Adını Tüdanya’nın 1986 çıkışlı hitinden alan Seni Sevmeyen Ölsün sergisi, Türkiye’nin modernleşme çabasına tepki olarak 1960’larda serpilmeye başlayan arabesk furyasının röntgenini çekiyor. Geçmişte arabeskin “babaları” olarak anılan figürler ile şimdilerde arabeski yaşamaya devam edenler arasındaki sınıfsal uçurum üzerine kurulmuş; bugünün ötekilerini yeniden düşünmeye davet ediyor.

Aşkın, isyanın ve acının dili olan arabeskin sosyal, toplumsal, psikolojik katmanlarını kurcalayan sergi; aralarında Anıl Can, Ardan Özmenoğlu, CANAN, Cansu Yıldıran, Haluk Çobanoğlu, Rasim Aksan, Tuğberk Selçuk ve Yasemin Özcan’ın bulunduğu, farklı materyal ve tekniklerde üretim yapan sekiz sanatçının disiplinlerarası eserlerinden oluşan bir seçki sunuyor izleyicisine.

10 Eylül’ dek Anna Laudel İstanbul’da ziyarete açık olan Seni Sevmeyen Ölsün’ü ücretsiz sergi turu kapsamında, küratörü M. Gülben Çapan eşliğinde deneyimlemek için takvimlerde 9 Eylül saat 14.00 işaretlensin. M. Gülben Çapan, sergiye dair 3 soruluk anketimizi yanıtladı.

Bu sergiden önce bilmediğiniz bir şey?

Arabesk aşkların döneminin bittiğini ve aşko kuşko döneminin başladığını. 

Bu sergiye hazırlanırken aklınızda sürekli dolaşan bir düşünce?

İlk turda biter mi? 

Bu sergiden sonra yapmak istediğiniz ilk şey?

Tatile gitmek istiyorum, serin ve sessiz bir tatil.