3 soruda Metehan Özcan ve kolajladığı tekinsiz mekânlar

Belleği kimliğin temsili olarak gören Metehan Özcan, işlerinde kültürel kodları gözlemleyerek sahiplik ve aidiyet üzerine tartışmalar açıyor. 10 Nisan’a dek devam edecek Artweeks@Akaretler kapsamında Metehan Özcan tarafından yaratılmış mekânları, Akaretler Sıraevler No.17’de Versus Art Project’in sergi alanında görebilirsiniz.

İşlerinin ardındakilere dair 3 soruluk anketimizi yanıtladı Metehan Özcan.

İşlerinde dokunmayı sevdiğin üç duygu ya da fikir?

Modern toplumun ayrıştırdıklarını görsel olarak yan yana, üst üste göstermeyi seviyorum. Kamusal ve özel olanları karıştırmak gibi. İçerisi ve dışarısının birbirbine sızdığı bu tekinsiz mekânlarda toplumsal kimlik yerini hayvan oluşa bırakıyor. Belki de her şeyin yeri ve zamanı yoktur.

İnsanların senin ve/veya çalışmaların hakkında bilmesini istediğin bir şey.

X kuşağı üyesi olarak tek kanallı siyah beyaz televizyon yayını, 36 poz fotoğraf ve ansiklopedi yıllarında doğdum. Az sayıda görüntüye tekrar tekrar bakmaktan, saklayamayacağımız, geri dönüp bakamayacağımız kadar çok sayıda görüntü ürettiğimiz bir döneme evrildik.

Bu görsel yağmurunda mekân deneyimleri ve temsilleri de iç içe geçmeye başladı. Bu kolajlarla karşılaşan kişinin kısa bir süre de olsa “Burası gördüğüm bir yer mi, yoksa gittiğim bir şehir miydi?” diye aranma ihtimalinden hâlen heyecan duyuyorum.

“İlham” mutlak gerekli mi, yoksa bir söylenti mi?

Ilham aramak etrafına bakmaktan kendini unutan bir ruh hâli gibi. Arayışı bıraktığında üzerine düşünüp çalışılacak, konu edinecek çok şey var. Çalışırken işin duygusuna yaklaştıran, netleştiren şeylerden biri de müzik. Bant dergisinin basılı yayımlandığı dönemlerde tanıştığım seslerin verdiği ilham daimi. Özellikle Calexico ve Brazzaville.

Metehan Özcan

Metehan Özcan (d. 1975) İstanbul’da yaşıyor. Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık bölümünde lisans, Bilgi Üniversitesi Görsel İletişim Tasarımı programında yüksek lisans derecelerini aldı. 

Özcan çoğunlukla Türkiye’deki modernist mekân tasarımı ve iletişimi konularıyla ilgileniyor. Katıldığı sergiler arasında İzmir’de yaşıyor ve üretiyor: Kent Müellifleri (Studio-X Istanbul, 2018), Monomit, (Galeri Nev Ankara, 2018) Cümleden Öteye Bir Şehir Vardı (SALT Ulus Ankara, 2016) Türkiye Tasarım Kronolojisi | Deneme, Biz İnsan Mıyız?, (3. İstanbul Tasarım Bienali, 2016), Deadlands, (NURTUREart, New York, 2016) ve Hafıza Mekânları,(14. Venedik Bienali Uluslararası Mimarlık Sergileri Türkiye Pavyonu, 2014) var.