Afet sonrası regl ve hijyeni Konuşmamız Gerek

Röportaj: Ekin Sanaç, Esin Çalışkan

Afet bölgelerinde toplumsal cinsiyet eşitliği gözetiliyor mu? Menstrüel ürünler kimi ihtiyaç listelerine niçin girmiyor? Tercih edilen regl bakım yöntemlerini yargılamadan ihtiyaç gideren, regl olanlara, ilk regl deneyimini yaşayan çocuklara destek veren güvenli alanların sayısı yeterli mi?

Hattın öbür ucunda 2016’dan bu yana regl yoksulluğu ve tabusuyla mücadele eden Konuşmamız Gerek Derneği var. Afet bölgelerinde acil ve uzun vadeli regl bakım ihtiyaçlarının karşılanması için çalışıyorlar. Geçtiğimiz günlerde TabuKamu ile birlikte Afet Sonrası Regl ve Hijyen: Sivil Toplum Kuruluşları için Öneriler Belgesi’ni yayımladılar. Bu indirilebilir kaynakta bölgede aktif olan sivil toplum kuruluşları ve gönüllülerin faydalanabilmesi için afet sonrası regl ve hijyen için genel öneriler ile nasıl konuşulması gerektiği ve oluşturulması gereken mahrem alanlara dair bilgileri bir araya getirdiler; kapsayıcı regl bakımına erişimin bir insan hakkı olduğunu hatırlatarak.

Konuşmamız Gerek’in deprem bölgelerindeki çalışma odaklarını detaylandırabilir misiniz?

Elbette. Konuşmamız Gerek Derneği olarak 2016 yılından beri regl yoksulluğu ve tabusuyla mücadele ediyor, menstrüel adalet alanında savunuculuk yapıyoruz. Deprem bölgelerinde ise depremzedelerin regl bakımı ihtiyaçlarını gidermek üzerine odaklandık. Daha önce Elazığ ve İzmir depremlerinde afet bölgesine menstrüel ürün desteğinde bulunmuştuk. Kahramanmaraş ve Gaziantep depremlerinden sonra ise büyük bir dayanışma ve destekle derneğe yönlendirilen bağışlar sayesinde, depremden etkilenen bölgelerde yaşayan depremzedelerin regl bakımı ve kişisel hijyen için ihtiyaç duydukları  hijyenik ped, tampon, sabun, tuvalet kâğıdı, ıslak mendil, iç çamaşırı ve çocuk bezi ihtiyaçlarını karşılamayı önceliklendirdik ve binlerce ürünü doğrudan sahaya ulaştırmayı başardık. 9 Mart’tan itibaren ekipçe deprem sahasında olacağız ve orta ve uzun vadede deprem sonrası regl bakımı için desteğimizi sürdüreceğiz. Uzun vadede üç temel hedefimiz var: Depremzedelere menstrüel bakım kitlerini ulaştırmak, kurulan çadır kentlerin ve oluşturulan diğer barınma alanlarının menstrüel bakım için uygunluğunu sağlamak ve özellikle kız çocukları için regl deneyimleri ile ilgili konuşabilecekleri güvenli alanlar oluşturmak. Ayrıca Afet Sonrası Regl Bakımı odağında, sivil toplum kuruluşları için hazırladığımız kaynağı farklı dillerde alanda çalışan paydaşlara sunmak ve afet sonrası hazırlıkları güçlendirebilmek için sahada bolca gözlem yapmak istiyoruz. 

Kısa süre önce TabuKamu ile beraber hazırladığınız Afet Sonrası Regl ve Hijyen: Sivil Toplum Kuruluşları için Öneriler Belgesi’ni paylaştınız. Bölgede regl bakım ürünleri ve güvenli alanların oluşturulması alanında hangi kuruluşlar, topluluklar ve yapılar aktif olarak çalışıyor?

