Sıkça sorulan sorular: Dünyanın ilk fiziksel NFT galerisi ve NFT’ye kısa bir bakış

2012 yılında Edward Zipco ve Bill Dunleavy tarafından Brooklyn’de kurulan Superchief Gallery, son dönemin en tartışmalı konularından olan NFT (Non-Fungible Token) meselesine el attı. Superchief Gallery NFT olarak isimlendirilen yeni mekâna, NFT’ye dair sıkça sorulan sorulara da değinerek göz atalım.

2016’da Soho’da ilk dijital sanat galerisini açan Superchief; illustrasyon, fotoğraf, sokak sanatı ve grafiti gibi pek çok alandan sanatçının işlerine bu mecrada yer vermekteydi. Ancak konu dijital sanata geldiğinde sanatçı ve galerilerin bu çalışmalarından gelir elde etmesinin zor olması gibi sulara girilmekte. Galeri, dijital reklam panoları üzerinden sanatçıların işlerine yer vermeye çalışsa da, bu yeni alana ait çalışmaların sergilenme ve işlerin satışının yapılmasında farklı bir medyuma ihtiyaç duyulduğu gerçeğini göz ardı etmiyor. Bu düşünceler ışığında NFT dünyasına adım atarak tarihteki ilk fiziksel NFT sergi mekânını açıyorlar.

Superchief Gallery NFT, 25 Mart’ta Union Square’de açılış törenini yapıyor. Dijital sanat platformu Blackdove partnerliğiyle yapılan etkinliğe Aerosyn-Lex Meštrović, Swoon, HOOD BY AIR, Ian Valentine gibi isimlerin de aralarında olduğu 300 sanatçının katılımı söz konusu.

Galerinin ortaklarından Edward Zipco, bu yeni mekânla ilgili yaptığı açıklamalarda, NFT’nin sanatçıların telif hakları konusunda yaşadıkları dengesiz dağılım probleminde bir dönüm noktası oluşturduğundan söz ediyor. Zipco, NFT’yi “Yatırımcılarının kazançlarından sanatçıların da kazanç sağlayabildiği, sürdürülebilir bir model” olarak nitelendiriyor. 

Ron English X Daniel Johnston X Clutter
S.S.S.: NFT’ye kısa bir bakış 

NFT nedir?

NFT’ler, 2021’in en büyük kripto para birimi fenomeni olarak değerlendiriliyor. Açılımı Non-Fungible Token olan bu yeni sistem, “Değiştirilemez Kripto Varlık” olarak çevrilebilir. NFT’ler Ethereum gibi blockchain tabanlı platformlarda oluşturuluyor.

NFT nasıl çalışıyor?

Cevap kripto paralardan ayrıldığı noktada saklı. Bu özel kripto varlıklar, diğer kripto ürünler gibi değiştirilebilme özelliğine sahip değil. Belirli sayılarda üretilip sistemde yerlerini alıyorlar. Bu durum müzedeki orjinal bir tablonun tek olma durumuyla benzeşim gösteriyor ve dolayısıyla dijital dünyada sanatçılar için yeni kapılar açıyor. Böylelikle sanatçı, dijital ortamda üretip NFT olarak belirli sayıda tanımladığı bir çalışmasını, NFT alışverişinin yapılabildiği siteler üzerinden satışa çıkarabiliyor. Dahası eserini satın alan koleksiyonerin bu eseri ileride bir başka alıcıya satması durumunda, sanatçı tarafından belirlenmiş oranda komisyon alınabiliyor. Bu alışverişler tüm şeffaflığıyla diğer kullanıcıların da bilgi edinebileceği şekilde gerçekleşiyor. Yani alım satımı yapılan ürünün tüm kayıtları, merak eden herkese açık.

Neler NFT olabilir?

Dijital ortamdaki her şey, desek yeridir. Geçtiğimiz günlerde en fazla konuşulan konulardan biri, Twitter kurucusu Jack Dorsey’nin bir yardım kuruluşuna bağış toplamak üzere, attığı ilk tweeti açık artırmaya çıkarması olmuştu. 

Peki neden NFT satın alıyoruz? CTRL+C yapsak, farklı kaydetsek?

Bu noktada NFT olarak tanımlanmış olan ürünlerin geçmişte olduğu gibi iki fare tıklamasıyla kopyalanmasının mümkün olmadığını belirtmek lazım. NFT olarak sayısı tanımlanan veri korumalı. Bir NFT eser satın aldığınızda dijital imzalı, çoğaltılamaz kopya satın almış oluyorsunuz. Bu da onu eşsiz hâle getiriyor.

