İngiltere’nin manga formundaki kültür yağmacılığı ve gündem dışı diğer haberler

Yazı: Tuvana Adalı

Mart ayının sonunda İngiltere’nin Trans-Pasifik ticaret bloğu CPTPP’ye katılmasının ardından, ülkenin Dışişleri, İngiliz Milletler Topluluğu ve Kalkınma Ofisi (FCDO) politik vaatleri yaygınlaştırmanın farklı yollarını arıyor. İngiliz dışişleri bakanı James Cleverly’nin Japonya’daki G7 Dışişleri Bakanlığı Zirvesi’ne katılımı manga estetiğine benzer talihsiz bir görselle ölümsüzleştirmek de bunlardan biri anlaşılan.

Neresinden tutsan elinde kalan bu fikri uygulamaya sokan FCDO’nun ilk manga girişimi kısa sürede bir fiyaskoya dönüştü. Bölgede Çin’in demokratik bir dengi pozisyonunda yer alma niyetindeki Birleşik Krallık’ın Japonya’daki hızlı trenle ulaşım, Ukrayna’ya destek ve Pasifik’i özgür tutma gibi vaatleri vurgulayan görsel, Cleverly’yi bir süper kahramana dönüştürürken sosyal medyada da kültür yağmacılığı yapılmasıyla da eleştirilerin odağında. Görselin tamamı burada.


Yapay zekâya fotoğraf ödülü ve açtığı tartışmalar

Yaklaşık 30 seneden beri fotoğrafla uğraşan Berlinli sanatçı Boris Eldagsen, 2023 Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri’nin “Creative (Yaratıcı)” kategorisine gönderdiği yapay zekâ tarafından üretilmiş fotoğrafla birinciliğe layık görüldü. Ödülü reddeden Eldagsen, fotoğrafı toplamda üç farklı yarışmaya sokarak jürilerin “gerçek fotoğrafçılığı” yapay zekâ üretimlerinden ayırt edip edemeyeceklerini test etme niyeti taşıdığını söylüyor.

Eldagsen, ödülü kazandığını öğrendikten sonra yarışma fotoğrafı “The Electirician”ın yapay zekâ desteğiyle üretildiğini ve ödülün başkasına verilmesi gerektiğini dile getirdi. Bununla birlikte yapay zekâ çalışmalarının çoğalmasıyla ilgili bir panel düzenlemeyi ve bu alandaki üretimler için ayrı bir yarışma kategorisi oluşturulmasını öneriyor. Hem Sony hem de yarışmayı düzenleyen Creo Arts, bunun bir sorun olmadığı görüşünde ve ödülü Eldagsen’e verecek. Bununla birlikte şirketler yapay zekâ üzerine konuşmak için uygun bir platformları olmadığını söylüyor.

Eldagsen ödülü reddettikten sonra yarışma dışı bırakıldı. Böyle bir kabalık yapmayı planlamadığını ancak bu gibi yarışma ve ödüllerin daha çok ticari kaygılar güttüğünü; yarışmaya yenilikler katmayı ya da görsel sanatlar dünyasındaki güncel olaylar etrafında çeşitler diyaloglar gerçekleştirmeyi umursamadıklarını vurguluyor.

Yarışma adına konuşan bir temsilci, Eldagsen’in beyanlarında yanıltıcı davrandığını ve ödülü reddetmesiyle birlikte kendisiyle diyaloglarını kestiklerini belirtirken, yapay zekâ pratiklerinin sanatsal imge üretimi alanında geçerli bir yanı olsa da ödüllerin daima sanatçı ve fotoğrafçıların kendi becerilerini kutlayacağını vurgulamış.


Toni Morrison kalemini Alison Saar işleriyle buluşturan sergi

Küratör Mitra Abbaspour; Princeton Üniversitesi profesörü, araştırmacı ve Nobel ödüllü yazar Toni Morrison’un yazı ve araştırmalarını, sanatçı Alison Saar’ın resim, baskı ve heykellerini Cycle of Creativity sergisinde bir araya getiriyor. Morrison ve Saar, Siyah kadınların deneyimlerine ses vermeye odaklanan işleriyle ortak bir zeminde buluşuyor.

Abbaspour’un iki ismin kesişiminden müzikalite, iş gücü ve önceki nesiler gibi spesifik konuları seçerek yan yana getirdiği sergi, Princeton Üniversitesi Sanat Müzesi dâhilindeki Art @ Bainbridge isimli mekânda yer alıyor. 1766’da inşa edilen Art @ Bainbridge binası, esir edilmiş kişilerin hem çalışıp hem yaşadığı bir kolonyal ev olmasıyla serginin ev sahibi olarak oldukça çarpıcı bir anlatı oluşturulmasına da katkı sağlıyor.

Binanın farklı odalarında Morrison’ın esaret mirasını incelediği yazı ve araştırmalarıyla Saar’ın gerçek insan boyutlarında, esir edilmiş Siyah kadınların ev işleri yaptığı heykelleri sarsıcı bir biçimde diyaloğa girerek, mekânı geçmişiyle yüzleştiriyor.

Morrison ve Saar, Siyah kültüründeki neşeye; müziğin, dansın, beraberliğin ve şarkıların önemine de vurgu yapıyor. Serginin diğer odalarında Saar’ın küratörlüğünü yaptığı Siyah kadın şarkıcıların müziklerinden oluşan listeyi dinlemek ve müzik dinleyen, dans eden insan resimlerine ve caz müzisyeni heykellerine rastlamak mümkün. Morrison da benzer şekilde müzik üzerine yazmış ve bu kültürü kendi şiirleri ve iş birlikleriyle devam ettirmiş.


Süper Mario tema müziği tarihe geçti

ABD Kongre Kütüphanesi, ülkenin en eski kültürel enstitüsü ve tarihi bir araştırma kütüphanesi olarak kültürel ve tarihi önem taşıyan işlerin kaydını tutuyor. 1985 tarihli orijinal Süper Mario Bros video oyununun Koji Kondo imzalı tema müziği de “ulusun tarihi ve kültüründe belirleyici rol oynamış sesler” kategorisinde ilan edilerek kütüphane kayıtları arasında yerini aldı. Bu, video oyunu müzikleri için benzersiz ve tarihi bir olay.

Kütüphanenin 25 eserlik yıllık seçkisi dâhilinde tarihe geçen bir başka isim de 1989 tarihli “All Hail the Queen” parçasıyla arşivlere giren ilk kadın rap müzisyeni olarak Queen Latifah oldu. Madonna’nın Like A Virgin albümünün tamamı ile Led Zeppelin, John Lennon ve Eurythmics ise muhtemelen akla gelen ilk parçaları da bu sene arşivlenen sesler arasında.