1978’ten bu yana saklanan bir Blondie şarkısı

70’ler New York’unda new wave rüzgârı estiren gruplardan Blondie, kariyerinin ilk dönemini belgeleyen, kapsamlı bir box set yayımlıyor. Blondie: Against The Odds 1974-1982 adlı derlemede yer alacak “yeni” parçalardan biri dinlemeye açıldı.

Koleksiyon grubun ilk altı albümünü (Blondie, Plastic Letters, Parallel Lines, Eat To The Beat, Autoamerican ve The Hunter) yayımladığı döneme odaklanıyor. 124 şarkı ve çoğu Debbie Harry ve Chris Stein ikilisi tarafından kaydedilmiş 40’tan fazla demoyla birlikte grup üyelerinin şarkılara yazdığı metinler, prodüktörler Mike Chapman, Richard Gottehrer ve Ken Shipleynin kalemlerinden makaleler ile sayısız fotoğraf ve illüstrasyon bir araya gelecek. 

UMe ve The Numero Group ortaklığıyla 26 Ağustos’ta yayımlanacak Blondie: Against The Odds 1974-1982 setinden paylaşılan son kayıt, 1978 tarihli bir demo ve “Mr. Sightseer” ismini taşıyor. Aslen bir ev kaydı olan parça, grubun herhangi bir albümünde ya da yayınında yer almıyordu. Debbie Harry şöyle anlatıyor:  “Sözler hiç iyi olmasa da şarkı o kadar da kötü değil. Sadece biraz fazla basitleştirilmiş. Asla geliştirilmedi ya da bitirilmedi.”

“Mr. Sightseer”, akılda kalıcı melodilere sahip bir kayıt. İlgi çekici yanı, efsanevi grubun şarkılarının nasıl süreçlerden geçtiğine dair fikir veriyor olması. Retrospektif koleksiyon için tozlu raflardan çıkarılan demo kaydının remastering işleminden geçirilmiş versiyonu aşağıdan dinlenebilir.

Blondie’nin Küba günleri: Vivir en la Habana

Blondie ve nostalji demişken, geçtiğimiz prömiyerini Sheffield Doc Fest’te yapan Vivir en la Habana belgeselini de hatırlamakta fayda var. Video, performans ve heykel işleriyle tanınan Rob Roth’un yönetmenliğini üstlendiği belgesel, 2019’da Küba Kültür Bakanlığı tarafından lokal müzisyenlerle birlikte konserler vermek üzere davet edilen Blondie’nin Küba ziyaretini konu ediyor. Blondie: Vivir en la Habana, ilk başta yalnızca performanslara odaklanacak bir kısa film olarak düşünülmüş. Fakat grubun Küba ziyaretinde buradaki müzisyenlerle birlikte şarkılarına yeni bir pencereden bakmasıyla ilgi çekici materyaller artmış ve proje bir uzun metraja dönüşmüş. Yönetmen; geçmiş ve bugünün şairane bir yansımasını yaratmak adına hem 8 mm ve 16 mm film kameraları hem de dijital teknikler kullanmış.