Hissiyatı önemsemeye alışmak: Yaşlı Amca

Röportaj: Güven Yalın

“‘Keşke Herkes’ diyoruz. Doğrudan bir anlamı yok, daha çok ‘boşlukları doldurun’ sloganına benziyor. Albümün kendisi gibi..” Artun Özoğlu, Can Aydınoğlu, Hüseyin Tosun ve Yağız İpek’ten oluşan İstanbullu rock grubu Yaşlı Amca, üçüncü stüdyo albümünü bu sözlerle duyurmuştu. 21 Ekim’de yayımlanan Keşke Herkeste masaya yatırılan konular arasında yalnızlık, medeniyetler, yolsuzluklar, onay bekleme hâlleri var.

Albümün beklenen lansman konserleri kapsamında 17 Aralık’ta İstanbul (Bostancı Gösteri Merkezi), 18 Aralık’ta Ankara (Milyon Performance) ve 23 Aralık’ta İzmir (Hangout PSM) duraklarına uğrayacak Yaşlı Amca grubuna hem Keşke Herkes hem de geride kalan yıla dair merak ettiklerimizi sorduk, solist Artun Özoğlu yanıtladı.

Birbirinizle nasıl tanıştınız? Romantik/dramatik bir hikâyeniz var mı?

Romantik yok, ama mutlaka dramatik bir yanı vardır, yani umarız. İlkokul arkadaşı olarak ilerlediğimiz bir dönem var, şimdiyse olabilecek en doğru zamanlarda doğru şekilde rastgelerek birleşen bir ekibiz.

Nasıl bir ortamda üretiyorsunuz? Şarkı yazım sürecinizin olmazsa olmazları neler? Müzik yaptığınız ortamın bir fotoğrafını paylaşabilir misiniz?

Kesinlikle süregelen bir formülümüz yok, zaten bizim yapmaya uğraştığımız müzik türünde formülden çok hissiyatı önemsemeye alıştık, çalıştık. Ama genellikle stüdyoda mutfağa giriyoruz, en azından son albümde öyleydi. Ve henüz kendimize ait bir yerimiz yok, yakında, olduğu anda istemediğiniz kadar paylaşırız.

2022’de üçüncü albümünüz Keşke Herkes yayımlandı. Albümün yazım sürecinde keşfettiğiniz ya da daha öncesine göre farklı düşünmeye başladığınız şeyler oldu mu?

Bu albümün yapımdan yayın sürecine kadar bir yoldan ilerledik. Varacağımız yer dâhil oraya giden bir sürü farklı yol da vardı gidebileceğimiz ama memnun olduğumuz bir ortak yön varsa eğer; o da bize has, özgün hissettirmesi oldu. Geriye dönüp bakınca, bu hissi kaybetmediğimiz için keyifliyiz. Umarız dinleyenler, bizi sevenler de öyle düşünmüştür. 

Keşke Herkes ismi aslında ucu açık bırakılmış bir slogan. Peki albümün yanaştığı ya da uyandırmasını arzuladığınız duygular neler?

Özgürlük özlemi hepimizin hissettiği bir duygu. Biz buna göre yapmadık albümü ya da bunu baz almadık ama geriye dönüp bakınca ülkenin dahi dip dalga olarak bunu hissettiğini ve hâlâ hissediyor oluşumuzu görebiliyoruz. Keşke Herkes, bugün bunu anlatıyor gibi ama ucu açık, dinamik ve her seferinde farklı. Kişiye göre değişken. Albümü dinleyenlerin farklı hissetmesi gibi.

“Dik Dik” şarkısının eğlenceli klibinde bir kart oyununun ardından arbede çıkıyor, grup üyeleri birbirine giriyor. Peki gerçekte en hararetli ya da kahkahalı Yaşlı Amca sohbetleri hangi konular ekseninde gelişiyor?

Genellikle müzik hakkında elbette. Ama bu bir karar alınan, büyük ve kalın yuvarlak bir masanın etrafına oturup konuştuğumuz bir ortam gibi değil. Şirket kararları alıp hayatımıza devam etmiyoruz. Daha çok sonsuz bir subjektivite döngüsü, içinde olmayana anlatsak manasız olur; seviyoruz, sonuna kadar devam.

Çalışma pratiğiniz 2022’de nasıl dönüştü? Bu yıl Yaşlı Amca için çizilen yeni rotalar oldu mu?

Yeni albüm, yeni şarkılar, eski şarkılara yeni kayıtlar… Yeni şehirlere uğramak da bunların bir kısmı. Bunu daha çok yapmak ve keyif almak.

Bir müzik grubu olmasaydınız beraber başka ne yapabilirdiniz?

Bir ucu bir baltaya sap olamamak olabilecek bir sopanın diğer ucunun ise kötü kötü, zararlı zararlı şeylere başka bir taraftan yaklaşabileceği bir hayat silsilesi olma ihtimali olabilirdi. Müziğin birleştirici gücü olmasaydı diye defalarca düşünmüşüzdür, ama tahmin etmesi zor. Belli de olmayabilir, sizce?

2023 için nasıl planlarınız var? Sizi en çok ne heyecanlandırıyor?

Özgürleşme ihtimali ve müziğin sınırlarının olmayacağı, özgür ifade ihtimali ve hayattaki başka özgürlüklerin daha kolay olması 2023 için güzel bir umut. Onun dışında kendimizle alakalı, yeni şarkılar ve projeler düşünüyoruz.