Gençler ve yolu gençlikten geçenler: OF AH OH!
Yazı: Asya Yigit - Fotoğraf: Ayten Çelik
İsveç Enstitüsü destekli Sanatsal Özgürlük ve Türkiye’de Sanat Alanında Çocuk ve Gençlik Perspektifi – STÇ projesi kapsamında, 2022 yılında Diyarbakır, İstanbul ve İzmir’de genç tiyatroculara yapılan açık çağrı ile Unga Klara Tiyatrosu, Kadir Has Üniversitesi Tiyatro Bölümü, Mordem Sanat ve K2 Güncel Sanat Merkezi ortaklığında, çocuk ve gençlere yönelik sanatsal üretimler için iki yıl süren eğitimler ekiplerin hazırladığı gençlik oyunları ve atölyelerin de yer aldığı ACT Festival ile tamamlandı.
İstanbul ekibi ise “ACT Project” adıyla yoluna devam etme kararı alarak gençlerle daha fazla buluşmak için bir de oyun çıkardı. OF AH OH! isimli oyun, temsillerine farklı şehirlerde devam ediyor.

Konu nedir?
“Kaygılar, korkular, arzular… Bir de üç liseli genç; Ben, Sen, O!”
Lise öğrencisi olan üç arkadaş; genç ve yolu gençlikten geçen tüm seyircilerini yanına alarak bir yolculuğa çıkıyor ve yola çıkmadan hemen önce bağırıyor seyircisiyle birlikte: OF AH OH!
İpek, Fırat ve Aylin bir konsere gitmek için hazırlanır. Bütün bu hazırlık süreci hem kendilerini hem de birbirlerini daha iyi tanıdıkları güzel ve sancılı bir yolculuğa dönüşür. Kiminin karnına aşktan kramplar girer, kiminin karnı korkudan ağrır, kimininki de heyecandan guruldar. Hislerin hep bir ucundan diğer ucuna savrulan üç genç, tam hiç bitmeyecekmiş gibi hissettiren duyguların ve düşüncelerin arasında kaybolmuşken birbirlerini bulur.
İlk intiba
“Çünkü gençler vardır! Ve dertler… Görmezden gelinemezler!”
Türkiye’de gençlere seslenen ve onların kaygılarını, neşelerini, arzu ve korkularını konuşan, paylaşan oluşum sayısı yok denecek kadar az. OF AH OH! ile birlikte liseli gençlerin ders sıralarında ve okul yollarında yalnız olmadıklarını söyleyen bir sesin sahnelerde olması oldukça önemli.


İzlemeden önce bilmek gerekenler
*Oyuna gitmeden önce bilmeniz gereken çok fazla şey var. Bunlardan biri de ACT Project. ACT Project, gençler için nitelikli tiyatro üretme arzusuyla bir araya gelmiş genç tiyatrocuların oluşturduğu bir platform. Gençlik tiyatrosunun eksikliğini hisseden, bu alanda yeni yollar açmayı ve gençlerle birlikte keşfetmeyi hedefleyen ACT Project, yalnızca gençlere değil; yolu gençlikten geçmiş herkese sesleniyor ve seyircisini kendi gençlik hâlleri ile diyaloğa davet ediyor.
*Yol arkadaşlıklarını çoğaltan, farklı seslere alan açan bir tiyatronun mümkün olduğuna inanan ACT Project, gençlerle çalışan veya bir araya gelen kişi, kurum ve topluluklarla tanışmayı hedefliyor ve bu yola gönlü olan herkesi birlikte yürümeye ve üretmeye davet ediyor.
*Bu oyun ile birlikte ACT Project’in en büyük hedeflerinden biri de gençler için tasarladıkları “Sesten Oyuna” isimli atölyenin olabildiğince fazla gence ulaşması.
*Gençlerle buluşarak ve onlarla atölyeler düzenleyerek malzeme toplayan ACT Project ekibi, oyunun her aşamasını kolektif bir üretim yöntemi olan devised ile ortaya çıkarmış.
*Her oyundan sonra görüş almak ve oyun üzerine konuşmak için seyircileri ACT Project ekibi ile keyifli bir söyleşi bekliyor.
Ve askıda bilet
“Hikâyemize bir genci daha ortak etmek için!”
Oyuna gelemeyenler veya gelip de bu oyunu mutlaka diğer gençler de izlemeli diyenler, buyrun askıda bilete! Gençler için bilet alabilir ve ekibe haber vererek dileyen birinin bu oyuna gitmesine destek olabilirsiniz.

Ambiyans / ortam / mekân / kurgu / dekor için neler söyleyebilirsin?
Aynalar, rengârenk parlayan kıyafetler, ışıklar. Dağınık saçlar, kafası karışık tarzlar, iç sesler, dış sesler ve belirsizlikler. Seyirciyi de oyuna katan ve seyire de dâhil olan oyun dekoru, kurgusu ve yarattığı ambiyans ile hem gençler için hem de ilk gençlik dönemini geçirmiş herkes için değişimi ve karşılaşmayı güçlü bir yere taşıyan bir dinamiğe sahip.
Soru işaretleri / varsa açtığı tartışmalar…
“Sorularda kaybolur, kaybolur, kaybolur, buluşur muyuz?”
Bir eve, bir mekâna ve birazdan size bir şeyler söyleyecek – gösterecek olan bir sahneye aynalarla karşılaşarak girmek etkileyici olabiliyor. Daha en baştan bir ipucu alıyoruz: “Birazdan sana dair bir şeyler anlatacağız; üzülebilirsin, kırılabilirsin ya da keyfin yerine gelir, şanslıysan.” Eğilip bükülen aynalarla karşılaşıyorsanız çok da şanslı olmayabilirsiniz, aynaya nereden baktığınıza bağlı tabii! İlk gençlik zamanlarınızda sıra sıra dizildiğiniz merdivenlerden bakıyorsanız şansın anlamı da aynalar gibi eğilip bükülebilir. İçimizde yaşadıklarımızın dışımıza taştığı, iç seslerimizin hep bir ağızdan yankılandığı arafta bir dönem; gençlik dönemi. Umalım ki daha çok genç iç sesini sahnelerden dinlesin, kaygılarında yalnız olmadığını görsün, arzularına bir ortak, korkularına ise bir sahne bulsun.
