Evcilik Günleri: umut erdem’den çocukluğuna bir şiir

umut erdem, sizinle yaralara merhem niteliğindeki şiirini paylaştı…   

“Ben umut erdem. Karantinayı tek başıma evimde geçirdiğim için kendime çok fazla dönüyorum, kendimle baş başa çok fazla kalıyorum. Yazmayı da sevdiğim için Beatles’dan ‘Hey Jude’u dinlerken aklımda belirenleri kağıda dökmek istedim ve bir şiir yazdım. Yaşadığımız bu zamanları romantize etmek istemiyorum ama kendime şefkat göstermek istiyorum. O yüzden bu şiir, çocukluğuma…”

Sevgili Çocukluğum

Yatağa uzandım,
ellerim arkamda,
sarılmışlar boynuma,
yanımda küçüklüğüm,
capcanlı,
kim diyebilir kaçırmışsın aklını?
Kıvır kıvır saçları,
at kuyruğu toplanmış.
O da benim gibi uzanıyor yatakta,
bacak bacak üstüne atmış.
Çok severmişim küçükken, bacak bacak üstüne atarak oturmayı.
Büyük, yeşil gözleri bakıyor bana merakla.
Dudaklarında gülümseme,
yüzüne yansımış tüm heyecanıyla.
Üstünde kadife salopet,
ne kadar da yakışmış sana. 

…

Söyleyeceklerim var sana, sevgili çocukluğum,
yaş alsam da kaybetmediğim, benliğimden koparmadığım sana…
Bu hayat sana adaletsiz davranacak.
Hazırlıklı ol buna.
“Normal” değilsin diye üzecek seni, hırpalayacak.
Kendini bulmanın önüne taş koyacak.
Biraz geç fark edeceksin kendini,
kendin olmayı.
O kadar zaman, boşa akmış diye geçecek aklından.
Bu yüzden büyümek, düşündüğünden daha sancılı gelecek sana.
Ama o akan zaman, sana pek çok şey de öğretecek çocukluğum.
Kendini geç bulmuş olsan da değişimi çok seveceksin. 
Değişmenin seni özgürleştirdiğini hissedeceksin.
Ama kimse için değişmemeyi,
seni değişmeye zorlayanları dinlememeyi öğreneceksin.
Sevgili çocukluğum,
birileri kıracak kalbini,
sevilmediğini hissedeceksin.
Çok fazla suçlayacaksın kendini.
“Neden?” sorusu çıkmayacak aklından.
Ama her şeye rağmen çabalayacaksın sevmeye devam etmek için.
Seveceksin, seveceksin ve seveceksin!
Pişman olacağın şeyler olacak yaptıklarından,
ama iyi bir insan olmaya çalışmaktan asla vazgeçmeyeceksin. 
Hata yaptığın için seni aptal yerine koyanlar olacak.
Seni kolaylıkla feda edilebilir görecekler,
bu yüzden gün gelecek korkar olacaksın hata yapmaktan.
Ama merak etme, hataların mucizesine tanıklık edeceksin.
Seni birey olarak görmeyenler olacak, değersiz hissedeceksin.
Ama sonra kendini en büyük değeri verenin,
kendin olduğunu öğreneceksin.
Gözlerinden yaşlar akacak başkaları için,
kendini zayıf hissedeceksin.
Ama sonra öğreneceksin
ağlamak zayıflık değildir.
Ağlamaya çabucak teslim edeceksin kendini
ama yolun sonu ferahlık, göreceksin.
Ve yanaklarından o yaşları silenin sadece kendin olacağını fark edeceksin.
Yalan söyleyecekler sana, kandıracaklar seni, aldatacak birileri.
Yaralanacaksın.
Ama öğreneceksin yaranı sevmeyi,
ona bir çiçeği sular gibi bakmayı,
o yaradan bazı dersler çıkarmayı.
Anlayacaksın, o yaranın seni sen yapan olacağını.
Ve yarana merhem yine sen olacaksın. 
Yalnız hissedeceksin bu hayatta,
ama bulduğun desteğe minnet duyacaksın.
Hayatına aldığın bazı insanlar seni kötü hissettirip
sessiz sedasız ayrılacaklar hayatından.
Bazıları için sen suçluluk hissedeceksin.
Ama unutmayacaksın avuç içi kadar bile olsa sana iyi gelecek insanların,
güzel arkadaşların varlığını.
Arkadaşlık derin bir yaran olacak,
ama yine de bu yolda çabalayacaksın. 
Aynı yolda yürüdüğün,
yürürken karşılaştığın, 
birbirinizi kazandığınız
birçok insan olacak.
Kendini daha çok tanıyacaksın,
ve kendine en iyi arkadaş yine sen olacaksın. 

…

Yataktan kalkıyoruz, 
dans ediyoruz şimdi,
şarkı söylüyoruz.
Elini tutmak için izin istedim senden,
kabul ettin o koca, tatlı gülümsemenle,
koşmaya başladık birlikte,
dört duvar içinde,
bizi bekleyen bu ömre.
Hep birlikteyiz, 
seni hiç kaybetmemek üzere…

umut erdem

Fiziksel mesafelenme sürecinde yaptığınız çeşitli üretimlerinize dair çağrımıza katılım sürüyor. Detaylara buradan ulaşabilirsiniz.