İlgilenen bütün paydaşlar Afet Sonrası Regl ve Hijyen: Sivil Toplum Kuruluşları için Öneriler kılavuzumuzu inceleyebilirler. Derli toplu bir şekilde, ulaştırılacak ürünlerden kullanılan dile kadar pek çok konuyu ele aldık bu kaynakta. Aslında bu sorunuzu yanıtlamak biraz güç, biz depremin ilk günlerinden beri sivil toplum paydaşları ve bölgede yaşayan gönüllülerimiz aracılığıyla depremzedelere ulaşabildik, ancak saha çalışmamızdan sonra daha detaylı, somut bir fikir edinebiliriz. Bölgede çalışan ilgili Bakanlık görevlileri, valilikler ve yerel yönetimler afet sonrası depremzedelerin genel ihtiyaçlarına odaklanmış durumda, ancak bizce regl bakımı ihtiyaçları ve güvenli alanların oluşturulmasında en büyük rolü oynayanlardan biri de sivil toplum kuruluşları, özellikle feminist topluluklar. Hep birlikte menstrüel ürünlerin ihtiyaç listelerine dâhil edilmesi için büyük çaba gösterdik, yok sayılan deneyim ve ihtiyaçları görünür kılmak için çalışıyoruz ve regl bakımı alanındaki uzmanlığımızı alanda psikososyal destek veren bütün paydaşlar ile paylaşmayı hedefliyoruz. 

Bazı insani yardım yaklaşımlarının menstrüel hijyen ürünlerinin dağıtımıyla sınırlı kalması ve menstrüel hijyen yönetiminde kapsayıcılık gibi kritik önem taşıyan sosyokültürel pratikleri uygulamaması da ciddi bir sorun. Bu anlamda stratejik planlamada nelere öncelik verilmeli? Nasıl adımlar izlenmeli?

Harika bir soru, ancak sınırlı bir alanda sadece birkaç öneriye değinebiliriz sanıyoruz. En önemlisi, regl bakımı yöntemlerini, pratiklerini, tercihlerini yadırgamamak ve yargılamamak. Yeni, “daha çevre dostu”, “daha modern” bir ürün önerisiyle gitmemek veya zorlamamak, acil ihtiyaçlara odaklanmak önemli. Regl bakımı için ped yerine, tuvalet kağıdı, pamuk veya bez gibi ürünler kullanılabilir, bu gayet normaldir. Kişilerin engellilik, yaş, cinsel kimlik, dini inanç gibi çeşitli kimlikleri, kültürel inançları ya da bireysel değerleri, ihtiyaç ve davranışlarını etkileyebilir. Örneğin, belirli bir regl ürününü tercih edebilirler veya bu ürünlere ihtiyaç duyduklarını dile getirmekten utanabilirler. Bunların bilincinde olarak, yargılamadan hareket etmek, kaynakları ve bilgiyi mümkün olduğunca farklı, yerelde konuşulan dillerde paylaşmak, afet sonrası dönemde daha kapsayıcı bir destek sunmak için yapılabileceklerden birkaçı. 

Afetten etkilenenlerin sadece regl ve hijyen ürünlerine değil, regl hakkında iletişim kurabilmek için güvenli alanlara erişimini de sağlamak neden çok önemli? Afet sonrası regl ve hijyen ihtiyaçlarına erişimin, yalnızca bir sağlık konusu olmaktan da ibaret olmadığını, deneyimleriniz üzerinden biraz açabilir misiniz?

Deprem bölgesinde yaşayan, depremden etkilenmiş milyonlarca insan; çadır kentlerde ve geçici barınma alanlarında ilk defa regl olmuş veya yakında regl olmaya başlayacak pek çok çocuk var. Depremin travmasını atlatmaya çalıştıkları bir dönem ve bir yandan regl bakım ürünlerine ve temiz, güvenli alanlara erişim çok kısıtlı. Regl bakımı, yalnızca ürüne erişimin çok ötesinde. Güvenli alanlar kurmayı önceliklendiriyoruz. Bu alanlarda regl bakımı hakkında soruların rahatça sorulabilmesini, eldeki imkânlar ile mümkün olan en güvenli şekilde regl bakım ihtiyaçlarının nasıl giderileceğinin öğrenilebilmesi, döngüsel bedenlerin daha iyi tanınabilmesini önemsiyoruz. Bu güvenli alanlar, elbette sadece çocuklara özgü değil, ancak ilk regl deneyimini kolektif bir travmanın tam ortasında deneyimleyen çocuklara ulaşmak çok önemli. Regl deneyimlerini ve döngüsel bedenleri görünmezleştiren sosyal norm ya da tabu, depremin hemen sonrasında ihtiyaç listelerine menstrüel ürünlerin girmemesiyle, regl bakımı ihtiyaçlarının “unutulması” ile dışa vuruldu aslında. Bunu dönüştürebilmek, menstrüel adaleti sağlamak için ürüne erişimin çok daha ötesine geçmek, afet hazırlıkları ve sağlık politikalarına menstrüel deneyimlerin mutlaka dâhil edilmesini sağlamak için çalışıyoruz. Adımız da bu bilinçle, konuşmaya cesaret edilemeyenleri konuşma isteğimizden geliyor. O yüzden bütün mektuplarımızı, sohbetlerimizi “Konuşarak,” diye bitiriyoruz. 

