Robert Del Naja ve Banksy polemiğinin kronolojisi

Geçtiğimiz gün DJ Goldie’nin yaptığı bir açıklama sırasında Banksy ile ilgili konuşurken “Robert” ismine referans etmesi, tüm dünyada konuşulmuştu. Zaten bir süredir Massive Attack üyesi Robert Del Naja’nın Banksy olduğu şüphelerini daha da güçlendiren bu açıklamadan yola çıkarak son dönemde çıkan söylentilere kronolojik olarak bakıyoruz.

Sokak sanatının en çok tanınan ve takip edilen isimlerinden olan Banksy, uzun yıllardır yaptığı stencil çalışmaları ile tanınıyor. Özellikle İngiltere başta olmak üzere Amerika, Avustralya ve daha birçok şehirde çalışmalar yapan Banksy’nin kimliği uzun yıllardır bilinmiyor ancak geçtiğimiz yıldan bu yana bir ihtimal üzerine yoğunlaşılıyor: Robert Del Naja.

3d

Massive Attack’ın kurucularından Robert Del Naja veya bir diğer ismiyle 3D’nin Banksy olabileceğine dair geçen eylül ayında İskoç gazeteci Craig Williams bir iddaa ortaya atmış ve bunu detaylandırmıştı.

massive-attack-bansky

Bu arada henüz birkaç ay önce ortaya çıkan bir fotoğrafa göre, İsrail’de yaşayan İngiliz sanatçı James Ame’nin de Banksy olabileceğine dair söylentiler ortaya atıldı. AM72 ismiyle de tanınan sanatçının on yıl önce Filistin’de gerçekleşen Banksy sergisi Santa’s Ghetto’da da yer almış olması, Banksy olabileceği iddaalarını yeniden gündeme getirmişti. Bu iddaaları ortaya atan kişi, aynı zamanda, geçen seneye damgasını vuran ve Bethlehem’de bulunan Banksy otelinde de aynı kişiyi gördüğünü söylemişti. Bu haberler de söylenti olarak kaldı.

nintchdbpict000315828951

Neredeyse son on yılı aşkındır Massive Attack’ın birçok turnesiyle eş zamanda ortaya çıkan Banksy çalışmaları, her ne kadar bu iddiaları güçlendirse de ortada hala somut bir şey yoktu, ta ki geçtiğimiz günlerde DJ Goldie’nin yaptığı açıklamaya kadar. Bir röportajında Banksy ile ilgili açıklama yaparken, Robert ismine referans eden DJ Goldie, bu ihtimali yeniden güçlendirdi.

“No disrespect to Robert, I think he is a brilliant artist. I think he has flipped the world of art over” / “Robert’a saygısızlık etmek istemem, o dahi bir sanatçı. Bence sanatı ile tüm dünyayı sallıyor” açıklamasını yapan DJ Goldie, özellikle sosyal meydada çıkan söylentilere Twitter hesabı üzerinden, bunların gerçek olmadığını, sadece 3D ile telefonda konuştuklarını ve bu söylentilere güldüklerini söylediği bir tweet paylaştı.

Birkaç gündür gündemde olan Robert Del Naja’nın Banksy olduğu iddaaları hala devam etse de Goldie’nin tüm bu olanları inkar etmesi ve herhangi resmi bir açıklamanın yapılmamış olması da Banksy hayranlarının kafasını oldukça karıştırmış durumda.

WhatsApp Image 2017-06-25 at 12.22.13

Bant Mag. olarak 2006 yılının mart ayında “Post-Graffiti” konulu bir dosya hazırlamıştık. Dosyada birçok sokak sanatçısına yer verirken, Banksy ile de kısa bir soru cevap yapmıştık. İşte o sayıdaki dosyada yer alan Banksy röportajı:

Post-graffiti konusunu ele alırken esas fantezimiz asla röportaj vermeyen Banksy ile bir röportaj gerçekleştirmekti. Defalarca attığımız e-postaların ardından Banksy’den cevap almayı başarabilmiştik. Bize ufak bir oyun oynayarak ona sadece tek bir soru sorabileceğimizi söyledi ve o sorunun da güzel bir soru olmasını buyurdu. Ne sorsak ne sorsak diye giderek gerginleştiğimiz günlerin ardından ona Türkiye’ye dair bir soru sormaya karar verdik ve burada ters giden çok şey olmasına rağmen duvarlarda çok fazla resim göremediğimizden yakındık. Acaba o burada olsaydı, duvar resimleriyle nelerden şikayet eder, neleri gülünebilir bir hale getirirdi? Bu soruya aldığımız yanıt bir fenomendi:

“Hmm… Başka bir soru alabilir miyim? Çünkü Türkiye’yle ilgili bildiğim tek şey İngilizlerin her tatillerinde oraya gelip sarhoş olup her yere kustuğu…” 

Cevabı derginin son gününde aldığımız için düşünmek için fazla zamanımız yoktu ve hemen önceden düşündüğümüz bir diğer soruyu ona gönderdik:

Hiç kendini hayal kırıklığına uğrattığın oldu mu?

Banksy: Kendi kendime duvarın önünde “bir dahaki sefere kadar bekle” dediğim her an benim için hayal kırıklığıydı. Çünkü neredeyse hiçbir zaman “bir dahaki sefer” diye bir şey olmadı. Sağ duyumun önüme geçtiği her an için pişmanım. Aynı zamanda saçma sapan yaptığım şeyler yüzünden hapse girmiş olduğum zamanlar için de pişmanım. Özellikle de New York’ta… Orada çok uzun süre yatmıştım. Ve bir de el çizmek… El çizmek konusunda gerçekten berbatım.