Lost Girls ve kolektif üretim ruhunun ilk meyvesi

Jenny Hval ve Håvard Volden’ın güçlerini birleştirmesiyle oluşan ve sınırları kaldırarak Norveç’ten bireysel dünyalarımıza uzanan Lost Girls’ün Smalltown Supersound etiketli çıkış albümüyle 26 Mart’ta buluşuyoruz.

Mart 2020’de başlayan kayıt süreci için stüdyo kiralayan Hval ve Volden, albümü hazırlamaya başlamalarına rağmen, parçalarının kaydetmek için yeterince hazır olduğuna inanmamış. Bu düşüncelerinden dolayı, müziğin akışını takip edip üretimlerinin büyük bir kısmını doğaçlayarak şekillendirmişler. Kendi seslerini arayan iki sanatçı da deneyip keşfederek ortak bir müzikal çizgi oluşturmuşlar. 

Müşterek çalışmalarının ilk meyvesi olan, on iki dakikalık “Menneskekollektivet” ile Lost Girls’ün müziğine yönelik ilk fikirlerimiz oluşmuştu. Hval’ın samimi bir sohbet hissiyatı veren söyleyişi; dünyanın başlangıcı ve insan varoluşuna dair düşünce fırtınası yaşatan sorgulamaları ile başlayarak deneysel ses bütünlerine evrililiyor. Volden’dan duyduğu synthesizer melodileri Hval’a dünyanın başlangıcını anımsatarak; o anda, etraflıca uğraşmadan yazdığı sözlerle kendini ifade etmesi için aracı olmuş.   

Lost Girls’ten albüm öncesi duyduğumuz son şarkı “Losing Something” ise tekrar eden ritimler ve esrarını koruyan şarkı sözleriyle karşılıyor. Karanlık synth sesleri ve Volden’ın gitar riffleri parçada yoğun bir şekilde yankılanıyor.

Yazı: Kerem Eyüboğlu