Müzik sayesinde hissetmek: Lin Pesto

2017 yılında birdenbire hayatımıza giren Lin Pesto, Türkiye müzik tarihinden ikonik parçalara yaptığı synth-pop ve darkwave dokunuşlu coverlarla hızla gönüllere yerleşti. Lin Pesto ismiyle ve maskesiyle anonim, gizemli bir intiba yaratan Ankaralı müzisyen, geçtiğimiz ağustos ayında çıkardığı, kendi parçalarını içeren “Son” isimli EP’sini Tamar Records aracılığıyla yayınladı. Heyecanla beklediğimiz konserlerine de başlayan Lin Pesto, 4 Ocak Cumartesi akşamı Kendine Has Demonation Festivali No:10 kapsamında Babylon sahnesine çıkmadan önce sorularımızı yanıtladı.

Neden müzik yapıyorsun?

Müzik yapabilmek beni mutlu ediyor. Müzik sayesinde bir işe yarıyormuşum gibi hissediyorum. 

Müziğin, müzik dışı nelerden etkileniyor?

Sevdiğim müzisyenlerin müzikleri dışında sevdiğim şiirlerden çok etkileniyorum. Anne Sexton ve Sylvia Plath şiirleri bunların başında geliyor. 

Kendi parçalarından oluşan ilk yayının, Tamar Records’ın da ilk yayını olan Son EP’si, tematik olarak da epey tutarlı. Bu EP’de yer alan şarkılar hangi zaman diliminde, nasıl bir ortamda yazıldı?

2019’un başlarında şarkılar oluşmaya başladı. Yaz aylarına yaklaştığımızda da son halini aldı. Şarkıları arkadaşım ile beraber kendisinin evinde kaydettik. Daha sonra Taner Yücel prodüktörlüğünde son halini oluşturduk. Şarkılar gibi 2019 da hem mutluluğun hem de hüznün olduğu bir yıl oldu. 

Son EP’si bir filmin soundtrack’i olsa bu hangi film olurdu? Kapanış sahnesinde hangi şarkı çalardı?

Herhangi bir film ile bağdaştıramam ama kapanış sahnesinde “Bu Partide Yalnızsın” şarkısı güzel olabilir diye düşünüyorum. 

Kendine Has Demonation Festivali No:10’un tüm programı için buraya tıklayabilirsiniz.

4 Ocak Cumartesi akşamı Babylon’da gerçekleşecek ikinci gün programı için bilet almak isteyenler de buraya