Z Raporu 2024: Deniz Gökkan

Yazar ve dijital içerik üreticisi Deniz Gökkan’ı; Türkiye’de genç olmayı The Sims üzerinden tanımladığı, Erkekistan’dan hallice bir distopyaya doğru yola çıkardığı, incel kültürüne yakın bakış attığı veya alıp hiç giymediği şişme bir montla mücadelesini anlattığı kısa videolarından tanıyor olabilirsiniz. Tespitlerini, hislerini, bazen de sadece şakalarını ilgi uyandıran bir hikâye anlatımı, satirik bir dil ve kreatif bakışla harmanlayıp sosyal medya hesaplarında paylaşan Deniz, aynı zamanda güncel olarak Kafa Dergisi’nin yazar kadrosunda yer almakta.

Deniz Gökkan, 2024’e dair sorularımızı yanıtladı: 2024’ün sana öğrettiği çok önemli bir şey? 2024’te izlediğin en iyi müzik klibi? Bu yıl öğrendiğin bir kelime? Buyrunuz Deniz Gökkan 2024 Z Raporu’na.


2024’ü üç kelimeyle özetle.

Beklentinin üstünde performans.

2024’ün sana öğrettiği çok önemli bir şey?

Herkesin sevgisini ifade edişi farklıdır; kimse seni, senin sevme biçiminle sevmek zorunda değil.

2024’te kendine dair yaptığın bir keşif?

Pandemi zamanı bütün arkadaşlarım sıkıntıdan patır patır doğurmaya başladı. O bebeler büyüdü ve bu yıl benimle iletişim kurdular. Hepsiyle çok iyi oyun arkadaşı oldum. Bende babalık kumaşı lowkey varmış.

2024’te keşfettiğin yeni tutkun?

Kısa filmler, belgeseller, videolar çekmek istiyorum. Detayları gün içerisinde kafamda şekilleniyor. İnsanların hayatına dokunmak; onlara kaçış yolu sunmak istiyorum. Bu düşünce beni motive ediyor.

2025’le bir pazarlık yapma şansın olsa, ne için ve nasıl bir pazarlık olurdu bu?

Daha az hayal kırıklığı karşılığında daha yavaş pişen başarılar. Bir tık slow process’e razıyım. Aceleyle galeyana gelmeyelim dostlar.

2024’ten içinde kalan bir şey?

Yas dönemimi yaşayamadım. Maskeledim. Şimdi dökülüyorum, daha zor geçiyor.

2024’ten yeniden yaşamak isteyeceğin bir gün/an?

Sovyet binalarını fotoğraflamak için Moldova’ya gittiğim ilk gece, lokal sanatçılarla geleceğe dair hayallerimizi konuşup kocaman sarılmıştık. Loş ışıklı, ufacık bir mahzendeydik. Güvenli bir limanda gibi hissetmiştim.

2024 bir film olsaydı hangi film olurdu sence?

Her (2013, Spike Jonze) diyebilirim. AI’yla beraber özgünlük ile yapaylığın arasındaki çizginin bulanıklaştığı o yıl.

2024’te en çok dinlediğin albümler?

Büyük Ev Ablukada – Defansif Dizayn
Ecco2k – E
Marina Satti – P.O.P.

2024’te en çok dinlediğin şarkılar?

Canımdan bezdiğimde; The Game, Kanye West – Eazy
Up hissetmek istediğimde; MIKA – Grace Kelly
Guilty pleasure’ım; Lemonade Mouth – Determinate

2024’te keşfettiğin harika grup/müzisyenler?

Thesaurus Rex, Sickboyrari, CHAMOS.

2024’te izlediğin en iyi müzik klibi?

bbno$ – it boy

2024’te izlediğin filmlerden favorilerin?

Stopmotion
Late Night with the Devil
The Substance

2024’te izlediğin dizilerden favorilerin?

Kaos
Fantasmas
Scott Pilgrim Takes Off

2024’te izlediğin çok iyi bir belgesel?

ContraPoints’ten The Witch Trials of J.K. Rowling.

Bu yıl içinde en çok vakit geçirdiğin kitap?

Maus: Hayatta Kalanın Öyküsü – Art Spiegelman

2024’te seni en çok etkileyen oyunculuk performansı?

Hamiyet Müzikali’nden Aslı İnandık.

Bu yıl edindiğin bir mutfak alışkanlığı?

Misafirliğe gittiğim her eve mutfak hediyemle gitme alışkanlığı. (Şarap, tatlı, kupa…)

Bu yıl öğrendiğin bir kelime?

“Backpfeifengesicht”. (Bakfayfıngeziht) Tokadı hak eden surat…

Bu yıl çektiklerin arasında en sevdiğin fotoğraf?

Üniversiteden ilk kez ödül alışımın ertesi sabahı; karnımda kelebekler uçuşarak uyanmışım, ilaveten verdikleri çiçeği vazoya yerleştirip aileme kahvaltı hazırlarken çekmiştim. Kıymalı yumurta gömerken bir yandan kedi göbeği öpüyorum. Müko and ötesi huzur.

Bu yıl keşfettiğin bir podcast?

Arya Zencefil’in Trans Saatler’i.

Bu yıl yaptığın en iyi yolculuk? 

Babam için yaptığım kabir ziyareti. Hiç depresif geçmedi. Oturdum, konuştum, dertleştim. Toprağını öptüm de döndüm, Şanlıurfa’dan İzmir’e. Çok da özlemiştim. Bağrımdaki taşı kaldırdım. Ferahladım.

2025 seni neden heyecanlandırıyor?

Bir aksilik çıkmazsa İstanbul’a taşınacağım. Kendimi hep evde düdüklünün başında hayal ediyorum. Aileme, arkadaşlarıma dinner partileri düzenlemek… falan. Ulan iki çay, çorbamız olsun da yüzümüz gülsün. Devam.