2022’de yayımladığınız Türkiye’de Regl Yoksulluğu Araştırması regl yoksulluğu ve tabusunun toplumsal cinsiyet ve derin yoksulluğun kesişiminde, karmaşık bir sorun olduğuna dikkat çekiyor. Afet bölgelerinde regl ürünlerine, hijyene ve güvenli alanlara erişimdeki zorluklar, söz konusu mülteciler gibi kırılgan gruplar olduğunda ne şekillerde katmanlaşıyor? Bu konuda afet bölgesindeki acil ihtiyaçlar ve/veya yapılması gerekenler neler?

Afet bölgesinde ana dili Türkçe olmayan, mülteci ve göçmen, azınlık veya engelli kimliğine sahip pek çok depremzede var. Regl yoksulluğu ve regl tabusu deneyimleri, bunun gibi kimliklerin, dini ve kültürel inanışların etkisiyle derinleşebilir. Depremzedeler regl bakımı ihtiyaçlarını, sorularını dile getirmekte zorlanabilirler, dil bariyerleri nedeniyle temel ihtiyaç ve hizmetlere erişim güçleşebilir. Regl bakımı konusunda destek olurken kapsayıcı, yargılamayan, bireysel çeşitliliklere özen gösteren bir yaklaşım her zamankinden önemli. 

Şu anda gönüllülük anlamında hangi alanlarda ve ne şekillerde katkı sağlayacak insanlara ihtiyacınız var?

Konuşmamız Gerek Derneği olarak gönüllülere her zaman kapımız açık. Deprem sahasına mümkün olduğunca küçük bir ekip ile, saha tecrübesi olan ve afet sahası konusunda eğitim almış gönüllüler ile gitmeyi tercih ediyoruz, çünkü saha koşulları ve dikkat edilmesi gerekenler özel bir uzmanlık gerektiriyor ve her zaman fayda sağlamak isterken olası bir zarar vermekten kaçınıyoruz. Ancak uzun vadede, depremzedelerin taşındığı büyükşehirlerde de saha çalışmalarımızı sürdürüyor olacağız. Akut ihtiyaçlar, depremin taze acısı ve şoku geçtikten sonra da uzun dönemli ve sürdürülebilir regl bakım ürünleri desteğine ihtiyaç olacak. Bu ürünlerin bağışlanması, temini ve paketlenip ulaştırılması, ürettiğimiz kaynakların farklı dillere çevrilmesi ve saha paydaşlarına ulaştırılması için, özellikle deprem bölgesi ve çevresinde yaşayan veya bu bölgede bağlantıları olan gönüllüler öncelikli olmak üzere herkesin desteğine açığız. İlgilenenler web sitemiz üzerinden, uzmanlık alanlarını, bize nasıl destek olabilecekleri gibi bilgileri girerek gönüllülük başvurusunda bulunabilir. 

Afet bölgesinde kaynaklara erişimi sürdürülebilir kılmak için sizce neler yapılabilir?

Öncelikle afet sonrası hazırlık planları oluşturulurken ulaştırılması gerekenler arasında menstrüel ürünlerin mutlaka bulunması, deprem bölgelerine destek için hazırlanan bütün yardımlar listelerinde toplumsal cinsiyet eşitliğini de gözeterek, özellikle depremzede kadınların görünmezleştirilen deneyimlerinin göz önünde bulundurarak planların yapılması gerekiyor. Gündem hızla değişiyor ama depremzedeler haftalarca, aylarca geçici barınma alanlarında kalacaklarını, ihtiyaçların uzun süreli olduğunu sürekli göz önünde bulundurmak, bağış ve destekleri tek seferli tutup bir kenara çekilmek yerine uzun dönemlere yaymak, sık sık depremzedeler ile iletişim kurarak ihtiyaçlarını güncellemek çok önemli.