İlk NFT neydi?

Cryptopunks adıyla bildiğimiz pikselli portreler, Matt Hall ve John Watkinson tarafından 2017 yılında Larva Labs çatısı altında üretildi. Kripto sanatının başlangıcı olarak sayılabilirler.

NFT dünyasında en fazla konuşulan satışlar hangileri?

Trevor Jones – Picasso’s Bull

NFT dünyasında hâlihazırda pek çok fırtına kopmakta ama bu dünyanın dışında kalan insanların kulağına kadar uzanan, gündem yaratan pek çok haber mevcut. Cryptopunks ile başlayan süreçte geçtiğimiz yıl NFT için bir pazar olan Nifty Gateway üzerinden Trevor Jones’un  “Picasso’s Bull” çalışmasının satışı 55 milyon değerindeydi. Dönemin önemli dijital sanatçılardan olan Beeple’ın “The First 5000 Days” çalışması, 11 Mart günü 69 milyon dolara satıldı. Beeple’ın geçtiğimiz şubat ayında yaptığı tanıtımla dijital eserlerini satın alıp evinizde sergileyebilme imkânı sunan bir çalışması daha olmuştu.

Bu özel kripto varlıklar kimi albüm çalışmalarında da kullanılıyor. Grimes’ın dijital sanatçılarla yaptığı çok disiplinli çalışmalar dışında Kings of Leon’un When You See Yourself albümü, NFT olarak satışa sunulan ilk albüm.

Şubat ayında Dünya Dönüyor köşemizde de verdiğimiz habere göre Nyan Cat gifi, kripto sanat platformu Foundation üzerinden yapılan müzayede, 300 bin ETH (yaklaşık 582 bin dolar) karşılığında satılmıştı. 

NBA, NFT dünyasına girişini Top Shot’la yaptı. Nostaljik oyuncu kartlarını andıran, maçlardan kimi pozisyonların yer aldığı bir kripto sistem Top Shot. Yakın gelecekte NBA formaları gibi aksesuarların dijital görsellerinin de buradan satışa çıkması bekleniyor.

Video oyunları dünyasında da oyunlardan kostümler, araçlar, araziler, ekipmanların NFT olarak satışına başlandı. Oyunda tüm bu araç gereçleri kullanabilmek için gerekli ödemeleri yapmak gerekiyor.

NFT’ler nasıl bir çevresel tahribata yol açıyor?

Son ama en önemli madde de bu. Sağladığı şeffaflıkla, içerik sağlayıcılarla adil ve daha sürdürülebilir işletim modeli oluşturabilmesiyle umut vadeden NFT’lerin -tıpkı diğer kriptoparalar ve jetonlarda olduğu gibi-; veri güvenliğini sağlamak için kullanılan devasa bilgisayarların faturası doğaya kesiliyor. Sera gazı salınımında kayda değer bir orana sahip olan kripto işlemler, dünyanın geleceğine ciddi tehditler oluşturuyor.

Rakamlara bakacak olursak, Joanie Lemercier adlı sanatçı buradan ulaşılabilen yazısında, “Yayımlayacağım 6 kripto sanat eserinin 10 saniye içerisinde tüm stüdyomun son 2 yılda tükettiğinden daha fazla elektrik tükettiğini öğrendim.” diyor. Dolayısıyla Grimes’ın WarNymph isimli dijital koleksiyonunu NFT olarak 6 milyon dolara satması ve satıştan belli bir yüzdeyi iklim odaklı çalışan sivil toplum kuruluşu Carbon 180’ye bağışladığını açıklaması, bu realiteye karşı bir kendini aklama hamlesi olarak yorumlanabilir.

Ed Zipco’nun ilk fiziksel NFT pazarının çevreye duyarlılığı konusunda kimi açıklamaları da oldu. Bu yeni teknolojinin ekolojik sonuçlarını dengelemeye yönelik kimi adımlar atıldığını belirten Zipco, zararların dengelenebilmesi adına bu yeni mekânın aynı zamanda İlk “Karbon Negatif Pazar” olarak kurgulandığını açıkladı. Verilen zararı ne oranda dengeleyeceği ise başka bir tartışma konusu.

Yazı: Biçem Kaya

Giriş görseli: Consensual Hallucinations, Serwah Attafuah