Tutkuyla kuşanan şarkılar yaratmak: KARDELEN

Röportaj: Eylül Ege

Yılın başından bu yana Türkçe sözlü R&B havuzuna bir bir tekliler fırlatan KARDELEN, 90’lar popunun esansından bossa nova dokunuşlarına varan pek çok katkıyla müziğini zenginleştirmekte. Geçtiğimiz ekimde altı parçadan oluşan Lütfen Kalbimi Sökün kısaçalarını yayımlayan müzisyen, şarkılarında inşa ettiği kas gevşetici düzenlemeler, tutkulu sözleri, pürüzsüz sesi ve tesiri yüksek vokali sayesinde gün geçtikçe daha çok kulağa ulaşıyor.

2022’yi büyük heyecanlarla yaşayan KARDELEN ile senenin son günlerinde biraz geriye doğru baktık. İlk solo konser deneyiminden şarkı yazım aşamalarına uzandık; çalışma odasının kapısını araladık.

Müzik, hayatında ne zamandan beri geniş bir yer kaplıyor? Biraz anlatabilir misin?

Ailem de müzisyen olduğu için doğduğumdan beri diyebilirim sanırım. Çok sürmeden, beş yaşlarındayken de müzik eğitimine başladım. Piyano, viyola ve en son hâlâ okumaya devam ettiğim bölüm olan opera ile aslında bir “klasik müzikçi”yimdir.

Şarkılarını bu sene paylaşmaya başladın ve altı parçalık bir EP yayımladın. Kendini açmak, dinleyicinle iletişime geçmek sana nasıl hissettiriyor? 2022’de hayatında neler değişti?

Bu senenin bana en büyük hediyesi, hayata ne için geldiğimi fark etmiş olmam diyebilirim. Yaptığım ve yapacağım tüm işlerim için heyecanlıyım. Her şeyin güzel bir başlangıcı oldu bu yıl benim için.

Lütfen Kalbimi Sökün’ün yanaştığı duygular neler sence? Üretimlerine yansıtmayı tercih ettiğin, zihnini en çok meşgul eden meselelerden bahsedebilir misin?

Tutkuya âşık biriyim. İşini, aşkını tutkuyla yaşayan insanların yeri hep farklı oldu benim için. EP, aşkın tüm aşamalarını bazen kaybolmuş, bazen eğlenmiş, bazen de kalbini söktürecek kadar acı çekmeye müsait bir kadının yaşadıkları aslında. Biraz benden, biraz sevdiklerimden içeriyor.

Görsel eşlikçiler konusunda da özenli bir müzisyensin. Klip medyumuna nasıl yaklaşıyorsun, bugüne dek yaptıkların üzerinden anlatır mısın biraz?

Benim için görsel eksik olduğunda (içime sinmediğinde) hikâye tamamlanmamış oluyor. Yeri geliyor etkilendiğim bir fikir kafamın içinde görsele dönüşüp bana müzik yaptırıyor. O yüzden kapak ve klip konusunda fazlasıyla hassas davranıyorum ve fikirlerimizi karşılıklı zenginleştirebildiğimiz insanlarla çalışmayı seviyorum.

İlk solo konserini geçtiğimiz ay verdin. Sahnede olmanın hissinden ve orada yapmak istediklerinden bahsedebilir misin? Seyirciyle birlikte söylemesi en zevkli şarkı hangisiydi?

Uzun bir süre etkisinden çıkamadım. Ekibim ile iki ay kadar sürdürdüğümüz çalışmaların nihayet kanlı canlı bir konsere dönüşmesini bi’ süre idrak edemedim. Sahnedeyken de her şey hayal gibiydi; bir yandan da çok gerçek. Henüz yayımlanmamış albümümde yer alan “Hancı” isimli şarkımın aldığı güzel tepkileri, bana dokunduğu kadar seyircilere de dokunuşunu asla unutmayacağım. Hep beraber biraz duygusallaşıp tekrar söyledik.

Özetle çok çalıştık! Hep de çok çalışmaya devam edeceğim çünkü hayatımda en çok bununla mutlu oluyorum. Bir yandan bütün konser gününü sabahtan gün bitimine kadar çektik. Hem kendim hem de ileride herkes ilk konserimi ve bütün heyecanımı görsün istedim. En kısa sürede de yayınlanıp sizlerle olacak.

Parçalarının söz, müzik ve prodüksiyon gibi sorumluluklarını üstleniyorsun. Bir şarkının tamamlandığına ikna olmak senin için nasıl bir süreç?

Genellikle akışı kendinden gelen ve hızlıca biten şarkılarımı paylaşıyorum sanırım. Bir yere takılırsam tamamen salıp bir süre sonra dönüyorum ve çoğunlukla işe yarıyor.

Bu yıl çalışma pratiğin nasıl dönüştü, sana heyecan veren müzikal keşifler neler oldu?

Çoğu şarkım ansızın aklımda ürettiğim melodiyi hangi koşulda olursam olayım (gürültülü ya da sessiz bir yer fark etmeden) telefonuma kaydetmemle başlıyor. Sonra onu bi’ kenarda tutup prodüksiyona giriyorum ve melodi üstüne sözleri yazıyorum. Prodüksiyon süreci için genelde aklımdaki melodiye uygun referans bakmayı da seviyorum. Bu senenin bana en büyük ilham kaynakları ELIZA ve Noga Erez diyebilirim.

Ürettiğin mekân sana dair neler söylüyor sence? 

Evimde, salonumda bi’ köşede şekilden şekle girerek çalışırım. Eğer yorulmaya başlarsam, motivasyon yenilemek için çalışma alanımın tam arkasındaki aynanın karşısına geçip, mikrofonu elime alıp hayali konser veririm. En büyük hobimdir!

Geçtiğimiz bir seneyi gözünde canlandırdığında, kulağına ilk hangi şarkı geliyor ve neden?

Bu sene hayatımın en duygusal yılıydı. Yaşadığım ve yaşamadığım her şey için minnettarım. İleride “o yıl” diye anlatacağıma eminim. Çok şarkı geliyor aklıma. Son zamanlarda dinlemeyi bırakamadığın Sezen Aksu – “Bu Gece” demek istedim.

2023 için nasıl planların var? Seni neler heyecanlandırıyor?

2023 benim için “Habibi” nin yılı. Tutkulu ve huzurlu bir yıl diliyorum.