamında Parkorman’da.

irreversible entanglements
TEKLİ: Irreversible Entanglements – Down to Earth / All You Can Do Is All You Can Do
(Sub Pop)

Dinleyicisini her işinde ayrı bir sonik tufanın ortasına bırakan serbest caz kolektifi Irreversible Entanglements, “Açın kapıları!” diye haykırdığı 2021 mahsulü uzunçalarının ardından iki yeni tekli yayımladı. Grubun, pandeminin yarattığı belirsizliğin yansıması olan köklenme arzusunu kozmik temalardan beslenerek gidermesini sağlayan şarkılar, 12 dakika boyunca olduğunuz yere çakılıp kalmanıza neden olabilir. “Down to Earth”, kulağınıza bir büyü üfleniyormuş hissi veren Moor Mother vokalleriyle, “All You Can Do Is All You Can” ise nefis davul – bas hattıyla baş döndürüyor.

TEKLİ: Pixies – There’s A Moon On
(BMG)

Pixies, iki yıllık sessizliğini içi kıpır kıpır eden, eğlenceli titreşimlerle dolu “Human Crime” parçasıyla bozmuştu geçtiğimiz mart ayında. Beklenen albüm haberi, ikinci tekliyle birlikte geldi: “There’s A Moon On”. Pixies albümlerinde duymadığımız ölçüde standart, alışılmış ve anaakım rock tınıları öne çıkıyor.  

TEKLİ: Derya Yıldırım & Grup Şimşek – Bal
(Bongo Joe Records)

Anadolu disko titreşimleri yayan “Bal”, tutkulu aşklara ve baştan çıkarma eylemine bir övgü. “Ağzından bal akar ah gülüm akar / Gamzenden gül açar dikeni de batar / Bugün canım bal ister bal ister” sözlerinin yüksek ateşli gitar numaraları, 70’ler etkileşimli synth partisyonları, hipnotik bir bağlama solosu ve Derya Yıldırım’ın ipeksi vokaliyle birleşiminden, insanın içini kıpır kıpır eden bir müzik doğuyor elbette. Tarkan’ın “Kış Güneşi”nden sonra “biteviye” kelimesini yeniden bir şarkıda duymak da kulağa ilginç geliyor.

a bit of previous belle and sebastian
TEKLİ: Belle and Sebastian – A Bit of Previous
(Matador Records)

Yeni açmakta olan bir çiçek, bir ilkbahar sabahında şarkı söyleyebilseydi “A Bit of Previous”a benzerdi yani içinizi ferahlatacak bir şarkıyla aramızda Belle and Sebastian. Geçtiğimiz ay, yedi yılın ardından yayımladığı uzunçalarla aynı adı taşısa da albüme girememiş bir parça aynı zamanda. Graham Samuels ve Henrik Appel tarafından elle çizilip hareketlendirilmiş harika klibi ise insanların, karmalarından dolayı dönüştüktükleri farklı yaşam formlarını görebilen bir kadını odağına alıyor.

TEKLİ: Moreish Idols – Hangar
(Speedy Wunderground)

Dan Carey’nin son keşfi, İngiltere post punk sahnesinin yeni sesi Moreish Idols’ın yakında yayımlayacağı ilk EP’sinden ikinci tekli. Sakin bir gitar yürüyüşünden saksafon hâkimiyetindeki serbest caz deneylerine akarken, güçlü bir post punk dalgasına çarparak sularını iyice köpürten parçanın sözleri ise yaşantısından memnun olmayan birine hitap ediyor. Moreish Idols müziğinin ahenkli karmaşasını görsel dünyada kolajlayan, göz yakıcı olduğu kadar düşündürücü bir videosu da var “Hangar”ın. 

