Z Raporu: Su İdil
İlk albümü Anlat Bana’yı 2020’de yayımlayan ve yerli caz sahnesinin dikkat çeken seslerinden Su İdil, Jam Session konserleri kapsamında 30 Mart Çarşamba akşamı Ankara’da Last Penny Büklüm sahnesinde olacak.
Onur Aymergen, Doruk Çebi, Halil Çağlar Serin, Burak Durman dörtlüsünün eşlik edeceği konseri öncesinde Su İdil, bu aralar dinlediği, izlediği, okuduğu, yediği şeylere dair anketimizi doldurdu. Buyrunuz Su İdil Z Raporu’na.
Son zamanlarda en çok dinlediğin müzikler?
Bu ara 80’ler ve 90’ların retro sounduna takılmış durumdayım. Hem yapacağımız yeni çalışmaların ilhamı oluyor hem de bitmek bilmeyen kışın pasını kirini Dabeull dinleyerek atıyorum diyebilirim.
Son zamanlarda keşfettiğim harika grup/müzisyen?
Kesinlikle son dönem keşfim değil ama Moonchild yeni ne çıkarsa heyecanla dinliyorum. Yebba’nın son albümüne de bayıldım.
Son zamanlarda izlediğin filmlerden favorin?
Tolga Karaçelik’in Sarmaşık filmi. İçinde yaşadığımız sistemi bir gemi metaforunda izlemek etkileyiciydi.
Son zamanlarda izlediğim dizilerden favorim?
Downton Abbey’i geç keşfedip, çok yükselenlerdenim. Gibi’nin hastasıyız.
Son zamanlarda izlediğin çok iyi bir belgesel?
Son zamanların ve tüm zamanların en harika belgeseli benim için hep Quincy olacak sanırım uzunca bir süre…
Belgesel çekecek olsan neyle ilgili olurdu?
Müzisyen, şarkıcı olmak isteyen genç insanlar için başarılarla dolu belgesellerin yanına bir tane de o yolda giderken nerelerden geçildiğine dair, görece biraz daha gerçekçi bir şeyler çekmek isterdim.
Hayatta yaptığın ilk iş neydi?
10 yaşındayken ailece çok fazla kanser vakası, kayıplar vs zor bir süreç geçirmiştik. Kaybettiklerimizden biri, -13 aylık zorlu bir süreç sonunda- çok sevdiğim dedemdi. O dönem çok fazla resim yapmıştım. Bir çeşit gerçeklerden uzaklaşma yöntemi bulmuşum sanırım. İş sayılır mı bilmem, cenaze evinde çocukça bir sergi yapmıştım. Tabii ki öyle bir beklentim yoktu ama moral olsun diyen eş dost da satın almıştı. Sanırım kazandığım ilk para oydu. Çocukken, yetişkin olana kadar sepetinde ahlaka, “ayıp mı olur”a dair biriktirdiklerin seni kısıtlamamış oluyor henüz. Bir yetişkin yapsa ayıplanacak, bir çocuk yapınca “canım benim” etkisi yaratan tuhaf bir girişimdi diyebiliriz.
Küçükken nasıl bir öğrenciydin?
Biraz ineklik vardı ama okul hayatının tadını sonuna kadar çıkarttım. Meraklı olduğum konularda öğrenmeye âşık biriyim. “Üniversite öğrenciliği” diye bir iş olsa -bahar şenlikleri vb. de pakete dâhil olacak şekilde tabii- hayatımın sonuna kadar tutkuyla o işi yapardım. İnsan hayatının en güzel dönemlerinden biri bence üniversite hayatı.
En iyi yaptığım yemek?
Yapmaktansa yeme kısmında çok daha başarılıyım. Son dönem mutfakla ilişkimi biraz revize etmeye çalışıyorum. Zeytinyağlı kabak ve salatam beğeniliyor. Zaten sadece onları yapabiliyorum…
En çok söylediğim yalan?
“Ahh o gün konserimiz var ya, çok isterdim…” Çoğunlukla gerçek olsa da arada buna sığınıyorum.
Son zamanlarda içinde en çok vakit geçirdiğin kitap?
Ferhan Şensoy kitapları… Biyografi, günce okumayı, izlemekten daha çok sevdiğimi farkettim son dönemde. Cemal Süreya ve Tomris Uyar’ın günlüklerini bitmesin diye koklaya koklaya okuyorum.
Son zamanlardan unutamadığın bir meme?
Ekrem İmamoğlu’na iftira temalı memelere çok gülüyorum.
Son zamanlarda içinde kalan bir şey?
Hesapsız kitapsız, kur farkı düşünmeden bir Avrupa seyahati. 2 yıldır İspanyolca öğreniyorum. Henüz hiç görmediğim Barcelona’ya hasretim.
Bu aralar sana en iyi gelen şey?
Çizim yapmak.
Bugüne kadar hakkında yazılmış en yanlış şey?
Hakkında yazılanları yalanlamak tam bir celebrity işi. Benim o havalı cümleyi kurmak için zamanım var daha.
