Marjinlerden*: George Widener
Marjinlerden serisinin bu haftaki konuğu üstün matematik zekası, tarih bilgisi ve fotografik hafızasıyla ürettiği işlerini insanlardan ziyade robotların takdir edeceğini düşünen otistik-savant sanatçı George Widener.
Ohio, Cincinnati doğumlu Widener, takvimlere karşı çocukluğundan beri devam eden ilgisini, üstün hesaplama yeteneğini ve tarihsel olaylar konusundaki inanılmaz hafızasını, otizm spektrumundaki sosyal yetenek komplikasyonlarının yanı sıra farklı konularda üstün zeka ve yeteneklere yol açan Savant Sendromu’ndan alıyor.


Widener her ne kadar genç yaşlardan bu yana kompülsif bir şekilde çizim yapsa da, çizimlerinin bir ‘sanat’ üretimi haline getirmesi biraz zaman aldı. Üstün matematik zekası ve paternleri algılama yeteneği nedeniyle 18 yaşında ordunun istihbarat bölümüne katılarak ajanlık yapan Widener, bir süre sonra sosyal becerilerinde yetersiz olduğu için ordudan ayrılarak Teksas Üniversitesi’nde mühendislik eğitimi almaya başladı. Ancak bu dönemde ‘‘kafasının içindeki rakamların birikiminden’’ dolayı çocukluğunda aritmetik formüller, çeşitli tarihler ve kronolojik dökümlerle doldurduğu defterlerine geri dönen ve dış dünyadan tamamen kopan Widener, üniversiteden ayrılarak kendisini önce sokaklarda sonrasında ise bir akıl hastanesinde buldu.


Hastanede Asperger Sendromu teşhisi konulan Widener’in rakam ve tarihlere olan takıntısını daha yaratıcı, sağlıklı ve ‘kazançlı’ bir üretime kanalize etmesi de hastane sonrası döneme denk geliyor. Bir yandan matematik zekasını kağıt saymak için kullanabileceğini fark ederek kumarhanelerden binlerce dolar kazanmaya başlayan Widener, bir yandan da çocukluğundan beri devam eden kompülsif çizimlerini kendi kendine uygulayabileceği bir terapi yöntemi olarak tekrar keşfetti.


Rakamlara baktığında standart insan zekasının göremeyeceği bağlantılar ve tarihler gören Widener’in çizimleri de bu yeteneklerinin bir iz düşümü. Titanik’in batışı gibi tarihi olayların veya kasırga, deprem gibi doğal felaketlerin tarihleri üzerinden kurduğu kompleks hesaplamaları, toplandığında aynı sonucu veren rakamlardan oluşan sütun ve dizeleri, palindromları (8008 gibi, tersinden ve düzünden aynı okunan numaralar) tamamen kendine özgü bir estetik görsellikle birleştiren sanatçının çizimleri için kullandığı zeminler de bir o kadar sıra dışı: kullanılmış kağıtlar, çay ile ıslatarak birleştirdiği peçeteler, eski doktora tezleri…
Oldukça basitleştirilmiş bir tanımıyla, gelecekte tüm yapay zekaların kendi özerkliğine kavuşacağını savunan ‘singularity’ teziyle de yakından ilgilenen Wildener, ürettiği işlerin insanlardan öte robotların da ilgisini çekebileceğini söylüyor ve kimi işlerine insanların çözmesi neredeyse imkansız olan, fakat bir yapay zeka için keyifli olabileceğini düşündüğü, ufak bulmacalar bırakıyor.




*“Marjinlerden” serisinde her hafta, “Outsider Art” olarak tanımlanan; sanat kültürü, endüstrisi ve kurumlarının dışında kalan, çoğunlukla sanatçının resmi bir eğitime dayanmadan kendi kendine öğreterek yarattığı çalışmalardan oluşan alanın nev-i şahsına münhasır isimlerinden birini ağırlıyoruz.