Thunderbolts*, Carême ve bu hafta başka ne izlesek?

Yazı: Burcu Teker

Vizyon takviminden ve farklı platformların kataloglarından film, dizi, belgesel ve şov tavsiyelerimizi içeren ne izlesek seçkimizde Jake Schreier’nin anti-kahraman filmi Thunderbolts*, Ian Kelly imzalı biyografik drama Carême, Doğuş Algün’ün ilk uzun metrajı Ölü Mevsim ve çok daha fazlası yer alıyor. 


Thunderbolts* (Vizyon, 2 Mayıs)

Nedir: Depresyon, yas, utanç gibi duygular yalnızca biz faniler için midir? Marvel sinematik evreninin son numarasında Jake Schreier, Valentina Allegra de Fontaine’in (Julia Louis-Dreyfus) uğursuz tasarılarını bozguna uğratmak için Natasha Romanoff’un kız kardeşi Yelena Belova (Florence Pugh) liderliğinde bir travmatik anti-kahraman ekibi kuruyor. Akıcı aksiyon sahneleriyle ortamlara övgüler eşliğinde giriş yapan mizah çeşnili film; politik alt metninin yanı sıra herkesçe mücadele edilen kusurluluk, arada kalmışlık, ruh sağlığı gibi temaları süper güçlülerin perspektifinden irdeleyip dayanışma ve görülmenin gücünü vurgulamasıyla öne çıkıyor.

Neye benzer: Kurcaladığı meseleler bakımından Watchmen ilk akla düşenlerden. Süper kahraman olgusunu didikleyen anlatısıyla The Boys da dikkatleri çekebilir. 

Kimler var: Başrollerin ağırlığı Florence Pugh – Sebastian Stan ikilisinin omuzlarında gibi dursa da David Harbour, Wyatt Russell, Lewis Pullman, Hannah John-Kamen, Olga Kurylenko gibi isimlerin performansları yapımı parlatan unsurlardan. Chance The Rapper, Kanye West gibi hip hop yıldızları için çektiği kliplerin yanı sıra Beef, Dave ve Kidding gibi diziler için kamera arkasına geçen Emmy ödüllü yönetmen Jake Schreier, bu projeyle MCU evrenine ilk adımını atmış. 

Carême (Apple TV+, 30 Nisan)

Nedir: 1800’lerin başına, Napolyon Bonapart’ın hüküm sürdüğü Fransız Devrimi’nin çalkantılı günlerine uzanıyoruz. Derin yoksulluktan yükselerek tarihin en saygın şeflerinden birine dönüşen ve yolu Napolyon, IV. George, Rothschild ailesi gibi iktidar sahipleri ile kesişen; girdiği her ortamda adından söz ettiren “kötü çocuk” etiketli bir mutfak dehası ile hisli, kederli bir genç arasında gidip gelen tarihin “ilk ünlü şef”i Antonin Carême’in hayatına bakış attığımız mini seri. Tarihçi – yazar – oyuncu Ian Kelly’nin kendi kitabı Cooking for Kings: The Life of Antonin Carême, the First Celebrity Chef’ten uyarladığı yapım, siyasi casusluğa da soyunan lezzet dehasının çevresinde örülen entrika ağı ekseninde şekilleniyor.

Neye benzer: Carême’in sonik dünyasını şekillendiren Guillaume Roussel’in parmağının olduğu bir diğer dönem draması, mevzu bahis Fransız Devrimi’nin arifesini işleyen Deborah Davis işi Marie Antoinette.

Kimler var: Benjamin Voisin’ın bu gerek meslekî gerekse fiziksel anlamda hatırda kalıcı, hayranlık uyandırıcı şefe hayat verdiği izlencenin künyesinde başı çeken diğer isimler Lyna Khoudri, Jérémie Renier, Eric Geynes.


Bunlar da var

Hysteria (Vizyon, 2 Mayıs)

Avrupa’da Müslümanlık deneyimlerini konu alan Oray ile dikkatleri çeken sinemacı Mehmet Akif Büyükatalay’ın, Berlin Film Festivali’nin Panorama bölümünde en iyi filme verilen Europa Cinemas Label ödülünü kucaklayan son uzun metrajı. Avrupa’da yaşayan Türkiyeli göçmenlerin maruz kaldığı ırkçılığa göndermelerde bulunan film, 90’lar Almanya’sında göçmen evlerinin kundaklanması meselesini konu edinen provokatif bir filmin çekimleri esnasında yanan bir Kuran vesilesiyle karışan setin izini sürüyor. Suçlamaların hedefinde kalan genç prodüksiyon stajyeri Elif (Devrim Lingnau) kaybolan kasetler, bulunamayan sorumlu gibi soru işaretleri arasında, karşısındaki kişilerin asıl niyetinin çok daha başka olduğunun farkına varıyor.

