Z Raporu: Ediz Hafızoğlu
Nazdrave projesiyle türler arası iş birliklerine imza atan ve kariyeri boyunca sayısız müzisyene hem sahnede hem stüdyoda eşlik eden Ediz Hafızoğlu, yerli sahnenin yerinde duramayan müzik insanlarından. Mikrofonu Ayben, Kamufle, Ağaçkakan ve Da Poet’in devraldığı Nazdrave x Rap projesi, MOD #2 kapsamında 21 Nisan’da Babylon sahnesinde olacak; gecede bir Ağaçkakan konseri de var üstelik.
Ediz Hafızoğlu, hem dinleme, izleme, okuma alışkanlıklarına hem de yaşantısına dair merak ettiklerimizi sorduğumuz anketimizi doldurdu. Buyrunuz Ediz Hafızoğlu Z Raporu’na.
Son zamanlarda en çok dinlediğin müzikler (albüm, şarkılar)?
Gary Moore’un Blues Alive ve John McLaughlin’in After the Rain albümleri dönüyor bende şu sıralar. Bahar da bir türlü gelemedi, onun da bir etkisi oldu sanırım.
Son zamanlarda keşfettiğin harika grup/müzisyenler?
John Scofield’ın EnRoute albümünü keşfettim aslında, bir konser albümü, çok iyi çalıyorlar. Yeni müzisyenlerden çok takip ettiğim grupların yeni albümlerine takılıyorum. Placebo – Try Better Next Time şahane bir EP.
Hafızana kazınmış ilk film?
Shaolin Tapınağı sanırım.
Son zamanlarda izlediğin filmlerden favorilerin?
Dune – Çöl Gezegeni beni çok etkiledi, geçtiğimiz hafta izleyebildim. Kitapları da okumamıştım, bu hafta yollarda 6’lı seriye başlıyorum, çok heyecanlı…
Son zamanlarda izlediğin dizilerden favorilerin?
Michael Jordan ve Chicago Bulls’u anlatan seri müthişti, insanın motivasyonu yükseliyor hayata dair. Bir de uzun zaman sonra F1 izlemeye başlamama sebep olan Drive to Survive.
Son zamanlarda izlediğin çok iyi bir belgesel?
Keith Richards belgeseli müthişti, çok ilham verici.
Belgesel çekecek olsan neyle ilgili olurdu?
Yemek veya müzikle ilgili olurdu ya da her ikisi ile de ilgili. Yemek kültürü de müzik de insanlara çok fazla şey katmışlardır. Özellikle kapalı toplumlarda birçok insanın özgürleşmesini sağlamışlardır. Muhtemelen o türden hikâyeleri kovalardım.
Hayatta yaptığın ilk iş neydi? Anlatır mısın?
Sanırım ilk paramı ormandan arkadaşlarımızla ıhlamur toplayıp, onları komşuya götürüp satınca kazanmıştım. Sonra da 12 yaşımdan itibaren sahnede müzik çalmakla devam etti..
Küçükken nasıl bir öğrenciydin?
Hiperaktiftim. Bela kelimesinin yaşayan karşılığıydım. Aynı anda birçok şeyle uğraşırdım. Sonradan sakinledim sanırım, yapmak istediğim şeyleri bir öğrenci olarak daha kolay yapar oldum. Bunun Kabataş Erkek Lisesi gibi bir okulda okumamla çok alakası var. Resmen gözümü açtılar.
Küçükken bir idolün var mıydı?
Hatırlayamıyorum ama müzik her yeri kaplamaya başladığında Elvin Jones’a karşı büyük bir hayranlığım oluştu, o ekolün peşinden gitmeme sebep olanlardan biridir. Bir de kolumda Misfits dövmesinin sebebi Cliff Burton var tabii ki. Çok az tanıyor olup çok yakın hissettiğim bir karakterdir. Erken ölmese mutlaka yüz yüze de tanışırdım.
Ekranda görmeye bayıldığın biri?
Cem Yılmaz ve Ünsal Ünlü. İkisi bambaşka alanlardalar ama bana çok iyi geliyorlar ayrı ayrı. Cem Yılmaz hep pozitif, Ünsal Abi de sağolsun her sabah haberleri sunarken bizim kafamızın bir yerlere gidip gelmesini sağlıyor ama kafamızı kuma gömmeye gerek yok, hepsi ile yüzleşmek zorundayız.
En iyi yaptığın yemek?
Köfte tarifim var, uzun uzun araştırıp deneyip bulduğum. Zaten ne varsa yapıyorum. Kaymaklı mantar ya da biber yemeği mesela…
Son zamanlarda edindiğin bir mutfak alışkanlığı?
Akşam yemeğini hazırlarken bir bardak beyaz şarap ya da rakı koyup yavaş yavaş yemek yapmak…
En çok söylediğin yalan?
Mutlaka yetişeceğim. (Yetişemedi)
Son zamanlarda içinde en çok vakit geçirdiğin kitap?
Erdal İnönü’nün anılarını yazdığı kitapların içinde kayboluyorum bir süredir, ne güzel şeyler yaşamış, iyi ki de bizlerle paylaşmış.
Son zamanlarda keşfettiğin bir podcast?
İstanbul Ansiklopedisi. Müthiş bir podcast. Cem Erciyes ve Kansu Şarman ile her programda başka bir yolculuğa çıkıyoruz.
Son zamanlarda içinde kalan bir şey?
Keşke bilim ve sanata destek olan bir ülke ve dönemde yaşasaydık. En verimli zamanlarımızı toplum olarak harcıyoruz.
Yeniden yaşamak isteyeceğin bir gün/an?
Dedemi son gördüğüm an, keşke o anda kalabilseydim, uzaktan birbirimize el salladık ve ben Bulgaristan’dan Türkiye’ye göçtüm. Oturma iznim daha çıkamadığı için vefat edince cenazesine bile gidemedim.
Hiç yıldız haritanı okuttun mu?
Okuttum ama ne dediler hatırlamıyorum, çok mu içmiştik sonra nasılsa bir şey olmayacak diye…
Bu aralar sana en iyi gelen şey?
Kız kardeşimin çocukları. Dayı olmak gibisi yok sanırım, hiç sevmediğim İstanbul’a onlar sayesinde daha çok gider oldum.
Bugüne kadar hakkında yazılmış en yanlış şey?
Kaş’ta mekân sahibi olduğum ve ‘’Kaş Caz Mafyası’’ gibi bir şey okumuştum. Ne mekânım oldu ne de müzikle ilgili öyle bir tavır!
