Naber müzik gündemi?
Haftanın müzik gündeminden havadisler, vedalar ve gözümüze çarpanlar.

The Haçienda’da takılmak nasıl bir şeydi?
1982-1997 aralığında Manchester’da, Factory Records ve New Order’ın yürüttüğü; dans müziği ve rave kültürü için bir mabet olarak anılan The Haçienda kulübü hakkında bugüne dek pek çok kitap, film, belgesel yapıldı. Sırada, The Haçienda’ya eğlenmek için gitmenin nasıl bir deneyim olduğuna kafa yoran bir kitap var. Rebeca Hook’un hazırladığı; Peter Hook’un (New Order / Joy Division) önsözünü yazdığı The Haçienda: Threads, efsanevi kulübe karakterini veren ziyaretçiler ve onların moda tercihlerine ışık tutuyor. Arşivlerden çıkarılan fotoğraflar dışında yolu The Haçienda’dan geçmiş moda tasarımcıları, kulüp personeli, DJ’ler ve nicesiyle yapılmış röportajların da yer alacağı kitapta geçmişi yad eden isimler arasında John Cooper Clark, Bez (Happy Mondays), Noel Gallagher (Oasis), Rowetta, Irvine Welsh gibileri de bulunmakta. 10 Ekim’de yayımlanacak kitap hakkında daha fazla bilgi için hemen buraya.

Yangın’dan yeni klip: “Ellerim Güneşte”
Hem 2021’den bu yana paylaştıkları kayıtları hem de enerjisi hayli yüksek canlı performanslarıyla adından söz ettiren rock’n’roll beşlisi Yangın, yeni bir kliple karşımızda. Grup üyelerinden Efe Sunlove’ın yönetmenliğini üstlendiği video, geçtiğimiz yılın sonlarında yayımlanan ilk albüm PLASTİK’te yer alan “Ellerim Güneşte” için çekilmiş. Vokalist Theo Kaya’nın lipsync’ine telefonlar, çiçekler ve mikrofonların peşi sıra dâhil olduğu klip buradan izlenebilir. Bir de hatırlatma: Yangın, 5 Ekim’de ilk İstanbul konserini verecek Squid’in ön grubu olarak Blind sahnesinde olacak. Biletler burada.

Müzisyen ve yazarların sesinden Edgar Allan Poe şiirleri
Grammy ödüllü prodüktör Hal Willner anısına hayata geçirilen bir Edgar Allan Poe saygı albümü. Shimmy-Disc Records kurucusu Kramer’ın düzenlemeleri eşliğinde aralarında Lydia Lunch’tan Thurston Moore’a, Rick Moody’den Joan As A Police Woman’a uzanan konuklar Poe şiirlerini seslendiriyor. 18 Ekim’de tamamı yayımlanacak albümün ismi POE – To One in Paradise (for Hal Willner). Ayrıca koleksiyonun son parçası, 1981’den Allen Ginsberg’in sesinden “The Bells” şiirini duyduğumuz bir kayıt olacak. Kramer’ın gergin yaylılarının oluşturduğu karanlık zeminde Lydia Lunch yorumuyla dinlediğimiz “Dreamland”e buradan ulaşabilirsiniz. Şarkı listesi ve benzeri detaylar için de albümün Bandcamp sayfasına uğrayabilirsiniz.

Sofralarınızda Slayer’a yer açın
Motörhead’den Slipknot’a, Metallica’dan Cannibal Corpse’a pek çok metal grubu bugüne kadar kendi lisanslı viskilerini piyasaya sunmuştu. Bugünlerde reunion turnesiyle tekrar sahnelere dönen thrash metal grubu Slayer da damakta tat bırakacak bir proje için kolları sıvamış. Yemeklerini acı sevenler, bu işi artık Slayer’a teslim edebilir. Coney Island Saucery ortaklığıyla tasarlanan acı soslara, grubun en meşhur şarkılarından birinin adı verilmiş: Raining Blood. Ekip epey iddialı: “Bu kavurucu sos, dünyanın en acı biberlerinden bazılarının bir karışımını sunarak, tat tomurcuklarınızda yakıcı bir dalga yaratacağından emin olarak, acımasız isminin hakkını veriyor. Raining Blood’ın yoğun sıcaklığı, sizi aşırı baharatlı bir headbang yolculuğuna çıkaracak ve en cesur acı tutkunlarını bile rahatlamak için soluk soluğa bırakacak.” Detaylar için buraya.

Nile Rodgers, INJI’nin yeni EP’sinde
Disco ve soul müziğin yaşayan en ikonik figürlerinden biri olan Nile Rodgers, kariyerinin son dönemlerinde pek çok düet ve iş birliği ile karşımıza çıkıyor. Geride kalan birkaç yılda Nubiyan Twist, Lola Audreys, Roosevelt ve Steven Wilson gibi isimlerle çeşitli kayıtlar için ortaklaşan Rodgers, Philadelphia’da yaşayan İstanbul doğumlu müzisyen INJI’nin 13 Eylül’de yayımlanan son EP’si WE GOOD’a konuk oldu. Daha önceleri INJI’yi Make It With Nile Rodgers programında da ağırlamış olan efsanevi müzisyen, adına yaraşır şekilde isimlendirilmiş “SEXY 4EVER” şarkısında eşlik ediyor INJI’ye. Klibi de hemen burada.

Fotoğraf: Clay Patrick McBride
Ebru Yıldız küratörlüğünde, müzik fotoğrafçılığının 50 yılını turlayan bir sergi
28 Eylül’de başlayacak 212 Photography İstanbul festivali kapsamında Ebru Yıldız kürasyonuyla heyecan uyandıran bir sergi gerçekleşiyor. 70’lerden bugüne müzik fotoğrafçılığının evrimini belgeleyen; merkezini de çoğunlukla New York’ta tutan serginin ismi Spot Işıklarının Ardında: Müzik Dünyasının Hikayesi / Beyond the Spotlight: Chronicles in Music History. Galata Rum Okulu’nda bir ay boyunca ziyarete açık olacak sergide Bob Gruen, Roberta Bayley, Godlis gibi tarihe kazınmış karelerin ardındaki gözlerle birlikte Clay Patrick McBride’dan Jill Furmanovsky’ye, Frank Ockenfels III’den Steve Gullick’e pek çok efsaneyi fotoğraflamış kişinin işleri bir arada. Serginin detaylarına buradan ulaşabilirsiniz. Ebru Yıldız ile Cem Kayıran moderatörlüğünde 29 Eylül’de Soho’da gerçekleşecek söyleşinin detayları da burada.

Monkey Maffia’nın ardından
Monkey Mafia mahlasıyla tanınan, 90’ların sonlarından bu yana Robag Wruhme ile Wighnomy Brothers’ın bir parçası olarak minimal techno / deep house alanında yol gösterici figürlerden birine evrilen Alman müzisyen ve prodüktör Sören Bodner hayatını kaybetti. İkilinin 2009’da yolları ayrılana kadarki kayıtları Kompakt, Ghostly International, BPitch gibi elektronik müzik dünyasının köklü etiketleri aracılığıyla yayımlanmıştı. Solo işlerini Freude Am Tanzen aracılığıyla yayımlayan Monkey Maffia, aynı zamanda Fatplastics adlı bir plak şirketinin de sahibiydi. Bodner’in ölüm sebebi açıklanmadı.