2014'e dair sorular: Sezin Akbaşoğulları yanıtlıyor

Prömiyerini geçtiğimiz aylarda Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde yaptıktan sonra bu ay vizyona giren Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku’nun Müzeyyen’i  Sezin Akbaşoğulları’na sorduk.

“2014’te izlediğin ve en sevdiğin üç film nedir?”

GLORIA: Herşeyden önce beni bir kadın oyuncu olarak çok umutlandıran bir filmdi. Nefis bir orta yaş kadın rolü, pek sık rastlamıyoruz… Harika oynamış Paulina Garcia. Yönetmen hangi amaçla çekmiş filmi bilemiyorum, araştırmadım ama bende bir özgürlük güzellemesi hissi yarattı… Özellikle bizimki gibi bir ülkede yaşarken özgür hissetiğizde bu kafanıza kakılır, kabuğunuza geri sokulursunuz, sizi pişman ederler, pes edersiniz falan… Gloria’daki her şeye rağmen bitmek bilmez yaşam sevinci bana kişisel olarak çok iyi geldi diyebilirim (bkz. Ay katharsis yaşadım!). Filmin mizahının da hastası oldum ayrıca. Ne çok anlattım yahu (bkz. aktris kıskanması)!

gloria

THE ACT OF KILLING: Maksimum etkilendim, çok büyük bir iş başarmış bu filmin yapımında emeği geçenler… Çok cinayet işlemiş kıçı kırık bir diktatöre büyük bir hayat dersi… İzleyen için insana dair enteresan gözlem fırsatı… O final sahnesi neydi öyle yarabbi! Bir aktöre oyna desen abartıyor muyum diye endişe eder… Hafızamdan kazınmayacak bir film!

the-act-of-killing

SİVAS: Sadece o çocuğun hayatını değiştirdiği için bile listeme girerdi ama daha fazlasını da yaptığını düşünüyorum. Bir kere Doğan İzci denen velet muhteşem bir oyuncu, Kaan Müjdeci çok iyi ve zor bir fikirin altından muazzam kalkmış, bilmediğim bir coğrafyayla bilmediğim bir gerçekle tanışmış (yüzleşmiş) oldum, teşekkür ediyorum kendisine!

Untitled-1