Dünyanın bütün sunsetleri Özgür Lokum şarkıları için birleşsin

Röportaj: Güven Yalın - Fotoğraf: Cansın Gürler

Kendini “sıcak iklimi seven, güneyli bir birey” olarak tanımlayan Özgür Lokum, ilk EP’si Sesli Notlar’ı geçtiğimiz aylarda yayımladı. Yer yer akustik gitar arpejlerine, yer yer banjo melodilerine kapılıp sıcak kıyılara vurduran dört parçanın kayıtlarında Özgür Lokum’a Miraç Yavuz, Ethem Saran ve Burak Dursun eşlik etmiş. 

Pinhani ile tanınan Selim Aydın ve Eray Polat’ın düzenleme ve miks-mastering aşamalarına dâhil olduğu Sesli Notlar’ın açılışını yapan “Koşmak Zorundayım” için çekilen video klip de yayında. Evren Topaloğlu – Eran Hakim’in yönetmenliğini üstlendiği klipte, Portekizli longboard dansçısı Giu Alfeo’yu takip ediyoruz. Hemen buradan izlenebilir.

Sesli Notlar’a dair merak ettiklerimizi Özgür Lokum’a sorduk.


Sesli Notlar‘ı oluşturan parçalar hangi zaman diliminde, nasıl bir atmosferde yazıldı?

Aslında on yıllık bir periyodun farklı zamanlarında yazıldı şarkılar.  Hâliyle birçok atmosfer, dönem ve hissedilen duygu var.

Bir tanesinde kendimi, gerçekten kendi hayatımın ortasında gibi hissettmiştim. Kum saati sanki öbür tarafa çevrilmişti de zamanım artık daralıyor gibiydi.

Hayatın farklı sınama metotlarını üzerimde denediği, hiçbir şeye yetişemediğim, sürekli koşmak zorunda hissettiğim bir dönem var mesela. Ne kadar sürdü hatırlamıyorum ama. Sonra aşka geldiğim bir dönem… Bazen vapurda, bazen evde elimde gitarla, bazen de ajanstaydım şarkıları yazarken. Ama ilk melodileri ve sözleri, telefonun sesli notlarına kaydettim hep. Sonra da Pinhani’den tanıdığımız Selim Aydın’la yollarımız kesişti. Onun prodüktörlüğünde benim sesli notlar gerçek anlamıyla Sesli Notlar’a dönüştü.

İlk kez Özgür Lokum dinleyecek birine günün hangi zamanını önerirsin?

Dünyanın bütün sunsetleri Özgür Lokum şarkıları için birleşsin! Kesinlikle gün batımı. Günü bitirmişsin, omuzlarındaki yük hafiflemiş. Mutlusun, umutlusun. Kendine ayırdığın bir durma ânındasın, göğe bakma durağındasın.

“Koşmak Zorundayım” klibi bir harika, Giu Alfeo’nun performansı da. Süreç nasıl gelişti, Alfeo ile yollarınız nasıl kesişti? 

Emeği geçen Evren, Eran, Arda, Su, Fırat, Cansın, Busen, Duygu, Mesut, Sezer, Ali, Emir, Artı Stüdyo ve Yaz adına teşekkür ediyorum.:)

“Koşmak Zorundayım” klibi, akan-hareketli klip olmalı diye düşünüyordum. Algoritmanın önüme düşürdüğü longboard dancer videolarından etkilenip kaydetmiştim bir ara. Sonra klip zamanı gelince cebimden çıkardım. Ve longboard dancer aramaya başladım. Longboard Dancing İstanbul sayfasından Ali ile ortak arkadaşım Duygu üzerinden bağlantı kurduk. Giu onların önerisi oldu. İşlerini izleyince bayıldık. Acayip bir hâkimiyeti var, hem board’a hem de dansa. Kendisinin de dediği gibi; “Poetry in motion”… Akıyor yani! Sonra Zoom’dan tanışmaca, böyle bir klip hayal ediyoruz, gelir misin, nasıl gelirsin falan derken Lizbon’dan kalktı geldi. Akçapınar’da ağırladık kendisini 3 günlüğüne. Çok tatlı bir birey kendisi, çok sevdik. Mercimek çorbasına bayılıyor.:)

Sırada Özgür Lokum için neler var? 

Yaz’ın altını değiştirmek var. Kendisi 3.5 aylık oğlum olur. Şu an önceliğim o. Şimdilik Özgür Lokum konserleri sadece ona özel. Şanslı bir birey kendisi.:) Ama yaz gelince Akyaka-Akçapınar semalarında, sunsetlerde müzikseverlerle buluşuruz diye düşünüyorum. Bir yandan single çalışmaları devam ediyor. Yaza bir tane gelir, belki iki… Her şeyi “Yaz” teması üzerinden planlamışım bu arada ya!