TEKLİ: Laura Veirs – Eucalyptus
(Bella Union)

Laura Veirs’in önümüzdeki ay paylaşmaya hazırlandığı albümü Found Light’ın üçüncü teklisi. Alışık olduğumuz daha sakin ve dingin hâlinden uzaklaşıyor; hızlı bir drum machine ritmi üzerine dinamik vokallerle karşımıza çıkıyor. Albümün geneline tematik olarak yakın zamanda yaşadığı boşanmanın hâkim olacağını duyuran müzisyen, “Eucalyptus”u ise şöyle anlatıyor: “Bu boşanma sürecimde hissettiğim topluluk sevgisiyle ve yalnız bir insan olarak kendimi yeniden keşfetmekle ilgili. Burada, eskiden çok güzel okaliptüs ağaçlarıyla dolu California’da abimi ziyaret ettiğimdeki hâlimi hatırlıyorum. Bazı okaliptüs ağaçları dallarını aniden üzerinize düşürür; yani onlar evinizin arka bahçesine dikmek istemezsiniz.”

kayra
ALBÜM: Kayra – Meçhul Bir Yalnızlığa Dair
(Nuhado)

Kendine özgü flowlarıyla sürükleyici hikâyeler ve yaşanmışlıklara ses veren Kayra’nın yaklaşık üç yıldır yolu gözlenen yeni albümü. Her yayınında olduğu gibi dönüp dönüp kulak kesilecek kurgular ve nüanslı bir anlatım albümün geneline yayılmış. 11 şarkılık albümün iskeletini, 15-20 yıl önce yazılmış kimi eskizler oluşturuyor. “Hep aklımda olan ama hiç hesapta olmayan bir albüm” diyor Meçhul Bir Yalnızlığa Dair için

TEKLİ: Joji – Glimpse of Us 
(88rising Music / Warner Records)

Joji 2020’den beri süren sessizliğini hayli yoğun bir piyano balladıyla bozdu. Duygusallığını sadeliğiyle derinleştiren şarkıda müzisyen, aşk hayatında aradığı şeyin “mükemmellik” olmadığını fark eden birinin gözünden yazmış “Glimpse of Us”. Parçanın amatör el kameralarıyla çekilmiş klibi de işitsel atmosferle tezat bir şekilde; suratları sansürlenmiş birkaç kişinin taşkın hareketlerini izlediğimiz aksiyon sahneleri içeriyor. 

TEKLİ: Görkem Karabudak – Üşür Ölüm Bile
(Bağımsız)

“Üşür Ölüm Bile”yi, Moğollar’ın en az 40 yıllık külliyatından çeşitli sesler samplelayıp işleyerek inşa etmiş Karabudak. Müzisyenin yorumu, şarkının acı bir veda sahnesine ışık tutan sözlerinin ağırlığıyla son derece dramatik tınlayan orijinalinden bir miktar ayrılıyor. Kapıldığımız akıntı bizi gizemli, karanlık, öfkeyle fokurdayan sulara götürüyor.

the dream syndicate
ALBÜM: The Dream Syndicate – Ultraviolet Battle Hymns and True Confessions
(Fire Records)

80’lerde kurulup birkaç yıl içinde dağılan The Dream Syndicate, California merkezli Paisley Underground akımının önemli temsilcilerinden biriydi. Yeni albüm, 2012’deki geri dönüşlerinden beri yeni şeyler deneyen grubun eski formlarına kavuştuklarının sinyalini veriyor. Solist Wynn’in söz yazarlığının ve gitarların başrolde olduğu; progresif rock, shoegaze ve psikedeli kıyılarında dolaşan albüm, gizemli dönemeçlerle motorik akışını renklendiriyor.

TEKLİ: Lara Di Lara – Kayıplar
(Bağımsız)

Yaşam serüveninde keşfettiği, derinine indiği kavramlar üzerinden üretmeyi seven biri Lara Di Lara. Bu kez kaybetme temasını kendi sonik diline tercüme ederek barışma ile biten bir yüzleşme seansının kapısını aralıyor. 

