Steven Soderbergh ile yeniden suç dünyasındayız: “No Sudden Move”

90’lardan bugüne neredeyse her sene bir projeyle karşımıza çıkarak sinema tarihinin en üretken yönetmenlerinden birine dönüşen Steven Soderbergh, Meryl Streep başrollü Let Them All Talk sonrası arayı çok fazla açmadan, iddiası büyük bir suç filmi ile dönüş yapıyor. Özellikle son 10 yıldaki işleriyle eski şaşalı günlerinden uzak olan yönetmen, Tribeca Film Festivali seçkisinde yer alacağı açıklanan No Sudden Move ile bakalım şeytanın bacağını kırabilecek mi?

Senaryo, Bill & Ted’s Excellent Adventure ile başladığı sinema kariyerine Men in Black, Charlie’s Angels, Now You See Me gibi gişe canavarları sığdıran senarist Ed Solomon’un kaleminden. Bu kez takvimler 1954’ü gösteriyor, Detroit’teyiz. Prensip olarak küçük suçlar işleyen bir grup, başta basit görünen bir belge hırsızlığı için tutulur. Planları korkunç bir şekilde ters gittiğinde, onları kimin, hangi nihai amaçla işe aldığını ortaya çıkarmaya koyulur ve çehresi hızla değişen bir şehrin çeşitli kademelerini içeren bir arayışa başlarlar. Karakterlere kısa bir bakış attığımız ilk No Sudden Move fragmanı hemen şurada.

Prömiyerini 18 Haziran’da yapacak yapım, 1 Temmuz’dan itibaren HBO Max kataloğunda yerini alacak.

Kadroda kimler var kimler

Don Cheadle ve Benicio del Toro’nun önemli rollerde karşımıza çıkacağı No Sudden Move’un ekibinde sahiden yok yok. Ray Liotta (Goodfellas), Brendan Fraser (The Mummy), Jon Hamm (Mad Men) David Harbour (Stranger Things), Amy Seimetz (She Dies Tomorrow), Kieran Culkin (Succession), Noah Jupe (A Quiet Place), Julia Fox (Uncut Gems), Frankie Shaw (SMILF), Bill Duke (Predator) ve geçtiğimiz haftalarda aramızdan ayrılan Craig muMs Grant’li (Oz) bir oyuncu kadrosundan bahsediyoruz. Kulağımıza gelenlere göre, yönetmenin favori yıldızlarından Matt Damon da şöyle bir arz-ı endam edecekmiş.

Soderbergh’in ilk planına göre projede Sebastian Stan, Nicolas Cage, Josh Brolin ve George Clooney’nin rol alması bekleniyordu. COVID-19 salgını çekimleri 2020 ilkbaharından 2020 sonbaharına erteleyince, tarih çakışmaları nedeniyle tüm bu isimlerle yollar ayrılmak zorunda kalındı. Yönetmenin böylesine yıldızları ikna etmiş olması, senaryoya dair merak dozumuzu bir tık daha arttırmakta.

Soderbergh ve 93. Akademi Ödülleri

Steven Soderbergh geçtiğimiz ay da gündemimizde yer edinmişti, fakat bu kez yönetmen kimliğiyle değil. Pandemi şartlarında düzenlenen 93. Akademi Ödülleri’nin yapımcıları arasında bulunan sinemacı, etkinlik adına alınmış kimi tartışmalı kararların mimarı olarak oldukça konuşuldu.

Gece öncesi verdiği demeçlerde, töreni “üç saatlik bir filmmiş gibi hissettirecek şekilde” tasarladıklarını açıklamıştı Soderbergh. Zoom bağlantıları barındırmayan, sadece adaylığı bulunan isimlerin davet edildiği bir etkinlik vardı karşımızda; dolayısıyla elde kalan fazla zaman, davetlilerin çocukluğuna kadar inilen tanıtımlara ve hiç kesilmeyen kabul konuşmalarına zemin hazırladı. 

Bu vesileyle oluşan tempo sorununa, ödül dağıtım sırasındaki garip düzenlemeler tuz biber ekti. Ayrıca içinde bulunduğumuz şartlar nedeniyle sahne şovlarının, müzikal performansların veya mini skeçlerin yer almadığı, aday tanıtımlarında filmlerden kliplerin gösterilmediği, sunucusuz ve -neredeyse- Dolby Tiyatrosu’suz bir tören izlememiz de, manzaraya pek yardımcı olmadı.

Nihayetinde 93. Akademi Ödülleri, sadece 9,85 milyon kişi tarafından izlendi ve tüm zamanların en düşük reytingli Oscar yayını olarak tarihe geçti.