Pegasus'la Tatile Doymayanların Rehberi: Rock En Seine
Sene boyunca ilgi çekici müzik etkinliklerine ev sahipliği yapan Paris’te her yıl en büyük heyecan yaratan müzik olayı Rock En Seine oluyor. Bu yıl programında Interpol, Tame Impala, The Chemical Brothers ve The Offspring gibi nice grubu ağırlayan festival ağustos ayının sonunda kapılarını açıyor!
2003 yılında yalnızca iki sahne ile düzenlenmeye başlayan festival, geride kalan yıllarda gittikçe genişledi ve geçtiğimiz yıl tam 5 sahne ile festivalcilerin karşısına çıktı. Bu beş sahnede tam 65 grubu ağırlayan Rock En Seine, bu yıl da genişlemeyi sürdürüyor. Özellikle modern gitar müziğinin en önemli temsilcilerini her yıl ağırlayan festivalin bu yılki ağır topları arasında elektronik müziğin öncü ekiplerinden The Chemical Brothers’ın yer alıyor olması da ilginç bir detay. Tame Impala, Interpol, Kasabian, Alt-J, Mark Lanegan Band gibi grupları dinleyebileceğiniz festival yeni keşifler yapmak için de birebir.
Rock En Seine’yi diğer festivallerden ayıran en önemli unsurlardan biri de ailelere uygun bir yapısı olması. Özellikle çocuklu ailelerin rahat şekilde vakit geçirebileceği festivalde Mini Rock En Seine adıyla kurulan alan her gün çocuklara açık olacak ve açıkhava festivali deneyimini çocuklara uygun şekilde yaşatacak. Çocuklarla birlikte atölye çalışmaları ve türlü aktivitenin olacağı alanda özel konserler de gerçekleşiyor olacak. Ayrıca ilk kez geçtiğimiz yıl festival alanında kurulan Disc Village da bağımsız grupları ve müzik kolektiflerini tanımak için olağanüstü bir ortam sunacak.
28-30 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek festivale katılmak isteyenler buraya tıklayarak 119 Euro’luk kombine biletleri satın alabilir. Festivale gitmenin en rahat yolu da Pegasus’un İstanbul’dan Paris’e hesaplı ve direkt uçuşları! Ağustos sonunda Paris’e gitmişken yazın bitmediğini kendinize hatırlatmak adına festival dışında da bir şeyler yapmayı ihmal etmeyin! Mesela Paris’in sakin ve huzurlu yerlerinden biri olan Lüksemburg Bahçeleri’ne bir gününüzü ayırın. Ressamlar tepesi olarak bilinen Montmarte’yi görmeyi ihmal etmeyin. Bir de tabii ki futbol sezonunun başlayacağını düşünerek, geçtiğimiz sezonun şampiyonu Paris Saint Germain’in iç saha maçlarından birine denk gelip Avrupa’nın en güzel futbol sahalarından biri olan Parc des Princes’te bir maç izleme deneyimi yaşayın!