TEKLİ: FLOHIO – Cuddy Buddy
(AWAL Recordings)

“Tüm enerjinizin çekildiğini hissettiğiniz bir noktaya geldiniz mi hiç? Ben bunu yaşadım ve Cuddy Buddy, bu süreçteki ruhsal yorgunluğu yansıtma girişimimdi.” sözleriyle, parçanın nasıl bir motivasyonla filizlendiğini anlatıyor Güney Londra hip hop sahnesinin yeni nesil yeteneklerinden FLOHIO. Petr Simon yönetmenliğinde çekilen klibi de buradan izlenebilir.

ALBÜM: µ-Ziq – Magic Pony Ride
(Planet Mu)

IDM kültürünün yol gösterici figürlerinden biri olan Mike Paradinas, 2013’ten bu yana ilk kez tamamı solo kayıtlarından oluşan bir albümle karşımızda. Magic Pony Ride, pandemi sürecinde deneyimlediği nostaljinin sonucu olarak ortaya çıkmış; 90’ların ortasına roketleyen fikirler ve her zamanki gibi nefes kesen bir ses işçiliği barındırıyor. Bu sene 25 yaşına giren ikonik albümü Lunatic Harness’ın remastered versiyonu için kişisel arşivine geri dönmesi sonucu, geçmişin enerjisiyle yeni bir kayıt sürecine girişmiş. Ne mutlu!

TEKLİ: Justice – D.A.N.C.E. Demo
(Ed Banger Records)

İlk Justice albümü † (Cross), 11 Haziran Cumartesi günü yeryüzünde geçirdiği 15 yılı tamamladı. Dolayısıyla Gaspard Augé ve Xavier de Rosnay ikilisi bu aralar kimi nostalji seanslarıyla meşgul. Bir dizi özel performans vermeye hazırlanan Justice, albümün en büyük hitlerinden “D.A.N.C.E.”in demo versiyonunu dinlemeye açtı.

TEKLİ: MAY & Ozan Kınasakal – jealous
(Someonew)

Vokalist / şarkı yazarı MAY ve The Away Days, Canozan, Düşün gibilerine gitarıyla eşlik eden müzisyen / prodüktör Ozan Kınasakal bedroom pop tınılı yeni şarkılarında umutsuz bir aşk hikâyesi anlatıyor. Çoktan yörüngesine girilmiş birinin mevcut partnerine duyulan zararsız bir kıskançlığı tema edinen “jealous”, MAY’in naif vokaliyle kasları gevşetiyor. Parçanın, tatlı kapak görselindeki manzarayı hareketlendiren, Samet Eruzun ve Ümit Şahin imzalı bir lirik videosu da var.

ALBÜM: Vieux Farka Touré – Les Racines
(World Circuit Limited)

Gelenek, sağlam bir temel sağladığı kadar kısıtlayıcı da olabilir. Malili efsanevi müzisyen Ali Farka Touré’nin oğlu Vieux Farka Touré, “kökler” anlamına gelen yeni albümünde, şimdiye kadar çizdiği yolun başına, kendi kaynağına dönerek baba mirasını onurlandırıyor. Les Racines için geleneğin yalnızca güçlü yanına tutunan müzisyen, aklınızdan her türlü çöl manzarasını geçirecek yakıcı tınılar eşliğinde memleketindeki iç savaşlara karşı barış ve birlik çağrısı yapıyor.

TEKLİ: The Black Angels – El Jardín
(Partisan Records)

Teksaslı psikedelik rock beşlisi The Black Angels, biz 21. yüzyıl insanlarına hiç de yabancı gelmeyecek bir hikâyeyle geri döndü. Son albüm Death Song’un üzerinden geçen beş yılın ardından Wilderness of Mirrors adlı yeni bir uzunçalar yayımlayacağını ilan eden grup, “El Jardín” isimli tadımlığı videosuyla birlikte dinlemeye açtı.

Yazı: Cem Kayıran, Elif Öz, İlayda Güler