Ölü Mevsim (Vizyon, 2 Mayıs)

Doğuş Algün’ün ilk kurmaca uzun metrajı Ölü Mevsim, izleyicisini İstanbul’un muhafazakâr arka mahallelerinden birine götürerek Nimet ve Öznur adındaki iki kız kardeşin toplumsal baskıya karşı yürüttüğü mücadeleye ortak ediyor. Dünya prömiyerini 31. Adana Altın Koza Film Festivali’nde yapan ve katıldığı festivallerden En İyi İlk Film, En İyi Senaryo, En İyi Kadın / Erkek Oyuncu, En İyi Yardımcı Kadın / Erkek Oyuncu gibi ödüller ile ayrılan filmin senaryosu için Selen Örcan da Algün ile kalem oynatmış. Funda Eryiğit, Ece Yaşar ve Erdem Şenocak’ın başrollerini paylaştığı yapım kadının toplumdaki yeri, aile içinde örtbas edilmiş sırlar, mahalle baskısı, mülteci meseleleri gibi Türkiye hakikâtlerine ayna tutan cinsten. 

Suspect: The Shooting of Jean Charles de Menezes (Disney+, 30 Nisan)

Temmuz 2005, Londra. 52 kişinin ölümüyle sonuçlanan bir dizi terör saldırısı tüm ülkeyi derinden sarsıyor. Polis, Stockwell metro istasyonunda şüpheli sıfatıyla takip ettiği kişiyi vurarak öldürüyor ve halk derin bir nefes alıyor. Ta ki vurulan Brezilyalı kişinin masum olduğu, korkunç bir “hata” yapıldığı ortaya çıkıncaya kadar… Vahim olaya karışanların çoklu bakış açısı üzerinden işlenen seri, belleğin olguya dönüşümü ve gerçeği algılayışımızı şekillendirme gücünü mercek altına alıyor. Philomena ile Oscar’a aday gösterilen, BAFTA ödüllü senarist – yapımcı Jeff Pope imzalı dört bölümlük dramanın başrollerini Edison Alcaide, Max Beesley, Rodrigo Ternevoy, Emily Mortimer, Richard Cambridge paylaşırken Jean De Menezes’in ailesi ve yakınları da dizide danışman olarak görev almış.

The Four Seasons (Netflix, 1 Mayıs)

Tina Fey, Tracey Wigfield ve Lang Fisher’ın yaratıcı takımını oluşturduğu mini komedi dizisi, 1981 tarihli orijinal Alan Alda filminin adaptasyonu. Alda, bu modern prodüksiyonda Don karakteri ile karşımıza çıkmış. Tina Fey’le birlikte Will Forte, Colman Domingo, Steve Carell, Kerri Kenney gibi parlak isimlerin kadrosunu şekillendirdiği yapım, üniversite günlerinden beri arkadaş olan ve yılda dört kez birlikte hafta sonu tatiline çıkan üç çifti takip ediyor. Her yolculuk; ekibi, gerçeklerin hafife alınmasına meyilli olunan bu devirde ilişkileri taze tutmak gibi orta yaş bunalımı türünden meseleler ile boğuşmaya itiyor. Nefis manzaralar eşliğinde ilerleyen, “cinayetsiz The White Lotus” tabir edilebilecek seyirlikte çeyrek asırlık birlikteliğe konmaya çalışılan nokta elbette bir şok dalgası, sıkı tempo ve keskin mizahı da beraberinde getiriyor.


100 Foot Wave
Gözden kaçmasın

*Monsieur Aznavour (Vizyon, 2 Mayıs)

*Star Wars: Tales of the Underworld (Disney+, 4 Mayıs)

*100 Foot Wave – 3. Sezon (Max, 1 Mayıs)


Burning
Hâlâ izlemediyseniz

*Burning (TV+, 29 Nisan)

*The Last Duel (Prime Video, 30 Nisan)

*The Eternaut (Netflix, 30 Nisan)

*The Return (Paramount+, 21 Nisan)

*All My Friends Hate Me (MUBI, 24 Nisan)